*Fotoğraf: HDP Basın
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Pervin Buldan ve beraberindeki heyet, HDP'ye yönelik engellemeler ve kapatma davasına karşı düzenledikleri halk buluşmaları kapsamında Antep'teydi.
HDP Antep İl Örgütü önünde konuşan Buldan, "İşte HDP'ye kapatma davasının ilkini ve ilk sürecini burada arkadaşlarımızı gözaltına alıp tutuklayarak başlattılar. Onun arkasından diğer illerde ve ondan sonra da HDP'ye açılan kapatma davasıyla bu süreci bugüne getirdiler" dedi.
Buldan, Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 9 Temmuz'da Diyarbakır'a düzenlediği ziyaret hakkında "Cumhurbaşkanı Diyarbakır'a giderek seçimlerin yaklaştığını ve Kürtlerden oy istediğini bir kez daha ilan etti. Her sıkıştıklarında Karadeniz'den yalandan gaz çıkaranlar, aynı zamanda Diyarbakır'a gidip Kürtlerden oy isteme cesaretini kendilerinde buluyorlar" dedi.
Eş Genel Başkanımız Pervin Buldan'ın katılımıyla Antep halk buluşmamız https://t.co/JVqoN0lzRQ
— HDP (@HDPgenelmerkezi) July 13, 2021
Erdoğan'ın açıklamalarına yanıt
"Sizin Kürtlerden oy istemeye ne hakkınız var, ne haddiniz var?" diye soran Buldan, şöyle devam etti:
"Kürt halkının belediye eş başkanlarını, kayyımla gasp edeceksin, milletvekillerini cezaevinde tutacaksın, bu ülkede cumhurbaşkanı adayı olan Selahattin Demirtaş'a ceza vereceksin ve son seçimlerde bu ülkede yüzde 10'un üzerinde oy alan bir partiye kapatma davası açacaksın sonra Diyarbakırlıların gözlerinin içine bakarak 'Bana oy verin' diyeceksin. Hadi oradan, hadi oradan.
"Kürtlerin sizin bu yalanlarınıza dolanlarınıza karnı tok. Kürtler hiçbir zaman hiçbir süreçte bu tür yalanların arkasına kapılmadı.
"Diyarbakır'da (Erdoğan'ın) söylediği çözüm süreci başta olmak üzere bu ülkede HDP'nin katkı sunduğu, içinde olduğu bütün kıymetli süreçlerden onur ve gurur duyuyoruz.
Çözüm sürecini bitiren HDP değildir, Dolmabahçe Mutabakatı'ndan hemen sonra 'Ben bu mutabakatı tanımıyorum, ben bu süreci başlatmadım' deyip 7 Haziran ile 1 Kasım tarihleri arasında bu ülkede zulmü ve baskıyı uygulayan, bu ülkede herkesi tutuklatan bu ülkenin ve Kürtlerin iradesine saygısızlık yapan bir hükümetten ve iktidardan ve ülkeyi temsil eden Cumhurbaşkanı'ndan beklenen ancak budur.
Kürt sorunu ve Millet İttifakı
"Millet İttifakı'na da söylüyoruz, bu ülkede kim iktidar olmak bu ülkeyi yönetmek istiyorsa bu ülkenin en büyük sorunu olan Kürt sorununu çözmek zorundadır.
"Hiç kimse Kürtlerin, Kürt halkının oylarını çantada keklik olarak görmesin. Kürtler hiç kimseye mecbur değildir, hiç kimseye de mahkum değildir. HDP'yi ve Kürtleri muhatap almak zorundasınız.
"Özellikle son seçimlerde İstanbul seçimlerinde Ankara, İzmir, Adana, Mersin ve Antalya seçimlerinde desteklediğimiz demokrasi güç birlikleri elbette önemliydi.
"Bundan sonraki süreçte hiç kimse bizden aynı tavrı beklemesin, aynı tavrı göstermeyeceğimizi herkes artık bilsin."
(DŞ)