16 Nisan’da gerçekleşecek anayasa değişikliği referandumu öncesinde partiler ve bağımsız platformlar çalışmalarına başladı.
İstiklal Caddesi ve Kadıköy İskele Meydanı’nda açtıkları stantlarda çalışma yürüten gönüllülerle, sokakta karşılaştıkları tepkileri, çalışma yürütürken yaşadıkları zorlukları, en çok hangi soruları aldıklarını konuştuk.
Beyoğlu ve Kadıköy’de bianet’e konuşan stant çalışanları, genel anlamda bir zorluk yaşamadıklarını söylerken kampanya esnasında eşitsizlikler yapıldığını belirttiler.
CHP Standı
CHP Beyoğlu İlçe Başkanı Bekir Özcan: İnsanlar daha çok anayasanın içeriğini merak ediyor. Özellikle “Hayır” stantları bu işi kolaylaştırır pozisyonda. Çünkü ne yazık ki meclisteki komisyon çalışmaları sırasında anayasa halka çok yansıtılmadı. Peşinden Meclis tartışmalarında da milletvekilleri pek konuşturulmadı.
Vatandaşın bize gelip sorduğu; anayasa ile hayatımızda ne değişecek? “Siyasi görüşü ne olursa olsun bu kadar yetkiyi kimseye vermem” diyorlar.
En çok Meclis’in işlevsiz kalıp kalmayacağını soruyorlar. İkinci soru da yargı konusunda, atamaların nasıl yapılacağını soruyorlar. Biz anlatıyoruz ama medyada içerik konusunda yeterince anayasa meselesi tartışılmıyor.
Pankartlarımızın ömrü üç saat oluyor, sonrasında talimatla belediye işçilerine pankartlarımızı indirtiyorlar. Evet kampanyası bütün devlet ve belediye olanaklarını kullanıyor, haksız bir rekabet sürüyor.
Metroda stant kurulması kanunen yasak olduğundan biz yapmamıştık. AKP’liler pek kanun dinlemiyor. Kanuna göre metruk binalara da afiş vs. asılamaz ama bunu da yapıyorlar.
CHP Beyoğlu İlçe Kadın Kolları Reyhan Meral: Yasağın başladığı güne kadar standı açmaya devam edeceğiz. Buradaki standa daha çok destek vermek için geliyorlar. Buradaki standımıza olumsuz saldırılar olmadı. Uzaktan, “Evet, evet” diyerek geçenler oluyor. Onlara da “Neden evet, vaktiniz varsa anlatır mısınız?” diye soruyorum. Sadece birkaç kişi maddeler üzerinden konuştu, ama ağırlıkla “cumhurbaşkanımızı seviyoruz bunun için evet, başka gerekçeye gerek yok” diyorlar. Evet profilinde biraz böyle bir durumla karşılaşıyoruz.
Benim olduğu kadar onun da geleceği için bu referandum. Ben istiyorum ki konuşalım birbirimizi tamamlayıp birlikte yol alalım. Ama şu ana kadar öyle bir açıklama yapan bir arkadaşla karşılaşmadım.
Zaten cumhuriyet olmasa kimsenin bize fikrimizi sormayacağını, cumhuriyetin önemli bir kazanım olduğunu düşünüyorum. Stantlarda karşılaştığım insanlara da bunu böyle anlatıyorum. Cumhuriyetin ortadan kalkması hepimiz için yaşamı ve siyaset yapma koşulları güçleşecektir. Hepimizi ilgilendiren bir süreç bu. 15 Temmuz günü hepimiz büyük acılar çektik. 1980 Eylül’ünü de ben hatırlıyorum. Terörün, darbenin ne kadar korkunç olduğunu yürekten biliyorum. Demokrasi varsa fikirler ifade edilebilir. Ve ancak fikirlerin konuşabildiği ortamlarda bu acılar sona erer.
Bizi kim ayırıyorsa yanlış yapıyor.
Aykan Şeker: Ben kendi adıma, kapalı olduğum için çok tepki alıyorum. Hayır diyenlerin hepsin, kafir, vatan haini, dinsiz olarak algılıyorlar. Öyle bir şey kesinlikle yok. Ben vatanımı sevdiğim için evimi çocuğumu bırakarak sokaktayım. Daha iyi bir Türkiye için, daha iyi bir gelecek için… Benim bir tane çocuğum var onun geleceği için ben sokaktayım. Birçok insan gibi evimde rahat oturabilirim. Televizyonlarda evet kampanyaları rahatça yapılıyor. Bu çalışmaların da adil olması, özgür bir ortamda yapılması gerekir. Bizim bazı stantlarımız saldırıya uğruyor. Yanımızda olan çok insan var ama tepki de görüyoruz.
Gelen tepkileri de zaman gösterecek, hain olmadığımızı bizim de bu ülkede yaşadığımızı kabullenecekler. Daha iyi bir ülkede yaşamak istiyorum.
