Barış Girişimi'nin düzenlediği, Radikal gazetesi yazı işleri müdür yardımcısı Erdal Güven ve Barış Girişimi'nden gazeteci Aydın Engin'in kolaylaştırıcılığındaki panel Bilgi Üniversitesi Dolapdere Kampusü'nde Pazar günü yapıldı.
"Bizi politikalarımızı değiştirmemekle suçluyorlar, yeni tavır alınmadı ki neyi değiştirelim?"
Bu soru, Kudret Akay'dan geldi, Ulusal Birlik Partisinden Mustafa Gündüz ise "Daima birlikte hareket edilmelidir aksi Kıbrıs'ta Türk varlığının yok olmasına yol açar" dedi.
Talat: Kıbrıs Türkü hukuki platforma taşınıyor
Cumhuriyetçi Türk Partisi Genel Başkanı M. Ali Talat; "Annan planı üzerinde anlaşma yapılabilecek en iyi plan" derken, şu noktalara değindi:
* Kıbrıs Türkünü hukuki platforma taşıyor. İktidar partilerinin tabanı da dahil olmak üzere Kıbrıslı Türklerin çoğunluğu bu planın kabulünden yana ve eğilimlerini her gün sokaklara dökülerek ifade ediyorlar.
* Tabii ki statükodan yana olanlar da var. Bunlar iktidar partilerinin üst düzey yöneticileridir. 1974'de güneye kaçan Rumların malları güneyden gelen Türk ailelerine, şehit, mücahit ailelerine, Türkiye'den getirilen ailelere belli bir puanlama sistemine göre dağıtıldı.
* Mali durumu kötü olan aileler puanlarını para karşılığı sattılar. Böylece mallar belli ellerde toplandı.
* Şimdi bu insanlar koşulların değişmesini isterler mi? Elde ettikleri malları iade etmek zorunda kalacaklar geri dönen Rumlara.
İzcan: Vatanın anası, babası olmaz
"Vatanın anası babası olmaz, insanlar 'Bu memleket Bizim' diyerek yollara düştü. Kıbrıslı Türk nüfusunun 1/3'ü yollara düştü, yarın yarısı düşecek. Türkiye bu durumu içine sindirmelidir. Nafile, bu gemi yürümez. Halka rağmen politika yapılamaz.Bu memleket bizim diyoruz, Kıbrıs'ın yarısı değil hepsi bizim."
İzzet İzcan, bu görüşlerini şöyle açıyor:
* Tek bir bölünmez ülke vardır, tek uluslararası kimlik,tek uluslararası vatandaşlık. Biz etkili bir şekilde merkezi hükümette yer almak istiyoruz ve bunların hepsi de bu planda var.
* Planda bizim için ne varsa Rumlara da o kadar var. Eksiği fazlası yok. Politika mümkün olanı elde etme sanatıdır. Biz mümkün olanı elimizden kaçırırken Rumlar bunu yapıyor."
Angolemli: Planı Rumlardan elde ettik
Ana Muhalefet Partisi Genel Başkanı Hüseyin Algolemli, KKTC'yi şöyle özetliyor: "Halkım evet dese bile ben kabul etmem" diyen bir cumhurbaşkanı."Sen ne bakıyorsun Kıbrıs'a Türkiye'deki mitinglere bak" diyen bir başbakan. Bunlar halkını küçük düşüren yöneticilerdir.
Angolemli, "Annan Planı'nın kendilerinden gizlendiğini" söyleyerek şu noktalara değiniyor:
* Planı Rumlardan elde edebildik. Denktaş uyguladığı politikalarla Rumların Avrupa Birliği'ne (AB) girmesine yardımcı olmuştur.
* Kıbrıs Rumları Kıbrıs Cumhuriyeti'nden, Kıbrıs Türkleri KKTC'den vazgeçiyor ve yeni bir Kıbrıs Devleti doğuyor ve her iki halk da ortak sorumluluk alıyor.
* Bunun neresi kötü? Tabii ki bazı çekincelerimiz var.Ama bunlar uğraşılarak düzeltilir, hiç düzeltilemezse bile bu anlaşma imzalanmalıdır.
* Çünkü, 10 Şubat'a kadar ne elde edersek edeceğiz. 16 Şubatta Rum tarafında seçim var. Çözüm olamazsa ne olacak?
* 28 Şubat'ta güneş yine doğacak. Rumlar bir Avrupa devleti olarak dünyaya açılacak,Türkler ise kapalı bir toplum olarak giderek yok olacaklardır. Bunun sonu insanların bireysel kurtuluş yolları aramasıdır.
* Yeni göç dalgaları başlayacak. Bu bir toplumun yok oluşudur. Biz bunu istemiyoruz. Türkler toplumsal kurtuluş istiyorlar.Sonuç olarak çözümü Klerides'ten beklememek gerekir.
Durduran: Aramızda düşmanlık yok
Yurtsever Birlik Hareketi Dış İlişkiler Sekreteri Alpay Durduran da "Biz kimiz?" sorusunu yanıtladı:
* " Bu Memleket Bizim Platformu" ile 1989'da ortaya çıkan bu sloganda ' Biz' Rumlarla ve Türklerle birlikte tüm Kıbrıs halkını ifade ediyor.
* Bizim aramızda böyle bir düşmanlık yok. Evet, birbirimizin kanını döktük ama o zaman bir amacımız vardı. Biz Türkiye'ye onlar Yunanistan'a bağlanmak istiyorlardı.Ama daha sonra bunun olamayacağını gördük. Vazgeçtik.
* Amaç ortadan kalktı. Birbirimize düşman değiliz. Birbirimizle komşuluk ettik, birbirimizin şekerini yedik. Dünya barışına hizmet etmeliyiz. Dünya küçüldü herkes her şeyi hissediyor,farkında. Barış her şeyin temelidir. (EK/NM)