Labirentler arasında bir aydınlık: Ortaya Karışık Ruh Halleri

İçinden geçmekte olduğumuz ve ne zaman hangi ruh haline düşeceğimizi kestiremediğimiz bir dönemde, Müze Gazhane’de herkese hitap eden bir sergi açıldı: “Ortaya Karışık Ruh Halleri”.
3 Mayıs’ta açılan sergi, izleyicileri kendi içindeki labirente doğru bir yolculuğa çıkarıyor. Bu sergide, sanatın zaman zaman karanlığında kaybolduğumuzu hissettiğimiz labirentleri aydınlığa kavuşturduğuna tanık oluyoruz. Sergi katılımcılarının içindeki sessiz çığlıklar, farklı sanat teknikleri ile buluşarak görünür oluyor ve katılımcı ile izleyici arasında zihinsel bir bağ kuruluyor. 11 Mayıs’a kadar açık olan sergi, psikolojik danışman ve hak savunucusu Fatma Zengin koordinatörlüğünde ve sanatçı Gökhan Deniz danışmanlığında; Fikret Bektaş, Onurcan Taşdemir, Orhan Üsküner, Ergin Altun, Serhat Duruöz, Yalçın Kemal, Cemil Can Yusufoğlu & Barış Özün Ak ve Kardelen Fincancı’nın katılımıyla gerçekleşiyor.
İYİ Sosyal Kooperatif'in kurucularından olan sergi koordinatörü Fatma Zengin, hak temelli ve iyileşme odaklı pratiklerin ülkemizde yaygınlaşması için gönüllü ve profesyonel çalışmalar yapıyor. Zengin, Anne Çocuk Eğitim Vakfı (AÇEV), Dünya Sağlık Örgütü (WHO), Ruh Sağlığında İnsan Hakları Derneği (RUSİHAK) gibi oluşumlarda da çalışmış. Sergi danışmanı Gökhan Deniz ise Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü’nü bitirmiş. 1999 depremi sonrası çocuklarla, cezaevleri ve akıl-ruh sağlığı hastanelerinde kalanlarla sanat atölyeleri yürüten Deniz’in, insanın kendine ve diğerine yaptıklarından hareketle, kötülük, suç, masumiyet, tanıklık gibi evrensel temalarla kimlik ve iktidar kavramlarına yoğunlaştığı işleri bulunmaktadır.
Bir “üstesinden gelme yöntemi” olarak sanat
Yaklaşık 50 yıldır resim yaptığını söyleyen Orhan Üsküner için bu bir terapi. Yaşamının en zor dönemlerini resim yaparak atlattığını belirten Üstüner, artık gayet iyi olduğunu fakat yeniden zor bir döneme gireceğini hissettiğinde resim yapmaya daha fazla ağırlık verdiğini söylüyor. Resimlerini satarak bir kazanç elde ediyor olmasının da kendisini motive ettiğinin altını çiziyor ve bunu herkese tavsiye ediyor: “Para da kazanıyorum, bu beni motive ediyor. Herkese tavsiyemdir. Bir hobi edinin, artı değer yaratın. Çok iyi olacaksınız.”
Hepimizin zaman zaman olup bitenlerle baş edebilmek için siper görevi de gören bir süper kahramana ihtiyacımız olabiliyor. Psikolojik sağlamlığımız ve esnekliğimiz için nelere ihtiyacımız olduğu üzerine konuşularak başlayan, Fikret Bektaş, Kardelen Fincancı ve Onurcan Taşdemir’in düzenlediği “Anti-Siper Kahraman Atölyesi”nde ise katılımcılar kendi anti-siper kahramanlarını üretebildiği bir kolaj atölyesinde buluşuyor. Görsel sanatçı ve sanat terapisi uygulayıcısı Kardelen Fincancı “Anti-Siper Kahramanlar” atölyesindeki “Anti-Depreşen”in çizeridir. Sanat eğitiminin ardından İstanbul Tıp Fakültesi’nde “Ruhsal Bozukluklarda Sanat Psikoterapileri ve Rehabilitasyon” sertifika programını tamamlayan Fincancı, İYİ Sosyal Kooperatif ile birlikte sanat terapisi atölyeleri ve sanatsal üretimler yapmıştır.
