Anayasa Mahkemesi (AYM) Genel Kurulu, “Bu suça ortak olmayacağız” başlıklı bildiriyi imzaladıkları için “terör örgütü propagandası yapmak” gerekçesiyle cezalandırılan 10 akademisyenin bireysel başvurusu hakkında "hak ihlali" kararı verdi.
TIKLAYIN - AYM, Barış Akademisyenleri İçin "Hak İhlali" Kararı Verdi
Akademisyen yargılamalarını takip eden avukatlardan Meriç Eyüboğlu, " Üç buçuk yılın sonunda yargılama mercilerinden bir tanesi nihayet ‘ifade özgürlüğü hakkının kullanıldığını’ söyledi” dedi.
Eyüboğlu: Sivil ölüme mahkum edildiler
Avukat Eyüboğlu, şöyle devam etti:
“Akademisyenler bildiri metnini kamuoyuyla paylaştıklarından beri yargılama süreci yaşadıkları hak ihlallerinden sadece biriydi.
"Üniversiteler boşaltıldı, imzasını çekmeyen akademisyenler maruz kaldığı baskı sonucu istifaya zorlandı, çok sayıda akademisyen işsiz kaldı, yurtdışına çıkanlar geri dönemedi. Kendi deyimleriyle sivil ölüme mahkum edildiler. Tüm bunlara yargılama süreciyle hapis tehdidi ve yüksek cezalar eklendi.
"İhraç edilenler geri dönmeli"
“Bu karar bizi sevindirdi ama karşı karşıya olunan ihlallerden sadece biri ortadan kalkmış oldu. Ancak sonucu itibariyle sadece ACM’lerdeki davaları etkileyecek. Oysa metni imzalayanlar için ihraç edilen herkesin de geri dönmesi gerekir. İhraç kararları geri alınmadığı ve bütün haklar iade edilmediği sürece bu ihlal kararı yeterli değil.”
TIKLAYIN - "Davalar Düşmeli, İhraç Edilenler Görevlerine İade Edilmeli"
Aksu: Karar mücadelenin sonucudur
Yine akademisyen yargılamalarını takip eden avukatlardan İnayet Aksu da şöyle konuştu:
“Bu işler hep böyle olur. Siyasi konjonktürde bir rüzgar estirdiler, bu davaları açtırdılar. Ama hocalarımız çok sıkı durdu, dik durdu, örgütlü durdu. Kimseyi yalnız bırakmadılar. Bu süreçte 750’ye yakın savunma yapıldı. Savunmaların hepsi barış ve özgürlük talep ediyordu.
“AYM’nin bu kararı mücadelenin bir sonucudur. İktidarın bir lütfu değildir. Dikkat ederseniz karar sekize sekizle alındı. Özgürlük mücadelesi kazandı.” (TP/DB)