Ortaöğretim Kurumları Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sınavı (OKS) için gittiğim dersanedeki teneffüste "Kadınların ikinci plana itilmesi ve kadın hakları" gibi konulardan sohbet ederken bir arkadaşımın "Erkek her zaman üstün, kadın ikinci ve bu hep böyle kalacak. Erkek varken kadının ne işi olabilir ki? O ancak çocuk doğurur" sözlerini duyunca ateş beynime fırladı.
Arkadaşıma öyle bir bakmış olmalıyım ki, "Neden bakıyorsun yanlış mı" dedi. Ben de bu sözlerin ne kadar yanlış olduğunu, her iki cinsin eşit olduğunu anlattıysam da anlamamakta ısrar edip bir de "Dövmek gerekir" demesin mi? Neye uğradığımı şaşırdım.
Öğretmen de aynı fikirde
Sonra bir öğretmenimiz sınıfları dolaşırken bizim sınıftaki hararetli konuşmaları duymuş olacak ki, başını içeri uzattı ve kürsüsüne gelip bizi dinlemeye başladı. Teneffüs sona erdiğinde bizim tartışmamız hâlâ bitmemişti. Tartışmayı sürdürdüğümüzü gören öğretmenimiz bir açıklama yapma gereği hissetti ve konuşmaya başladı.
İki cinsin de eşit olduğu ve bir cinse tanınan hakkın diğerine de tanınması gerektiğini söyleyeceğini sandığım sırada öğretmenim şöyle konuştu:
"Benim eşim çalışıyor ama sadece özgüveni gelişsin ve elime bakmasın diye. Yani bilirsiniz kadınların özgüvenleri biraz az. Erkek bu yüzden dışarıda çalışırken kadın ev işleri yapar.”
Hadi buyurun bakalım...
Öğretmenler objektif olsun
14 yaşındaki bir çocuktan etrafından bunları duyduğu için belki böyle konuşmasını bekleyebilirsiniz ama "Öğretmen" dediğimiz birinden bu sözleri duymak beni çok üzdü. Bizi ve bizden sonraki nesli yetiştirecek kişiler öğretmenlerimiz. Kendi düşüncesi ne olursa olsun o bir öğretmen ve sınıf kapısından girerken görüşlerini askıya alması gerekir.
Bu düşüncesi ister yobazca olsun ister sosyalistçe. Orası bir sınıf. Bize objektif düşüncelerle doğruları öğretmeliler. Kendi düşüncelerini değil.
Türkiye için hâlâ "Aydınlanma Çağı"nı tamamlayamadı diye ağlanır dururuz. Sonra akşam haberlerinde 16 ila 29 yaş arasında evde oturan üretici değil tüketici olan 5,5 milyon kız çocuğundan, genç kadından bahsederiz. Ben daha 14 yaşındayım ve bu tartışmayı yaptığım, benimle aynı yaşta olan arkadaşlarım bu sözleri söylüyor.
Her iki cinsin eşit olmasını istiyorum
Otuz yaşını geçen öğretmen aynı şeyi söylüyor ve çoğu erkek de aynı sözlere büyük bir marifetmiş gibi katılıyor. Böyle düşünen erkeklerden oluşan bir ülkede kadınların üretici olmasını, ikinci plana itilmemesini sizce nasıl sağlarız.
Ben ileride çalıştığı için dayak atılan ve sadece bir köşeye oturtulup çocuk doğurmakla görevli bir birey olmak istemiyorum. Ben Türkiye ve kendim için iyi işler yapmak istiyorum. Gelecekte sadece erkeklerin hakim olduğu bir ülkede yaşamak istemiyorum. Ben her iki cinsin de eşit olduğu bir dünyada yaşayıp haklarımı özgürce kullanmak istiyorum. (DT/GG/TK)