*Fotoğraf: pixabay
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre, 25 Haziran itibariyle Türkiye’de toplam 46 milyon 34 bin 689 kişi Covid-19 aşısı oldu. Bunların sadece, 14 milyon 752 bin 330’u iki dozu da yaptırabildi. Bakanlık, aşıda yaş sınırını indirse de bazı illerde aşılanma oranının çok düşük olduğu görüldü. Bakanlığın aşı haritasında özellikle de Kürt nüfusun yoğun olduğu illerde aşılanan kişi sayısının az olduğu dikkat çekti.
Örneğin, yaklaşık 2 milyon nüfuslu Diyarbakır’da bu sayı, 25 Haziran itibariyle toplam 433 bin 403. İkinci dozu olanların sayısı ise, sadece 133 bin 635 oldu. 854 bin 716 nüfuslu Mardin’de 53 bin 206 kişi iki doz aşı vuruldu. Urfa da aşılanma oranı en düşük iller arasında. 2 milyonu aşan nüfusa sahip şehirde iki doz yaptıranların sayısı sadece 108 bin 971.
Kürt nüfusunun yoğun olduğu illerde yapılan aşı oranının Türkiye genelinde diğer illere göre düşük olmasının nedenlerini ve insanların aşıya yaklaşımlarını Urfa Tabip Odası, Mardin Tabip Odası ve Diyarbakır Tabip Odası başkanları bianet’e anlattı.
"Anadilinde sağlık temel hak”
Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Elif Turan, Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre Diyarbakır’da aşı oranının yüzde 11 olduğunu belirterek, konuyla ilgili şunları söyledi:
"Aşı konusunda bakanlığın pandeminin başından beri toplumda güven oluşturamaması ve şeffaf yürütülmeyen pandemi koşulları aşılamaya da yansıyor. ‘Aşının koruyucu etkileri şunlar, hasta edici yanları bunlar’ diye anlatılmadığı için insanlarda kafa karışıklığı oldu. Diyarbakır’da ciddi bir aşı karşıtlığı yok ama tereddüt var. Bu konuda çok telefon alıyoruz ya da sokakta bizi görünce insanlar ‘Aşı olalım mı, ne öneriyorsunuz?’ diye soruyor. Anlattığımızda ikna olup aşılarını yaptırıyorlar.
"Ayrıca resmi dil Türkçe olsa da bölgenin ana dili Kürtçe. 65 yaş üstü nüfusun çoğu sadece kendi anadilini konuşabiliyor. İnsanlara kendi ana dilinde aşının önemi anlatılmadı. Birinden bir şey yapmasını istiyorsanız, ona önce onun neden önemli olduğunu anlatmanız gerekiyor. Bunun yapılmaması aşı tereddüdünü tetikledi. Sağlık ve ona kendi ana dilinde ulaşabilmek en temel haklardandır. Ancak bu sağlanmıyor."
"Dil, sosyoekonomik durum, eğitim"
Urfa Tabip Odası Başkanı Osman Yüksekyayla, Şanlıurfa’da nüfusun yüzde 8’inin çift doz aşı olabildiğini belirtti. Bakanlığın yayınladığı tabloya göre Şanlıurfa’nın 81 il içerisinde 79. sırada yer aldığına dikkat çeken Yüksekyayla, şöyle konuştu:
"Son günlerde aşı sayısının artması ve kırk yaşa inilmesiyle talepte biraz arttı. Ama Urfa hala Türkiye ortalamasının oldukça gerisinde. Asıl dikkat edilmesi gereken, aşı karşıtlığından ziyade aşı tereddüdünü gidermek için herhangi bir çaba sarf edilmemesi. Şanlıurfa’da bir aşı kampanyası yürütülmüyor. Aşı tereddüdü, bakanlığın aşı politikasından kaynaklanıyor. ‘Yarın gelecek, ertesi gün gel’ gibi ertelemeler insanları yordu. Özellikle kırsalda yaşayanların randevu alamaması da aşıya katılımı oldukça azalttı.
"Eğitimde, üniversite sınavı başarılarında ve sağlığa ulaşımda Şanlıurfa son sıralarda yer alıyor. Sosyo-ekonomik ve sosyo-kültürel sıralamada en sonlarda olması da aşıya katılım oranlarından bağımsız değerlendirilemez. Bölgesel eşitsizlik yaşanıyor. Aşıdaki oran da bunların sonucu aslında.
"Ayrıca yaşlı nüfusu düşündüğünüzde çoğunluk Kürtlerden, Araplardan, Zazalardan oluşuyor ve bu insanlar Kürtçe, Arapça, Zazaca konuşuyor. Türkçe bilmiyor. Ancak insanlara ana dillerinde aşı çağrısı yapılmıyor. Aşının ne olduğu ana dillerinde hiç anlatılmadı. Bunlar üst üste konulduğu zaman ortaya böyle bir oran çıkıyor."
"Kırsalda aşı hizmetleri yetersiz"
Mardin Tabip Odası Başkanı Volkan Binbaş, Mardin’de aşılamanın başından beri yavaş gittiğine dikkat çekti. Şehirde iki doz aşı olanların yüzde 5.82, tek doz yaptıranların ise yüzde 10 civarında olduğunu belirten Binbaş, şunları açıklamalarda bulundu:
"Sosyo-ekonomik, kültürel düzeyi düşük ve dini hassasiyetleri yüksek olanlarda aşı karşıtlığının daha fazla olduğuna ilişkin bir algı söz konusu ancak orta sınıflarda da, eğitim düzeyi yüksek insanlarda da tedirginlik var. Aşı karşıtlığı bir trend oldu. Sadece Türkiye’de değil, Avrupa ve Amerika’nın pek çok eyaletinde de yaşanıyor bu. Hatta bazı yerlerde insanları teşvik etmek için para dağıttılar.
"Kürt illerinde aşı karşıtlığı Türkiye’nin batısına göre daha fazla. Bunun nedenlerinden biri de ana dilde aşı kampanyalarının yapılmaması. Mardin’de eğitim, kültür düzeyi, eşitsiz gelişim, kendini öteki hissetme, farkındalık düzeyinin az olması gibi durumlar aşı karşıtlığına neden oluyor. Ayrıca kırsalda aşı hizmetleri yetersiz. Örneğin, hizmet verdiğim köylerden birinde, ikinci doz aşısı gelen 65 yaş üstü vatandaşların evlerine, hemşireyle giderek aşı yaptık. Sağlık müdürlüğü ekipleri ilk doz aşılarını yapmış ama sonra gitmemiş. Eğer biz yapmasaydık, belki de çoğu ikinci kez aşılanmayacaktı. Kırsalda aşı tereddüdünün, karşıtlığının giderilmesinde ve insanların ikna edilmesinde ilk olarak devletin yereldeki sağlık otoritelerine, ikinci olarak sağlık meslek örgütlerine görev düşüyor."
(CA/SO)