Kendini “amatör ve alaylı bir ressam” olarak tanımlayan Ergin Altun resimle küçük yaşlardan beri ilgileniyor. Sanatçı olma iddiasında olmayan Altun, genelde reprodüksiyon yaptığı çalışmalarının kendisinde terapi etkisi yarattığını söylüyor. İnsanın tüm yaşanmışlığının yüzüne yansıdığı düşünen Altun portre çalışmalarına bu yüzden yöneldiğini anlatırken, iyiliği ve güzelliği birlikte barındırdığını düşündüğü melek figürlerini de bu yüzden yapmayı tercih ettiğini söylüyor.
“Labirentten çıkış yöntemi” olarak sanat
Her birimizin içinde bir labirent var, kimi zaman karanlık oluyor kimi zaman aydınlık. Kimi zaman çıkışına yakınız, kimi zaman kaybolduğumuz yerde dönüp duruyoruz. Theseus’un canavar Minotouros’u öldürüp labirentten çıkmak için Ariadne’nin kendisine verdiği ip yumağıyla dışarı çıkabildiği mitinden yola çıkan Fikret Bektaş’ın fotoğraflarında izleyiciye doğrudan bakan portreleri görüyoruz. Labirent kurgusuyla mekana yerleştirilen bu fotoğraflara bakınca, sanatçının kendi cümleleriyle şu soru aklımıza takılıyor: “Yaşam bir labirentten çıkma mücadelesi mi acaba?”
Bu sergiyi gezerken her ne kadar kendinizi “izleyici” olarak konumlandırsanız da sergilenen çalışmalarla etkileşime geçiyorsunuz. Onurcan Taşdemir’in interaktif bir sanatçı atölyesi olarak mekâna taşıdığı “Yarım Kalan İşler Atölyesi”nde sanatçının başladığı keçe dokumalarına devam etme olanağı yakalıyorsunuz. İğneyle ya da sıcak su ve sabun kullanarak ıslak biçimde birbirine tepilerek oluşturulan bu teknikle yapılan çalışmayı, sergi boyunca dileyen izleyiciler Taşdemir ile birlikte işleyebilecek. Sanatçı işlerindeki temel amacın zanaat ile sanat arasındaki duvarı yıkmak ve geleneksel ile modern arasındaki duvarı yıkmak olduğunu belirtiyor.
Cemil Can Yusufoğlu ve Barış Özün Ak’ın “Teatral Diyalog” isimli performansı ile katıldığı sergiye Serhat Duruöz gitar dinletisi ile, Yalçın Kemal Genç şiirleriyle katılıyor. “Depo: Akıl Hastanesinde Hayat” belgesel gösterimi ve söyleşisi sergi süresince devam edecek olan etkinlikler arasında yer alıyor. Gazhane Çevre Gönüllüleri’nin “Hasanpaşa Gazhanesi” belgesel gösterimi de açılış gününe eşlik eden gösterimlerden biri.
Eşitliği ve insanca yaşamı temel alan bir kooperatif
Geçmişi 2016 yılına kadar uzanan İnsanca Yaşam İçin (İYİ) Sosyal Kooperatif, zihin ve ruh sağlığı ile sosyal hizmetler alanında, hizmet verenlerin, hizmet alanların ve hizmet alanlara eşlik edenlerin eşit bir zeminde, etiket ve ünvanlardan bağımsız olarak insanca bir yaşam için yan yana geldiği bir topluluk. 2022 yılında (sosyal) işletme kooperatifi olarak kurumsallaşmış, 2025 yılı itibarıyla, Avrupa Ruh Sağlığı Ağı (Mental Health Europe) üyesi olmuştur.
Topluluk, her bireyin; farklılıkları, yetenekleri ve kimlikleriyle hem ekonomik hem de sosyal yaşamda yer alma hakkı olduğunu temel alarak, ruh sağlığı alanındaki tüm paydaşlarla birlikte, katılımcı karar alma süreçleriyle hareket etmekte; ihtiyaçlara yönelik, insan merkezli, toplumsal yaşamın içinde çözümler üretmeye ve bunları hayata geçirmeye çalışmaktadır.
3-11 Mayıs tarihleri arasında Müze Gazhane’de açılan bu sergi, hepimizi ortaya karışık ruh halleri üzerine düşünmeye davet ediyor. Sergi boyunca devam eden söyleşiler, atölyeler ve dinletiler ise ruh halimizi sağaltmaya bir kapı aralıyor. Kolektif bir bilince ihtiyaç duyduğumuz bir dönemde bu gibi etkinlikler ayrı bir önem taşıyor. “Ortaya Karışık Ruh Halleri” sergisini 3 – 11 Mayıs 2025 tarihleri arasında Müze Gazhane’de ziyaret edebilir ve sergi süresince devam eden etkinliklere katılım sağlayabilirsiniz. (VID/TY)