Fotoğraflar: Sosyal Medya
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan'ın Meclis Grup Toplantısı’nda Mehmet Ali Çelebi’ye rozet takarken kurduğu cinsiyetçi cümlelere tepkiler sürüyor.
Erdoğan, “Olmaz ya çocuk da olmalı. Sayıları artırmak lazım. Allah'tan isteyelim devam. Çocuk çok önemli. Bak PKK'nın 5 tane 10 tane 15 tane var" demişti.
“Kabul etmiyoruz”
Mor Çatı Vakfı üyesi Selime Büyükgöze, Mor Dayanışma Derneği sözcüsü Cemile Baklacı ve Kadınlar Birlikte Güçlü Platformu üyesi Aylin Karakaş bianet'e konuştu.
Mor Çatı Vakfı Üyesi Selime Büyükgöze, şöyle dedi:
“Erkekler kadınların beden, emek ve kimliklerini kontrol altına alıp denetlemek yoluyla erkek egemenliğini sürdürüyorlar.
“Kadınlara yönelik erkek şiddeti; kadınlar üzerindeki bu baskı, denetim ve ayrımcılığın sonuçlarından biri. Her kadın çocuk sahibi olup olmamaya ya da ne zaman, kaç çocuk doğuracağına karar verme hakkına sahiptir.
“Kadınlara çocuk yapmalarını ya da kaç çocuk yapmaları gerektiğini söylemek, toplumsal cinsiyet eşitliğine inanmayan ve kadınları eş-anne rolleri dışında birey olarak kabul etmeyen yaklaşımın bir sonucu.
“Bu yaklaşım sadece söylemde kalmıyor; bugün kadınların devlet hastanelerinde yasal haklarına rağmen kürtaja erişememeleri, doğum kontrole erişimin güçleşmesi ve spiral taktırmak isteyen evli kadınlardan hukuksuz bir şekilde koca izni talep edilmesi bu politikaların pratikteki sonuçları.
“Kadınların bedenleri siyaset malzemesi değildir, kadın düşmanı olduğu kadar ırkçı olan bu açıklamayı kabul edilemez buluyoruz.”
“Kadın mücadelemizi hedef aldı”
Kadınlar Birlikte Güçlü üyesi Aylin Karakaş, şöyle dedi:
“Aslında yapılan açıklama yıllardır kadın mücadelesi veren hiç kimseyi şaşırmadı. Siyasal İslam’ın yirmi yıldır inşa etmek istediği düzende kadınların konumu aile içinde çocuk doğurmaktır.
“Kadınlara kariyerlerinin çocuk yapmak olduğunu ve kaç çocuk yapacaklarını söyleme cesareti yalnızca kadınları toplumsal yaşamdan koparan erkek egemen düzenin bekçileri tarafından ifade edilir. Siyasal İslam’ın tüm temsilleri, makbul bir ailenin içinde kadınların hayatları ve hakları için karar almaya yönelik bir organizasyon içindedir.
“İstanbul Sözleşmesi’nden bir gecede çekilen Recep Tayyip Erdoğan; eşitlik ve özgürlük isteyen, hayatları, hakları ve emekleri için mücadele eden kadın mücadelemizi hedeflemiştir. Makbul olmayan kadınları, inşa etmek istediği düzene karşı özgürlükçü bir yaşamı kurma konusunda ısrarlı olan kadınları hedef almıştır. Cinsiyetçi karakterinin yanında sarf edilen sözler ırkçılığı da barındırmaktadır.
“Kürt kadınlarını ve Kürdistan’ı sürekli bir nüfus politikası ile “denetim” altına almak isteyen sistemin hedefinde yeniden Kürtler var.
“Bilinçaltında birikmiş Kürt karşıtlığı, Kürtleri terörize etmeye yönelik bir ırkçılığı da açığa çıkarmıştır. Mevcut düzene en açık ve meşru muhalefeti gerçekleştiren kadın hareketi ve Kürt hareketidir. Cinsiyetçi ve ırkçı ifadelerin arkasında gizlenen bir kaybetme korkusu var.
“Siyasal İslam’ın yaşamımız, haklarımız, bedenlerimiz üzerindeki kadın düşmanı politikalarını İran Molla rejiminin, Taliban’ın, IŞİD’in ve AKP-MHP iktidarının kadın düşmanı politikalarından tanıyoruz.
“Bir kez daha gerici faşist erkek düzenine sesleniyoruz: Bedenimiz bizim! Hayatlarımız, haklarımız kazanımlarımız ve özgürlüğümüz yalnızca bizim!”
“Haklarımız için mücadeleyi büyütme zamanı”
Mor Dayanışma Sözcüsü Cemile Baklacı şöyle dedi:
“Erdoğan’ın sözleri kadınların bedenlerine, seçimlerine yönelik açık bir saldırıdır. Kadın bedeni üzerinden bu kadar fütursuzca sarf edilen sözlerin tabii ki kendi erkek egemen, kadın düşmanı politikaları ile bağlantısı var.
“Erkeklerin kariyer planlarında siyaset olabilecekken kadınınki çocuk doğurmak olduğu telkinleri her yerden yükseltiliyor.
“Elbette bu söylemler kadını aile içine hapseden, çocuk doğurmaya ve bakmaya zorlayan; ucuz iş gücü olarak sermayeye sonsuz hizmet edecek çocuk ve kadın yaratma talebinin seslenişleri. Eşine, patronlara, iktidara itaati biz kadınlara öğütlemenin seslenişleri. Bizleri yoksullukla, bakım yükleriyle baş başa bırakıp sömürüyü, düzenlerini sürdürmenin hesapları bunlar.
“Ayrıca ‘…10, 15 çocuk yapıyorlar bunlar siz neden yapmıyorsunuz’ söylemleri ile Kürt halkını ve kadınları hedef gösteren ırkçı ve kadın düşmanı söylemleriyle devam etmiştir. Ağızlarını açtıkları her söylem katliam, şiddet olarak geri dönüyor.
Ok yaydan çıktı hem iktidar hem biz kadınlar açısından. Varlık mücadelesinin ötesinde haklarımız için mücadeleyi büyütme zamanı!”
Erdoğan ne söylemişti?
Yeni partisinde Erdoğan'ı beklerken "Milli konulardaki tutumumuz belli. AK Parti Ailesi ve Cumhur İttifakı'nın görüşleri de belli. Bu konularda elimden gelen desteği vermeye geldim" diyen Çelebi'nin kürsüde yaptığı konuşmanın ardından Erdoğan Çelebi'nin elini sıktı ve "Senin çocuk kaç tane?" diye sordu.
Çelebi ise "Bir tane efendim" diye yanıt verdi. Çelebi daha sonra yanında bulunan eşini işaret etti ve "Doktora yapıyor, kariyer" dedi. Erdoğan ise "Olmaz ya çocuk da olmalı. Sayıları artırmak lazım" dedi. Çelebi'nin eşine yaşını soran ve "46" yanıtını alan Erdoğan, "Allah'tan isteyelim devam. Çocuk çok önemli. Bak PKK'nın 5 tane 10 tane 15 tane var" diye konuştu.
(EMK)