Haberin Kürtçesi için tıklayın
19. Munzur Kültür ve Doğa Festivali için Dersim’e giden HDP Eş Genel Başkanı Temelli ile HDP milletvekilleri Alican Önlü, Murat Çepni, Kemal Bülbül, Remziye Tosun, İmam Taşçıer, Musa Farisoğulları 15 Temmuz'da Ovacık'ta tuzaklanmış patlayıcının infilak etmesi sonucu yaşamını yitiren 4 yaşındaki Nupelda ile 8 yaşındaki Ayaz Güloğlu kardeşler ile Munzur Nehri'nde hayatını kaybeden Engin Eroğlu'nun ailelerini ziyaret etti.
Heyet ailelere başsağlığı dileklerinde bulundu.
Güloğlu ailesinin yaşadığı acıyı paylaştıklarını belirten Temelli, yaşanan acıların savaş devletinin bir tahribatı olduğunu söyledi.
Temelli, acılara hep birlikte yan yana durarak karşı çıkacaklarını söyleyerek, “Yaşananların telafisi mümkün değil. Çocuklarımızı unutmamak adına savaşa karşı sesimizi daha gür yükseltmeliyiz. Olayı ilk duyduğumda aklıma Ceylan Önkol geldi. Başka çocuklarımız ölmesin diye sesimizi yükseltmeliyiz” diye konuştu.
Munzur Kültür ve Doğa Festivali’nin kapanış etkinliğinde de konuşan Temelli kısaca şunları söyledi:
"Türkiye rejimini görmek isteyenler gelip Dersim’i görsün"
"Bugün savaş ve şiddet politikalarından beslenenler, doğayı talan etmeye, emeği sömürmeye devam ediyorlar. Belki de bunun en bariz örneği Dersim’dir. Bugün bu ülkenin rejimi nedir, bugün bu ülke hangi koşullarda yaşıyor diye bakmak isteyen, görmek isteyen gelsin Dersim’i görsün.
"Her yerde gözetleme kuleleri, karakollar, kontrol noktaları, her yerde bir kuşatma hali. Sanırsınız bir savaş platosu kurulmuş ve bir senaryo devreye sokulmaya çalışılıyor. Ama bu senaryoyu mutlaka ama mutlaka bozmalıyız. Hakikatle yüzleşmeden, bu ülkede toplumsal barışı var etmek mümkün değil. Hakikatle yüzleşerek, bugün de bütün değerlerimize sahip çıkarak bu savaş ve şiddet politikalarını mutlaka geriletmeliyiz. Mutlaka faşizmi yıkmalı, Türkiye’yi demokratikleştirmeliyiz.
"Ceplerini doldurmak için doğamızı talan ediyorlar"
"Enerji ihtiyacı olduğu için baraj yapmıyorlar. Sularımızı ve doğamızı gasp ederek kendi müteahhitleri zengin olsun, kendi cepleri dolsun diye doğamızı talan ediyorlar. HES’lere o yüzden hayır diyoruz. Baraj anlayışına bu zihniyete hayır diyoruz. Yayla yasağı getiriyorlar, tarımı öldürüyorlar, ormanlarımızı yakıyorlar, topyekun bir saldırı ve imha politikası yürütüyorlar.
"Tüm bunlara karşı çıkma, doğamıza ve kültürümüze sahip çıkma zamanıdır. Bu ülkede binlerce, onbinlerce mayın var. Sırf Dersim’de 10 bin mayın var. Etrafa saçılmış bu savaş politikaları sonucunda yüzbinlerle ölçülemeyen mühimmat var.
"Festivalinin Ayaz ve Nupelda’ya adanmış olması anlamlıdır"
"Tıpkı Ceylan gibi yine burada 2 çocuğumuz kaybettik. Nupelda ve Ayaz’ı kaybettik. Bugüne kadar binlerce çocuğumuzu bu kirli savaşta kaybettik. Sorumluları yok, sorumluları yargılanmıyor ve suç yanlarına kalıyor.
"O yüzden diyoruz ki çocuklarımıza sahip çıkacağız, çocuklarımızın geleceğinin bu savaşta yok edilmesine mutlaka engel olacağız. Dolayısıyla bu kültür festivalinin bu iki çocuğumuza adanmış olması çok anlamlıdır. Bu isimleri unutmayalım. Unutulmasına izin vermeyelim. Bunların hesabını mutlaka soralım." (HA)