* Fotoğraf: AA arşiv
Haberin İngilizcesi için tıklayın
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, A Haber'de dün akşam katıldığı canlı yayında emekli amirallerin Montrö bildirisini değerlendirdi.
Soylu, “Eleştirebilirsiniz ama dönüp bir gece yarısı bildirisiyle bize ültimatom veremezsiniz, verdirmeyiz. Buna müsaade etmeyiz. Bu konuda çok kararlı olduğumuzu vatandaşlarımızın bilmesini isterim. Zihninde en ufak böyle bir şey varsa vallahi, alimallah darmadağın ederiz” dedi.
Darbeyle ilgili imalara, teşebbüslere tüm benlikleriyle karşı koyacaklarının altını çizen Soylu, “Millet rey veriyor, 50 gram oy pusulası. Verdiği reyle şunu söylüyor: 'Bu, benim namusumdur, bunu koru.' Bunu korumayan namussuzdur” diye konuştu.
“En ufak bir STÖ bildirisini dikkate alıyoruz”
Emekli amirallerin açıklamasıyla ilgili soruşturmanın devam ettiğini belirten Soylu, “CHP'ye üye olan 4, aileleriyle üye olan da yaklaşık 18 kişi var. Kimi kardeşi, kimi ablası, kimi oğlu, kimi kızı, aileleriyle beraber. O gece biz sabaha kadar uyumadık, çalıştık ve tüm irtibatlarını ortaya çıkardık. Son 30 günde kimlerle irtibat kurdukları, hangi siyasi parti yoğunluklu irtibat kurdukları çok açık ve net” ifadelerini kullandı.
Soylu, en ufak bir sivil toplum örgütünün bildirisini dahi dikkate aldıklarını ifade ederek, şunları söyledi:
“104 general bir araya gelecekler ve hükümete bir çerçeve çizecekler, bir vesayet odağı oluşturmak isteyecekler, biz de diyeceğiz ki 'Bunda bir şey yok. Ne olacaktı?' Kusura bakmayın, Türk demokrasisi, siyaseti o saf olduğu dönemden çıktı. Demokrasinin, siyasetin ve milletin dışında hiçbir şey beklemeyiniz. Bu, Türkiye'ye bir şey kazandırmaz. Rekabeti, korakor yapalım hep beraber, ne gerekiyorsa ortaya koyalım ama burada CHP bu meseleye sahip çıkıyorsa, bu meseleyi demokrasi adına savunanları küçümsüyorsa, bir oyun içinde olduğunu iddia ediyorsa bu tarihin bunlara herhangi bir ders vermediğinin en önemli delili olarak duracaktır.”
“Uluslararası bağlantıları” araştırılıyor
“Açıklamanın uluslararası bağlantısının” sorulduğu Soylu, birtakım tespitlerin olduğunu, 15 Temmuz'u çözdükleri gibi bunların da çözümleneceğini söyledi.
“FETÖ'nün darbe girişiminin ardından emekli amirallerin yaptığı bu açıklama zihinlerde belli noktaları canlandırmış durumda. Amirallerin verdiği bu darbe imalı mesaj kime yönelik?
“FETÖ de bu da aynıdır. Bunlar birbirlerini FETÖ'den falan ayırmasınlar. Araya da FETÖ cümleleri, değerlendirmeleri falan koymasınlar. Eğer bu tip değerlendirmeler yapıyorlarsa bize çok net ifadelerle 'Bu ülkenin düşmanlığını yaptığımızı, bu ülkeye hainlik yaptığımızı, ihanet ettiğimizi, sattığımızı' söylesinler. Bunu söylesinler eğer böyleyse. Arada birtakım cümlelerle FETÖ'nün bilmem neleriyle kendilerini ayırt etmeye çalışan bir anlayışı biz yakın siyasi tarihimizle özdeşleştirdiğimizde doğru kabul etmeyiz. Hepsinin kökü aynıdır, hepsi aynı kuyudan beslenmektedir.”
Ne olmuştu?
Emekli amirallerin imzaladığı bildiri, Meclis Başkanı Mustafa Şentop’un Montrö Boğazlar Sözleşmesi ile ilgili sözleri ve Deniz İkmal Komutanı Tuğamiral Mehmet Sarı’nın takke ve cübbe giydiği bir fotoğrafının basına yansımasına ardından 4 Nisan’da yayınlandı.
Bildiriyle ilgili iktidar “darbe/muhtıra” yorumu yaparken, bazı muhalefet partileri buna karşı çıktı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, emekli amirallerin bildirisine karşı başlattığı soruşturma kapsamında 5 Nisan’da 10 şüphelinin gözaltına alındığını, 4 şüpheliye 3 gün içinde Emniyet'e müracaat etmeleri için tebligat yapıldığını açıkladı.
Geçen hafta da 126 emekli diplomatın bir araya gelerek yayınladığı açıklamada “Marmara Denizi üzerindeki mutlak egemenliğinin kaybedilmesine yol açar. Kanal İstanbul'dan vazgeçilmelidir” deniyordu.
Bildiriye 96 parlamenter de ortak açıklamayla destek oldu. (AS)