Hürriyet Gazetesi'nde görev aldığı 27 yılın dokuz yılını ombudsmanlık (okur temsilciliği) yaparak geçiren, gazetedeki köşesi kapatıldıktan sonra kendi internet sitesinden eleştirmeye devam eden Faruk Bildirici bugün, tartışmalı İzlanda maçını yazdı.
2020 Avrupa Futbol Şampiyonası Elemeleri'nde H Grubu'ndaki 4. maç için İzlanda'ya giden Milli Takım, İzlanda'da havalimanında 3 saat bekletildiklerini, üstlerinin arandığını iddia etmiş, olayla ilgili konuşan futbolculardan Emre Belözoğlu’na da “tuvalet fırçası” uzatıldığı ileri sürülmüştü. Ancak gerçekte bulaşık fırçası olan fırçayı uzatan kişi, hakaret kastının olmadığını, sadece basın açıklamasını dinlemek istediğini belirtti.
Resmi açıklamada göre de futbolcuların bekletilme süresinin çıkış havalimanının Konya olmasından kaynaklandığı, sürenin de 3 saat olmadığı anlaşıldı. Ancak Türkiye yine de ülkeye nota verdi.
Faruk Bildirici de bu çelişkilere değindiği “Burak Yılmaz’ın Söyledikleri Abartıldı Da Ne Oldu?” başlıklı yazısında, “İyi de anlamadan dinlemeden, doğru mu yanlış mı diye bakmadan çabucak celallenilmedi mi?” diye sordu.
“Burak Yılmaz’ın söyledikleri gerçeği yansıtmıyor”
Bildirici’nin bugünkü yazısı şöyle başlıyor:
“İzlanda maçı bittiğine göre daha sakin konuşabiliriz. Neydi o hava öyle? “Türkiye A Milli Futbol Takımı, Reykjavik havalimanında üç saat bekletildi; bir İzlandalı Emre Belözoğlu’na tuvalet fırçası tuttu” diye ulusça ayağa kalkıldı; İzlandaya notalar verildi; Cumhurbaşkanı Erdoğan bile devreye girdi. Neredeyse savaş ilan edilecekti!
“İyi de anlamadan dinlemeden, doğru mu yanlış mı diye bakmadan çabucak celallenilmedi mi? O genç, neden fırça tuttu, futbolcular neden ve kaç saat bekletildiler orada? Bu bilgileri futbol medyasından ayrıntılı olarak okuyabilmeliydik. Ama bunu göremedik medyada. Önce sosyal medya ayaklandırdı insanları, sonra da medya geldi ardından. Meseleyi Osmanlı dönemine götürüp, “350 yıl önce İzlanda’da Türk öldürmek serbestti” haberi yapanlar bile oldu.
“Şimdi geriye dönüp olanları gözden geçirelim. 9 Haziran gecesi olayı ilk duyuran Milli Takım’ın kaptanı Burak Yılmaz. Sosyal medyadan yayın yapıyor; “6,5 saat uçtuk, 3 saattir havaalanında bekletiliyoruz” diyor. Çıkışta gazetecilere de tekrarlıyor aynı sözleri…
“Futbol medyası bu sözleri aynen yansıtıyor, bazı gazete ve internet siteleri bu süreyi “üç saat” bazıları “yaklaşık iki saat” olarak veriyor.
“Oysa uçağın inişiyle olup bitenler arasında bu kadar süre geçmemiş. “Sosyal medya habercisi” Metin Cihan’ın saptadığına göre, uçuş süresi 5,5 saat ve havalimanına inişi Türkiye saati ile saat 22.41’de. Ben de bu bilgiyi flightradar24.com sitesinden kontrol ettim. Orada da uçuş süresi 5 saat 35 dakika, uçağın inişi 19.37 (TSİ 22.37) olarak görünüyor.
“Zaten Burak Yılmaz’ın yayına geçtiği saat 23.44. Twitter’da @Nkaragudek adlı bir hesap, “Burak yılmaz yayın yaptı. İzlanda almamış 3 saattir bilginiz var mı” diye sorduğunda da saat 23.33. TRT’nin web sayfasına haberin giriş saati de gece 00.18.
“Kısacası, Burak Yılmaz’ın söyledikleri gerçeği yansıtmıyor. Konya’dan Reykjavik’e uçuş 6,5 saat değil 5,5 saat sürmüş; uçağın inişiyle pasaport kontrolünden geçiş arasındaki süre de 3 saat değil 1 saat…”
Yazının tamamını buradan okuyabilirsiniz.
Faruk Bidirici hakkındaNisan 2010'dan beri sürdürdüğü Hürriyet gazetesi okur temsilciliği görevinden Mart 2019 itibariyle ayrıldı. Gazeteciliğe Cumhuriyet'te başladı. 12 Eylül 1980 döneminde sıkıyönetim muhabirliği yaptı. Kısa bir süre Sabah gazetesinde çalıştıktan sonra Hürriyet gazetesine geçti. Ankara büro şefliği, araştırmacı yazar, Ankara temsilci yardımcılığı görevlerinde bulundu. TV 8'de Doğan Tılıç ile birlikte medya eleştiri programı Çuvaldız'ı yaptı. Yazdığı kitaplar arasında Gizli Kulaklar Ülkesi, Maskeli Leydi, Üniforma Slogan Biber, Kuzum Bülent, Silüetini Sevdiğimin Türkiyesi, Anıtkabir Racon Zambak, Hanedanın Son Prensi, Yemin Gecesi ve Serkis Bu Toprakları Sevmişti yer alıyor. Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı ve Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi'nde gazetecilik dersleri verdi. |
(AS)