Fotoğraf: Anadolu Ajansı
İnsan Hakları Derneği (İHD), sınırda bekleyen yaklaşık 15 bin mülteci olduğunu ve bu grubun büyük bir çoğunluğunun çocukların oluşturduğunu belirterek bir açıklama yayınladı.
İHD Çocuk Hakları Komisyonunun 50'den fazla sivil toplum kuruluşuyla birlikte hazırladığı "Çağrı: Yüzünüzü çocuklara dönün!" başlıklı açıkla şöyle:
"Savaşın yerinden yurdundan ettiği çocuklar, günlerdir can güvenliği olmayan koşullarda hayatta kalmaya çalışıyorlar. Barınma, sağlık ve temel ihtiyaçların karşılanamaması, ailelerinden ayrı düşmelerine bağlı olarak refakatsiz kalmaları veya aile birleşimlerinin gerçekleşmemesi, eğitim haklarından mahrum kalmaları, ucuz işgücü olarak görülmeleri nedeniyle kayıt dışı ve yasadışı istihdam edilmeleri, silahlı çatışmalara dâhil edilmeleri, psikolojik, fiziksel ve cinsel istismar vb. pek çok hak ihlaline maruz bırakılıyorlar.
"Covid-19 ile ilgili oluşan algı çocukları doğrudan etkiliyor"
Bununla birlikte Dünya Sağlık Örgütü tarafından çok geniş bir alanda yayılan ve etkisini gösteren salgın hastalık anlamına gelen "pandemi" niteliğindeki coronavirüs hastalığı (COVID-19) ile ilgili gelişmeler Türkiye'de de kaygıyla takip ediliyor. Hastalıkla ilgili alınan önlemler, kamusal alanda oluşan algı ve dolaşan bilgiler de çocukları doğrudan etkiliyor.
Bizler, çocukları doğrudan etkileyen durumlarda başlangıç noktasının 'çocuğun yüksek yararının gözetilmesi' olması gerektiğini ısrarla ve inatla hatırlatıyoruz. Karar vericilerin ve uygulayıcıların başta sınır kapılarında ve düzensiz geçiş noktalarındaki çocuklarla ilgili olarak eylemliliklerine, Türkiye'nin de taraf olduğu ve 30. yılını dolduran Çocuk Haklarına dair Sözleşme doğrultusunda yön vermelerini talep ediyoruz."
Sivil toplum kuruluşları "hiçbir çocuğun zarar görmemesi" ilkesinden hareketle taleplerini şöyle sıraladı:
- "Çocukların bir an önce ebeveynleriyle birlikte güvenli alanlara ulaşımlarının sağlanmasını,
- Hijyenik bir ortamda koruyucu, önleyici ve tedavi edici sağlık hizmetine erişimlerinin kolaylaştırılmasını,
- Barınma ve beslenme gibi temel ihtiyaçlarının karşılanmasını,
- Çocuklarla ilgili; ötekileştiren, kutuplaştıran, rekabete dayalı ve şiddet kültürünü besleyen söylem ve haberlerin yapılmamasını,
- Hiçbir çocuk dışarıda kalmayacak şekilde planlama ve önceliklendirme yapılmasını,
- Tüm sürecin kapsayıcı, şeffaf, hesap verebilirlik ilkeleriyle işletilmesini talep ediyoruz."
Çağrıyı imzalayan STK'ler:
100. Yıl İnisiyatifi, Ankara Gökkuşağı Aileleri Derneği, Ankara Kadın Platformu, Ankara Tabip Odası, Antakya Kadın Dayanışması, Antalya Tabip Odası, Ardıç Dayanışma Derneği, Biz Cinsel Yönelim ve Cinsiyet Kimliği Araştırmaları Derneği, Çanakkale Tabip Odası, Çocuk Alanında Çalışan Avukatlar Ağı, Çocuk Alanında Çalışan Avukatlar Gençlik Ağı, Çocuk Her yerde Derneği, Defne Halk İnisiyatifi, Diyarbakır Barosu Çocuk Hakları Merkezi, Dünya Evimiz Uluslararası Dayanışma Derneği, Eğitim Sen Antalya Şubesi, Eğitim Sen Çanakkale Şubesi, Eşit Haklar İçin İzleme Derneği, FİSA Çocuk Hakları Merkezi, Göç ve İnsani Yardım Vakfı, Göçmen Dayanışma Mutfağı, Günebakan Kadın Derneği, Hak İnisiyatifi Derneği, Halkevci Kadınlar, Hatay Direniş Renkleri, Hatay Kadın Emeği Kolektifi, Hatay Kadınlar Birlikte Güçlü, Hatay Kampüs Oluşumu, Hatay Mor Kampüs, Hatay Psikologlar Derneği, Hayat Ağacı Kadın Kooperatifi, HDK Göç ve Mülteciler Komisyonu, İnsan Hakları Derneği Çocuk Hakları Komisyonu, İnsan Hakları Gündemi Derneği, İzmir Buca Kent Konseyi, Kadın Savunması Ağı, Mersin 7 Renk Eğitim ve Araştırma Derneği, Mersin Tabip Odası, Rengârenk Umutlar Derneği, Roman Hakları Derneği, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası, Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği, Sosyalist Kadın Meclisleri, Suruç Aileleri İnisiyatifi, Tarlabaşı Toplum Merkezi, Türk Psikologlar Derneği, Uğur Özkan Çocuk Kültür Evi, Veli-Der, Yaşam Bellek Özgürlük Derneği, Yaşamda Kadın ve Sanat Derneği, Yeni Demokrat Kadın ve Zan Vakfı.
(AÖ)