HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, 108 sanıklı Kobanî davasının dokuzuncu duruşması öncesinde Ankara Sincan Cezaevi Kampüsü önünde açıklama yaptı.
Sancar, Kobanî davasının sadece Türkiye değil dünya tarihine de hukuksuzluk ve adaletsizlik örneği olarak geçtiğini söyledi.
Evrensel normlara uygun bir yargılama yapılmadığını belirten Sancar, “Bırakın evrensel normlara uygunluğu, Türkiye’de asgari hukuk kurallarına uygunluk bile söz konusu değildir” dedi.
Mahkeme heyetinin tutumunun ve iktidar ile ortaklarının mahkemeye yönelik açıklamalarının bu davanın amacını net bir şekilde ortaya koyduğunu dile getiren Sancar, “Bu dava, HDP’ye karşı bir siyasi tasfiye ve intikam davasıdır” ifadelerini kullandı.
"HDP'ye karşı bir siyasi tasfiye ve intikam davası"
Sonrasında ise şöyle devam etti:
>> Bu dava, HDP’ye karşı bir siyasi tasfiye ve intikam davasıdır. Hedef sadece HDP değildir; hedef adalet arayışı, demokrasi mücadelesi ve barış özlemidir. Bu dava adalete, demokrasiye, barışa karşı yürütülen çok yönlü programların laboratuvarı gibidir. Adaletsizliklerin burayla sınırlı kalmayacağını, herhangi bir alanda karşılaşılan hukuksuzlukların sadece o alanla sınırlı kalmayacağını bizler söylüyoruz, dünya tarihi söylüyor. Türkiye’deki tecrübeler gösteriyor. O nedenle bir yerde bir adaletsizlik yaşanıyorsa, o adaletsizliğin ülkenin diğer alanlarına ve diğer meselelerine de yayılacağını aşikar.
>> Adalet herkes için varsa ancak anlam taşır, ancak gerçekleşebilir. Sadece kendisi için adalet isteyenlerin adaletsizlik sisteminin yaygınlaşmasında doğrudan ya da dolaylı bir paylarının olduğunun bilinmesi gerekiyor. Bu duruşmada gördüğümüz keyfilikler ülke yönetiminin niteliklerini de ortaya koyuyor. Her gün yeni bir olayla karşılaşıyoruz. Cumhurbaşkanı, bir çocuğu mitinge çıkarıp muhalefet liderlerine hain dedirtebiliyor. Bu iktidarın zavallılığını, çaresizliğini ortaya koyuyor.
>> Burada bugün olan aynı zamanda Kürt halkının Kobanî direnişine yönelik sergilediği dayanışmanın yargılanmasıdır. Kürtçeye, Kürtlere, Kürt kültürüne ve halkına karşı baskılar yaygınlaşıyor. Daha dün İstiklal Caddesi’nde Kürtçe müzik yapan sokak sanatçılarına polisin pervasızca müdahalesinin görüntülerini gördük. Buna benzer örnekler başka alanlarda da karşımıza çıkıyor. Amacımız bu ülkede adaleti herkes için eşit şekilde tesis etmektir.
"Kobanî davasını, kapatma davasını boşa çıkaracağız"
>> Adaletin mahkeme salonlarında aranamayacağı bir rejim yaratılmıştır. Adaletin gerçekleşmesini mahkeme salonlarına sınırlayarak izlemek, bununla yetinmek bu sistemin pervasızlaşmasını teşvik etmektedir. Mahkeme salonlarında yargılanan arkadaşlarımız, bu davayı ve arkasındaki zihniyeti etkili bir biçimde yargılamaktadır. Avukat arkadaşlarımız hukukun ve adaletin gereklerinin yerine gelmesi için var güçleriyle çalışmaktadır ama adaleti sağlayacağımız yer sadece burası değildir.
>> Adalet mücadelesi HDP’nin varoluş sebeplerinden biridir. Adalet olmadan barış ve demokrasi olmaz. Bu nedenler Kobanî Kumpas Davasında adalet arayışını hem burada mahkeme önünde hem içeride ama en çok halkın içinde yürüteceğiz. Çünkü biliyoruz ki hakikat, adalet, barış ve demokrasi birbirine kopmaz bağlarla bağlıdır. Kim adaletsizlikle karşılaşırsa HDP orada olacaktır.
>> Bu sisteme karşı gerçek alternatifi ortaya koyacak şey de demokrasi güçlerinin bir araya gelmesidir. Barış ve demokrasi üzerine kurulacak bir gelecek için güçlü bir birlikteliğe ihtiyaç vardır. Kobanî Kumpas Davasını boşa çıkaracağız, kapatma davasını boşa çıkaracağız. Bu rejimi dayandığı adaletsizliklerle birlikte tarihin çöplüğüne gömecek gücümüz var. Yeter ki bu gücü etkili ortak mücadelenin bir kaynağı haline getirelim. Herkesin bu konuda üzerine düşen görevi eksiksiz yerine getirmesi gibi bir sorumluluğu var.
(HA)