Haberin İngilizcesi / Kürtçesi için tıklayın
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, İstanbul'da düzenlenen “Tokatlılar Gecesi”nde konuştu.
Erdoğan, konuşmasında idam tartışması, Die Welt muhabiri Deniz Yücel’in tutuklanması, Almanya’yla ilişkiler, anayasa değişikliği referandumu hakkında konuştu.
İdam kararının Meclis’ten çıkması halinde derhal onaylayacağını ifade eden Erdoğan, tutuklu bulunan Die Welt gazetesi muhabiri Deniz Yücel’in de gazeteci değil terörist olduğunu ileri sürdü.
Almanya’da Türkiyeli bakanların konuşmasına izin verilmediğini de hatırlatan Erdoğan, “Ben istersem yarın gelirim. Gelirim ve kapıdan da sokmadığınız zaman veya konuşturtmadığınız zaman da dünyayı ayağa kaldırırım” dedi.
Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle:
“Hesap sormazsak şehitler bizden hesap sorar”
“15 Temmuz gecesi 249 vatan evladını şehit eden, 2 bin 193 insanımızı yaralayan FETÖ'cü hainlere de aynı şekilde döktükleri kanın hesabını hukuk içinde soruyoruz.
“İşte şimdi davalar görülmeye başlandı. İfadeler, itiraflar ortaya çıkan yeni görüntüler, ihanetin ne kadar büyük olduğunu bir kez daha gösteriyor.
“Türkiye tarihinde böyle bir alçaklık yaşanmadı. Bu topraklar, kendi sapkın inançları için bu derece gözü dönen, bu kadar çukurlaşan bir örgüte şahit olmadı.
“Hain sürüsünü devletimizden, toplumumuzdan söküp atmadan asla durmayacağız. Sen F-16’larla milletimi bombalayacaksın. Bunlara karşı biz bir şey yapmayacak mıyız? Hesabını sormayacak mıyız?
“Bunların hesabını sormazsak o şüheda, o şehitler hesabını bizden sorar. Biz sorumluluk makamındayız.
“İdamı onaylarım”
“Meclis'te görüşülüp idam kararı çıktığı anda bunu ben onaylarım.
“16 Nisan hemen ardından parlamentoda anayasa değişikliği gerektiren bir konu.
"Bu kardeşlerimizin hesabını aramaz, soruşturmazsak bu hesabı veremeyiz. Hep Fatiha'ları okurken 'Maliki yevmiddin' diyoruz değil mi? Nedir o? Hesap gününün sahibi. O gün biz bu hesabı veremeyiz.
“O yüzden üzerimize düşen görevi yapacağız gerisi Allah kerim. Bütün bu mücadele bu ülkenin refahı, barışı, kardeşliği içindir.
“Almanya yargılanmalı”
“Terör örgütü mensupları 'hayır' kampanyası için istedikleri her yeri serbestçe kullanabiliyor, terör örgütü yöneticileri saraylarda, yine Türkiye'den mahkum olmuş, 5 yıl 10 aya mahkum olmuş birisini (Can Dündar’dan bahsediyor) alıyorsun ona madalya takıyorsun. Nerede? Cumhurbaşkanı sarayında.
“Sizin demokrasi anlayışınız bu mu? Bu adam Türkiye'de mahkum olmuş, 5 yıl 10 aya mahkum olmuş. Sen kalkıp buna cumhurbaşkanlığı sarayında madalya takıyorsun.
“Türkiye'de mahkum olmuş bir insanı eğer siz ülkenizde adeta beraat ettiriyorsanız, sorumlusunuz ve suçlulara yardım yataklık yapmaktan dolayı sizin yargılanmanız gerekiyor bunu da söylüyorum.
“Bütün bunlara rağmen benim Bakanım kendi vatandaşlarıyla kendi hemşehrileriyle bir araya gelmek isteyince hemen işler tersine dönüyor.
“Gazeteci değil, terörist”
“Bütün bu olayların nedeni meğerse bu teröristmiş. Bu adam terörist, gazeteci değil ve Alman yönetimi ne yazık ki, benim bakanlarımı böyle bir teröristle aynı teraziye oturtuyor. Sıkıntı burada.
Almanya Başbakanı Angela Merkel, bana ‘Serbest bırakırsanız memnun oluruz’ dedi.
"Dedim ki o gazeteci değil terörist. Deniz Yücel bir ay Almanya Başkonsolosluğu'nda saklandı. Bu adam terörist, gazeteci değil.
“Nazizm Almanya’da devam ediyormuş”
“Ondan sonra da benim Başbakanıma 'Bu kadar sert davranılmaması lazım' diyor.
“Ben Nazizmin Almanya'da bittiğini zannediyordum, meğerse halen devam ediyormuş.
“Dünyayı ayağa kaldırırım”
“Eğer demokrasiye inanıyorsan benim bakanım, hem bakanınla görüşecek, hem salon toplantısı yapacak. Neden rahatsız oluyorsun?
“Baktık ki Hollanda da aynı şekilde açıklama yapmış, vah zavallı vah. Bunlar kendi iradeleriyle hareket etmiyorlar.
“Zannediyorlar ki Erdoğan Almanya'ya gelecekti. Ben istersem gelirim. Ve kapıdan da sokmadığınız zaman veya konuşturtmadığınız zaman da dünyayı ayağa kaldırırım.
“Su uyur, düşman uyumaz”
"28 Şubat'tan kalma alışkanlıkla manşetler vasıtasıyla bizi hizaya sokmaya çalışanları, onları teşvik edenleri hüsrana uğratacağız. Su uyur, düşman uyumaz.
“Eski Türkiye'nin vesayet odaklarının boş durmayacağını bir kez daha görüyoruz.
“2007 cumhurbaşkanlığı seçimleri zamanı oynanan oyunları hatırlıyorsunuz değil mi?
“Gezi olaylarını hükümeti devirme aracı halinde çevirmeye çalışanların kim olduğunu biliyorsunuz değil mi?
“17-25 Aralık'ta darbe yapmayı çalışanları unutmadınız değil mi? Türkiye'de haftalarca hükümet kurulamadı. 15 Temmuz başladığında ellerini ovuşturanları, darbenin başarılı olması için dua edenleri unutmadık.” (EKN)
* Murat Çetinmühürdar - Cumhurbaşkanlığı / AA