Yükseköğretim Kurumu'nun (YÖK) üniversite harçlarına zam oranlarını açıklamasının ardından öğrenci örgütleri farklı illerde eylemlere giderken, bianet'e konuşan öğrenciler de harçların kaldırılmasını, denetlenmesini, bursların artırılmasını istedi.
Galatasaray ve Boğaziçi Üniversitesi'nden beş öğrenci burslar, kredi alarak, çalışarak veya aile desteğiyle okuyor. Öğrenci Gençlik Sendikası (Genç-Sen) ve Öğrenci Kolektifleri'nin yürüttüğü eylemlere katılmasalar da destek veriyorlar. Medyanın öğrencilerin taleplerini çarpıtarak aktarmasına tepkililer. Ayrıca, toplanan paranın eğitime geri döndüğünden şüpheliler.
"Harcı ödemek için borçlanmak zorundayım"
Barış Serhan (Bilgisayar mühendisliği, 2. sınıf): Maddi olarak sınırda yaşadığımı söyleyebiliriz. 450 TL ödüyordum harç için. Zamlanmış halini ödeyebilmek için borç alacağım. Eğitime para harcayamıyorum. Bölümüm nedeniyle okumam gereken bir kitabı, kütüphanede bulamadığımda para verip almam gerekiyor ama ben ona harcayacak para bulamıyorum.
Burs verme koşullarına baktım, ya üstün başarılılara ya da maddi durumu çok kısıtlılara veriyorlar. Ben ikisi de olmadığım için almam zor. Okuldan aldığım eğitimin değeri harç parasından fazla, ama eğer devlet bu hizmeti verme sorumluluğunu almışsa, öğrenciden hiç para almaması gerekir. Öğrenci örgütlerinin eylemlerinin bazı medya organlarında ele alınışı çok kötüydü. Kanallar, eylem haberlerinde öğrencileri, pankart açıp provokasyon yapan gruplar olarak gösterdi ve polis saldırılarını meşrulaştıran bir tutum sergiledi.
"Harçların arttırılması özelleştirmenin ürünü"
Mizrabi Cihangir Balkır (İletişim bölümü, 3. sınıf): Her sene farklı yerlerden burs alıyorum, bu sene belediyeden ve Galatasaray Eğitim Derneği'nden aldım. Bir de kredi yurtlar kurumundan alıyorum. Bu yüzden harç ücretim indirimli, 50 TL ödüyorum. Ama bu sene artacak. İndirimli olsa da devlete 10 bin TL borcum var, üç sene sonra ödemeye başlayacağım. Harçların gittikçe arttırılması özelleştirme mantığının bir ürünü.
"Kredi ve burslar da harç zammı kadar artsın"
Ayşe Berrak Uğur (Moleküler biyoloji ve genetik bölümü, 3. sınıf ): Ailemle yaşıyorum. TÜBİTAK'ın verdiği bursla geçiniyorum. Harçlar arttığı halde burs ve kredi yurtlar kurumu kredisi artmıyor. Harç ödeme zorunluluğu olmamalı ama madem zorunlu en azından burslarla orantılı olsun.
"Harç ücretlerinin çoğu devlete gidiyor"
Çiğdem Toparlak (İletişim, 3. sınıf ): Burs almıyorum çünkü benden daha az imkanı olanlar varken onların önüne geçmek istemem. Harç ücretlerinin eğitimime katkısı olduğunu düşünmüyorum, çünkü zaten o paranın büyük bir kısmı devlete gidiyor. Öğrenci eylemlerinden haberdarım ve onları destekliyorum.
"Üniversiteler bize doğruyu söylesin"
Tuğçe Bilgin (Felsefe, 3. sınıf ): Bazen özel ders vererek para kazanıyorum ama onun dışında burs gibi bir geçim kaynağım yok. Okul harçlarının eğitime bir yararı olduğunu düşünmüyorum ama yine de imkanı olan herkesin ödemesi gerekir. Fakat bu paraların okulda nasıl kullanıldığı bir öğrenci kurulu tarafından denetlenmeli ve okul yönetimi şeffaf olmalı.
Öğrenci eylemlerini destekliyorum fakat eyleme katılmadım. Bu tür eylemler küçük ölçekli kalıyor, çoğu öğrenci umursamadığı için de pek ses getiremiyorlar. (GK/PK/EÖ)