Bugünkü “Ayrılık Zamanı” başlıklı köşe yazısıyla Hürriyet gazetesiyle yollarını ayırdığını duyuran Hürriyet gazetesi okur temsilcisi Faruk Bildirici, geçtiğimiz hafta 25 Şubat’ta yayınlanan "Olay yok yanıt var" başlıklı yazısında, Hürriyet’in 21 Şubat tarihli “Soylu’dan taciz iddiasına yanıt: ‘Polisin ezilmesine müsaade etmeyeceğiz’” başlıklı haberini eleştirmişti.
TIKLAYIN - Faruk Bildirici, Hürriyet ile Yollarını Ayırdığını Açıkladı
Yazıda, 16 Şubat’ta Ankara’da polisin üniversite öğrencisi bir kadını gözaltına alırken cinsel saldırıda bulunmasıyla ilgili iddialar hatırlatılırken, Hürriyet’in bu iddiaları beş gün boyunca haberleştirmemesi ve İçişleri Bakanı Soylu’nun açıklaması üzerinden beş gün sonra görmesi eleştiriliyordu:
“Ta ki Soylu konuşana kadar…”
“(…) Oysa bu olay 16 Şubat’ta meydana gelmişti. Ertesi gün olay anına ilişkin fotoğraf ve görüntüler ortaya çıkmıştı; polislerden biri, gözaltına alınan türbanlı genç kızı araca bindirirken bir elini kızın kalçasına götürerek itiyordu.
“Taciz iddiaları önce sosyal medyada ortaya atıldı, tepkiler paylaşıldı; ardından internet sitelerinde yayımlandı; bazı gazetelerde çıktı.
“Sonraki günlerde tacize uğradığı belirtilen genç kız, Artı Gerçek internet sitesine konuştu; savcılığa suç duyurusunda bulundu.
“Fakat ne ilk günkü olay, ne de sonraki gelişmeler Hürriyet’te haber oldu. Ta ki, Bakan Soylu konuşana ve bu konu Meclis’te gündeme gelene kadar. Ancak o zaman basılı gazetede haberi yayımlandı.
“Gazetecinin gözaltına alınması da haber olmadı”
“Hürriyet internette ise farklı olarak 19 Şubat’ta genç kızın suç duyurusu yayımlandı.
“Hatta ‘Soylu’dan taciz iddiasına yanıt’ haberinin çıktığı gün, genç kızla söyleşi yapan gazeteci Derya Okatan gözaltına alındı.
“Gazetecinin gözaltına alınması da haber olamadı; ertesi gün yine Soylu’nun bu konudaki sözleri yayımlandı.
“Tacize uğradığını söyleyenin sözleri de haberdir”
“Elbette İçişleri Bakanı ve parti sözcülerinin taciz iddiasıyla ilgili açıklamalarına gazetede yer verilmesi gerekli. Ama Bakan’ın ve politikacıların sözleri haber değeri taşıyor ise taciz, tacize uğradığı öne sürülen genç kızın sözleri, suç duyurusu ve Ankara Emniyeti’nin konuya ilişkin açıklaması da haber değeri taşıyor demektir.
“Hatta asıl haber odur. Okurun olayı doğru değerlendirebilmesi için olaya ilişkin bilgilerin eksiksiz ve nesnel bir dille aktarılması gerekirdi. Unutmayalım, eksik ve tek yanlı bilgi, yanlış bilgidir.
“Polisin el atma hakkı olamaz”
“Kuşkusuz taciz olup olmadığına yargı karar verecek. Ama şurası açık, polisin gözaltına alınan bir genç kızın kalçasına el atmaya hakkı olamaz.
“Genç kızın kim olduğunun ya da hangi suçlamayla gözaltına alındığının hiçbir önemi yok.”
Hürriyet’e son bir aydır diğer eleştiriler
* Bildirici, aynı günkü yazısında “Eşcinsellik ve polis operasyonu” ara başlığında ise “Apart dairede iğrenç olay! Polis olduklarını söylemişler” başlıklı haber eleştiriliyordu.
* 18 Şubat tarihli yazısında Hürriyet’in “İzmir’de yaşandı! Kediden bulaşan parazit gözlerini kör etti” başlıklı haberindeki bilgilerin bilimsel olarak gerçeği aktarmadığını yazdı.
* 4 Şubat tarihli “Seçimler yaklaşırken” başlıklı yazısında Hürriyet de dahil medyanın yerel seçim sürecindeki tavrını eleştiriyordu. “Seçim döneminde liderler arasında protokol sıralaması uygulamamalı” diyen Bildirici, bazı partilerin her hareketinin haber olması, bazı partilerin ise hiç görülmemesinin evrensel gazetecilik ilkeleriyle bağdaşmadığını yazmıştı. (EKN)
TIKLAYIN - Faruk Bildirici: "Ahmet Hakan 'Haddini Bildirin' Diyerek Gazetecilik Sınırlarını Aştı
TIKLAYIN - Faruk Bildirici’den Bahçeli’nin İlanını Yayınlayan Hürriyet’e Tepki
TIKLAYIN - Faruk Bildirici: Panama Belgeleri'nin Haber Değeri Var
TIKLAYIN - Hürriyet Okur Temsilcisinden Operasyon Haberlerine Dair Gözlemler
TIKLAYIN - Okur Temsilcisi Bildirici'den, Berkan'a "Özür Dile" Çağrısı