Afganistanlı kadınların protestolarından. (Foto: AA - Arşiv)
Bugün, 15 Ağustos 2022. Taliban'ın 20 senenin ardından Afganistan'da yönetimi yeniden ele geçirmesinin birinci yılı.
Uluslararası Af Örgütü de bu bağlamda Taliban'ın ülkenin kontrolünü ele geçirmesinden bu yana yaşananları ele alan bir brifing yayınladı.
Af Örgütü, bugün yayınladığı brifingde, "Taliban'ın insan haklarına planlı saldırılarını artırarak azınlık gruplara zulmettiğini, barışçıl protestoları şiddetle bastırdığını, kadın haklarını baskı altına aldığını ve korku yaymak için yargısız infazlara ve zorla kaybetmelere başvurduğunu" kaydetti.
Son bir yılda işlenen hak ihlallerini belgeleyen "Taliban Yönetimi: Şiddet, Cezasızlık ve Boş Vaatlerle Geçen Bir Yıl" brifingi, başta kadın hakları ve basın özgürlüğünü korumaya ve hükümet yetkilileri için af çıkarmaya söz veren Taliban'ın, muhaliflerine yönelik işkence, intikam cinayetleri ve zorla tahliyeler gibi suçlara ilişkin yaygın cezasızlığı ortaya koydu.
"Tüm değişim ihtimalleri hızla buharlaştı"
Brifingde paylaşılan verileri değerlendiren Af Örgütü Güney Asya Bölgesel Direktörü Yamini Mishra, konuyla ilgili açıklamasında şöyle dedi:
"Taliban bir yıl önce, insan haklarını koruma ve geliştirme sözü veren açıklamalar yapmıştı. Buna karşın, 20 yıllık insan hakları kazanımlarını ortadan kaldırma hızları baş döndürücü oldu.
"Taliban'ın tam bir cezasızlıkla işleyen, şiddetli baskılar aracılığıyla yönetmeye çalışması sonucunda tüm değişim ihtimalleri hızla buharlaştı.
Keyfi gözaltılar, işkence, kaybetmeler ve hukuk dışı infazlar günlük sorunlar olarak geri döndü. Kadınlar ve kız çocuklar haklarından yoksun bırakıldı ve belirsiz bir gelecekle karşı karşıyalar. Eğitimden ve kamusal hayata katılma imkanından mahrum ediliyorlar.
Taliban'a "ağır insan hakları ihlalleri ve uluslararası hukuk suçlarına acilen son verme" çağrısı yapan Uluslararası Af Örgütü de konuyla ilgili yazılı açıklamasında "Taliban, Afganistan'ın fiili yöneticisi olarak Afgan halkının haklarını acilen geri vermeli, korumalı ve geliştirmelidir" dedi.
Mishra ise "Afganistan'daki insan hakları krizinin daha da sarpa sarmasını engellemek için uluslararası toplum bu suçlardan ötürü Taliban'dan hesap sormak üzere somut adımlar atmalı" çağrısında bulundu.
Af Örgütü'nün brifinginden öne çıkanlar özetle şöyle:
İfade ve toplanma özgürlüğü
- Çok sayıda büyük şehirde, güvenlik güçleri, silahsız protestocuları döverek ve üzerlerine ateş açarak barışçıl protestoları dağıttı.
- Taliban'ın ifade özgürlüğü üzerindeki baskıları, insan hakları savunucuları ve sivil toplum aktivistlerini hedef aldı. Bu kişilerin çoğu insan hakları çalışmaları nedeniyle taciz ve tehdit edildi, gözaltına alındı ve hatta öldürüldü.
- Basın özgürlüğü de saldırı altındaydı. 19 Eylül 2021'de, Devlet Medya ve Bilgi Merkezi, gazetecilerin 'İslam'a aykırı' veya 'ulusal kişilere hakaret eden' haberler yapmasını yasaklayan, muğlak tanımlar içeren bir kararname yayımladı.
- Geçen yıl boyunca 80'den fazla gazeteci, barışçıl protestoları haber yaptığı için gözaltına alındı ve işkenceye maruz bırakıldı.
Keyfi gözaltı, işkence, kötü muamele
- Ağustos 2021'den beri, Taliban askerlerinin, Taliban'ın fermanlarına uymadığı düşünülen veya önceki hükümetle çalışmakla suçlanan kişilere şiddet uyguladığına ve işkenceye maruz bıraktığına ilişkin yaygın ihbarlar yapılıyor.
- Yüzlerce sivil hukuka aykırı olarak gözaltına alındı. Birçoğu, gözaltı sırasında dipçiklerle dövüldü veya kırbaçlandı.
Yargısız infaz ve zorla kaybetmeler
- Taliban'ın iktidarı ele geçirdiğinden bu yana direniş savaşçıları olduğu varsayılan kişilere karşı işlendiği iddia edilen intikam cinayetleri, hukuk dışı infazlar ve diğer suçlar savaş suçu kapsamına girebilir.
- Yüzlerce yargısız infaz vakası yaşandı. Ölen kişilerin vücudunda ateşli silah yaralanması ve işkence izleri bulundu. Onlarca kişi, önceki hükümetteki görevleri nedeniyle veya Taliban'a karşı direnişe katıldıklarından kuşkulanıldığı için kaybedildi ve nerede tutuldukları halen bilinmiyor.
Etnik ve dini azınlıklara zulüm
- İktidarı ele geçirmesinden sonraki haftalarda Taliban'ın, taraftarlarını, başta Hazaralar, Türkmenler ve Özbekler olmak üzere diğer gruplardan alınan topraklarla ödüllendirmek için Peştun olmayan Afganları evlerinden ve çiftliklerinden zorla çıkarttığı yönünde ihbarlar yapıldı.
- Belh, Helmend, Daykundi, Kandahar ve Uruzgan vilayetleri dahil ülkenin dört bir yanında tahliyeler bildirildi ve halihazırda çok yüksek olan ülke içinde yerinden edilen kişi sayısı daha da arttı. Haziran 2022 itibariyle, Birleşmiş Milletler, ülke içinde yerinden edilen Afganların sayısının 820 bini aştığı tahmininde bulundu.
Kadınlara ve kız çocuklarına yönelik kısıtlamalar
- Taliban, iktidara el koyduğundan beri kadınları gitgide daha fazla şiddete maruz bırakıyor. Zaman zaman, bunu kadınların aile üyelerini cezalandırmanın bir yolu olarak yapıyor.
- Onlarca kadın, onları özgürlüklerinden yoksun bırakan kısıtlamalar artarken haklarını talep etmek için barışçıl protestolara katıldıkları gerekçesiyle gözaltına alındı ve işkenceye maruz bırakıldı.
- Taliban, eğitim hakkını engelleyerek milyonlarca Afgan kız çocuğun umutlarını boşa çıkardı. Ortaokul ve liseler 17 Eylül 2021'de yeniden açıldığında, altıncı sınıfın üzerindeki kız çocukların okula gitmesini yasakladı. Bunun geçici bir durum olduğunu öne süren Taliban, daha fazla kadın öğretmen istihdam edilene ve cinsiyet ayrımına dayalı eğitim için 'uygun' koşullar sağlanana kadar süreceğini savundu. Fakat bugüne kadar bu planların hiçbiri uygulanmadı.
Brifingin tamamı için tıklayın
(SD)