12 Eylül askeri darbesinin Genelkurmay Başkanı, 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren ile Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Ali Tahsin Şahinkaya'nın yargılandığı dava, sanıkların ölmeleri nedeniyle düşürüldü.
Ankara 10.Ağır Ceza Mahkemesi, Yargıtay’ın, Evren ve Şahinkaya hakkında verilen mahkumiyet hükmüne ilişkin kararı bozmasının ardından tekrar görülmeye başlanan davada bugün kararını açıkladı.
Mahkeme heyeti, müdahillerin son beyanları ile sanık avukatlarının esas hakkındaki savunmalarını almasının ardından, Evren ve Şahinkaya hakkındaki davanın düşürülmesine karar verildiğini açıkladı.
Yargıtay hükmü bozmuştu
Yargıtay 16. Ceza Dairesinin, haklarındaki mahkumiyete ilişkin hükmü bozmasının ardından, 12 Eylül askeri darbesine ilişkin, dönemin Genelkurmay Başkanı, 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren ile Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Ali Tahsin Şahinkaya'nın yargılandığı davanın görülmesine tekrar başlanmıştı.
15 Şubat 2017’de görülen bir önceki duruşmada savcı mütalaasında, sanıklar hakkındaki kamu davasının ölüm nedeniyle düşürülmesini talep etmişti.
Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesi hakimi Aydoğan Levent Gedik, sanıklardan Şahinkaya'nın 9 Temmuz 2015, Evren'in 9 Mayıs 2015'te vefat ettiğine dair kayıtları tutanağa geçirerek kararı bugünkü duruşmaya bırakmıştı.
Ne olmuştu?
12 Eylül darbesiyle ilgili iddianameyi hazırlayan Savcı Kemal Çetin, darbe öncesindeki olayları ve katliamları sıralayarak, "terör olaylarının, ülkeyi kaosa sürükleyerek, askeri darbeye zemin hazırlamak isteyen güçler tarafından çıkarıldığı anlaşılıyor" yorumunu yapmıştı.
Kürt kelimesinin geçmediği ve Maraş katliamının "Kahramanmaraş olayları" olarak nitelendirildiği iddianamede, "darbeye zemin hazırlandı" denilen olaylar şöyle sıralandı:
“34 kişinin öldüğü 1 Mayıs 1977, 6 Nisan 1978'de Malatya Belediye Başkanı Hamit Fendoğlu'nun evine gönderilen bombayla öldürülmesi, 16 Mart 1978'te İstanbul Üniversitesi'nde atılan ve yedi öğrencinin hayatını kaybetmesine sebep olan bombalama, 1978 Sivas olayları, 19-26 Aralık 1978 Kahramanmaraş olayları, 1 Şubat 1979'da Milliyet Gazetesi başyazarı Abdi İpekçi'nin öldürülmesi, Çorum olayları, Cumhurbaşkanlığı seçimleri, Milli Selamet Partisi'nin (MSP) Konya mitingi.”
“Devlet içinde örgütlenmiş illegal güçler”
Savcı Çetin, Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edilen iddianamede tüm bu olaylarla ilgili şu yorumu yaptı:
"Olayların, toplumda kaos oluşturarak askeri darbeye zemin hazırlamak ve yönetimi ele geçirmek isteyen güçler tarafından çıkarıldığı anlaşılmaktadır."
"Güvenlik güçlerinin bazı olaylarda kullanıldığı, bu kadar organize ve geniş çaplı olayların devlet içinde örgütlenmiş illegal güçlerin planlaması ve iştiraki olmadan yapılamayacağı..."
“Tağyir ve tebdil veya ilgaya…”
Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesinde açılan dava özel yetkili mahkemelerin kapatılmasıyla Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesine devredildi. Bu sebeple 27 Aralık 2013’te görülmesi gereken duruşma 28 Mayıs 2014’te görüldü.
Savcı Selçuk Kocaman mütalaasında, dönemin Genelkurmay Başkanı, 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren ile emekli Orgeneral Tahsin Şahinkaya'nın 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) ''Devlet Kuvvetleri Aleyhinde Cürümler''e ilişkin 146. maddesi uyarınca ''ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına'' çarptırılmalarını talep etti.
Kanunda, "Teşkilatı Esasiye Kanunu'nun tamamını veya bir kısmını tağyir ve tebdil veya ilgaya ve bu kanun ile teşekkül etmiş olan Büyük Millet Meclisini iskata veya vazifesini yapmaktan men'e cebren teşebbüs edenler, ağırlaştırılmış müebbet ağır hapis cezasına çarptırılır" ifadesi yer alıyor.
İddianamede de aynı ceza isteniyordu.
Ağırlaştırılmış müebbetten müebbet hapse
12 Eylül davasının iki sanığı Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya'yla ilgili karar 18 Haziran 2014’te açıkladı.
Dönemin Genelkurmay Başkanı, 7. Cumhurbaşkanı Evren ile eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Şahinkaya'ya 765 sayılı TCK'nın "Devlet kuvvetleri aleyhine cürümler" başlıklı 146. maddesi uyarınca ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, indirim uygulayarak bunu müebbet cezasına çevirdi.
Rütbeleri de söküldü
Mahkeme Başkanı Oktay Saday’ın açıkladığı hükme göre, Evren ve Şahinkaya 21 Aralık 1979'da dönemin Başbakanı'na verdikleri muhtırayla Anayasa'yı ve TBMM'yi ortadan kaldırmaya ve görevini yapmasını engellemeye teşebbüs suçundan, 12 Eylül 1980'de de cebren Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nı tağyir, tebdil veya ilgaya ve bu kanun ile teşekkül eden TBMM'yi ıskat ve cebren men suçundan eylemlerine uyan 765 sayılı TCK'nın 146/1. maddesi gereğince "ağırlaştırılmış müebbet" hapis cezasına çarptırıldı.
Sanıklar hakkında, zincirleme suç maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilirken, sanıkların duruşmadaki tavır ve hareketleri ile dosya kapsamı ele alınarak, takdiri indirimle cezaları müebbet hapse çevrildi.
Evren ve Şahinkaya hakkında, Askeri Ceza Kanunu'nun "askeri rütbelerin sökülmesine" ilişkin 30. maddesinin uygulanmasına da karar verildi.
Tahsin Şahinkaya 9 Temmuz 2015’te, Kenan Evren 9 Mayıs 205’te öldü.
Yargıtay dosyayı mahkemeye gönderdi
Yargıtay 16. Ceza Dairesi, 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren ve eski Hava Kuvvetleri Komutanı Tahsin Şahinkaya'nın 12 Eylül askeri darbesine ilişkin yargılandığı davanın temyiz incelemesini 23 Temmuz 2016’da tamamladı.
Yargıtay 16. Ceza Dairesi, sanıkların ölümleri nedeniyle davanın düşürülmesine karar verdi, dosya mahkemeye gönderildi. (AS)