AKP Seçim Bürosu
AKP Beyoğlu İlçe Teşkilatı’ndan Erhan Çelik: Stant çalışmalarımız çok güzel gidiyor. Halkın yoğun ilgisi var. Benim tahminim yüzde kırk civarında konu hakkında bilgisi olmayan bir kesim var. Biz onları aydınlatmaya çalışıyoruz. Anlaşılmayacak bir madde yok, okumaları lazım. Okumadıklarını görüyorum insanların… Okuduktan sonra da evet kararı verdiklerini görüyoruz.
Kararnameyle ilgili soru soruyorlar. Kararsızlar cumhurbaşkanının her istediğini yapabileceğini sanıyorlar. Bizim seçmenimiz anlamış, benimsemiş durumda. Biz başka aile sohbetleri dernek toplantılarında bu konuyu anlatıyoruz.
Yaşadığımız zorluk şu: Hayırcıların bodoslama hayır demeleri. Neden hayır diye sorduğumda beni ikna edecek bir cevapları yok. Kahvehaneleri kapatacaklar, restoranları kapatacaklar gibi saçma sapan şeylere inanıyorlar. İdeolojik yaklaşan insanları bilgilendirseniz de oradan döndüremiyorsunuz. Neden hayır? Atatürkçüyüz bilmem ne, sizin Atatürk’ünüz mü? Bizim Atatürk’ümüz değil mi bu? Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir demedi mi bu adam?
Hayır Beyoğlu
Şeref Oluşan: Stant çalışmalarına başlarken nasıl gidecek bilmiyorduk ama başarılı olduğumuzu görüyoruz. Çok fazla soru almıyoruz, “Bize vermeniz gerekmiyor, biz ‘Hayırcı’yız, ‘Evetçi’lere verin.” Biz de diyoruz alın çevrenize dağıtın. Dolayısıyla bildiri yaygınlaştırılıyor.
Yasemin Özel: “Evet” diyen insanların çoğu iletişime zaten kapalı, okuyun sonra “Evet” deyin diyorum ben ısrarla. İletişime tamamen kapalı neredeyse hastalıklıymışız gibi dokunmak bile istemiyorlar. Kaçma eğilimindeler. Bana garip geliyor açıkçası.
Biz her yere giremiyoruz. Mesela bugün Karaköy’de dolaşırken hırdavatçılar çarşısında özel güvenlik bizi çıkardı. Biz sokaklardayız. “Hayır” diyen insanlardan isteğimiz bu bildirileri almaları ve başkalarına dağıtmaları. Toplu taşımalarda, kafelerde unutmalarını istiyoruz. Çünkü biz her yere giremiyoruz.
HDP Kadıköy
HDP Kadın Meclisi’nden Vicdan Şahin: Halkın çok ilgisi var. CHP’liler de geliyor, Eşbaşkanlarımızı ne zaman çıkartacağımızı soruyorlar. Çok üzgün olduklarını söylüyorlar. CHP tabanı eş başkanlarımıznı cezaevinde olmasından dolayı kendi partilerine tepkililer.
Burada halay, hayır şarkıları her daim var. Halk gönüllü olarak katılıp bildiri dağıtmak istiyor.
CHP’lilerden özellikle geliyorlar. Bizi sahada görmekten memnunlar. MHP’lilerden de gelen oluyor. Birkaç tane AKP’li de geldi ‘Neden hayır diyorsunuz?’ diye sordu. Biz neden hayır dediğimizi anlatıp, ‘Siz neden evet diyorsunuz?’ diye sorduğumuzda, ‘Biz bilmiyoruz içeride Yaşar Bey var, gidin ona sorun’ diyorlar.
Bizim standımıza gelenler ne değişeceğini biliyor. Bize pek soru sormuyorlar, bilinçli olarak geliyorlar. Bir baskı engelleme ile karşılaşmadık.
CHP ile sorunumuz yok, AKP’liler bir şeye karışmıyor, Yaşar Bey’e gönderiyorlar, artık kimse o.
AKP Kadıköy
AKP standında ise görüş almak istediğimizi sorduğumuzda başkan ile görüşmemiz gerektiğini söylediler. Görüştüğümüz kişi ise video ve ses kaydı almamızı istemedi. “Bir kelime cümle içinde iki kelimeyi kesip atıyorsun” şeklinde dile getirdiği endişesi ile röportaj yapmadıklarını, stant sorumlusu olarak röportaj yaptırmadığını söyledi. “Genel merkez bize röportaj yapabilirsin dediği an yapabiliriz” yanıtı ile karşılaştık.
Broşür dağıtan bir kadın ise konuşamayacağını belirtirken “Gizli evetçiler çok” cümlesini söyledi. (CK/TP/BK)