Fotoğraf: HDP
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, partisinin Meclis grup toplantısında gündeme dair açıklamalarda bulundu.
Konuşmasına hekimlerin ve sağlık emekçilerinin 14 Mart Tıp Bayramını kutlayarak başlayan Sancar, şunları söyledi:
8 Mart, bu yıl kadın yoldaşlarımızın mücadelesiyle her yerde yükselen büyük bir dayanışmaya sahne oldu. Deprem bölgesinde yaşanan ağır felakete karşı dayanışma ağlarını en fazla örgütleyenler de kadınlar oldu. Başından bu yana yaraları sarmak için, acıları paylaşmak için, hayata tutunmak için canla başla çalışmaya devam ediyorlar. Bu enkaz düzenini hep birlikte değiştirme sözü verdi kadınlar.
Newroz’u bu yıl ağır bir yıkımın ve derin acıların gölgesinde karşılıyoruz. Milyonların Newroz buluşması, meydanların ortaya koyacağı halklar ittifakı aynı zamanda ortak bir gelecek için bir mücadele sözleşmesidir. Newroz da zalimlik, kötülük, adaletsizlik ve yıkım üreten bu çürümüş düzeni değiştirme kararlılığının günü olacaktır. Tüm renkleri, inançları, kadınları, gençleri ve emekçileri, halklarımız Newroz meydanlarında buluşmaya, dayanışmaya ve ortak mücadeleyi büyütmeye çağırıyorum. Newroz’da gerçekleşecek büyük buluşma 1 Mayıs’a akacak, 14 Mayıs’ta da en güçlü değişim ruhuna ve umuduna dönüşecektir. Her der Newroz, her dem azadî!
Depremin üzerinden 37 gün geçti, geçmeyecek bir keder ve öfke ile hem dayanışmayı hem de hesap sorma iradesini büyütmeye devam ediyoruz. En tepeden en aşağıya kadar tek bir yönetici sorumluluk üstlenerek istifa etmedi. Tek bir istifanın dahi olmaması aynı yanlışları, aynı eksiklikleri, aynı beceriksizlikleri, aynı kötülükleri devam ettirme ısrarıdır. Milyarlarca lira bağış toplandı ama bu paralar yaraların sarılması için kullanılmıyor. Kullanılsaydı insanlar içme suyu, çadır, battaniye, kuru gıda, hijyen malzemesi diye seslerini duyurmaya çalışırlar mıydı?
Çadır ihtiyacı tam olarak karşılanmış değil. Konteyner evler çok acil ihtiyaç olarak durmaktadır. Gıdadan ilaca, su ihtiyacından hijyene ve ısınmaya varıncaya kadar karşılanması gereken temel ihtiyaçlar aciliyetini korumaya devam ediyor. Başka kentlere göç eden depremzedeler büyük bir kira kriziyle karşı karşıya bırakıldı.
Kira yardımı ile tek seferlik bir market alışverişi bile yapılamıyor. Şova dönüştürülen yardım kampanyasında toplanan 116 milyar lira nerede? Depremzedelerin kira giderlerini tamamını karşılayacak kaynak hem bütçede var hem de toplanan yardımlar bunun için kullanılabilir. Savaş harcamalarını durdurursanız, o kaynak depremzedelerin yaralarını fazlasıyla sarmaya yeter de artar bile.
Silah ihracatının, ticaretinin arttığına dair uluslararası raporlar yayımlandı. Evet, Türkiye silah ticaretinde ve ihracatında önemli ülkeler arasında yer alıyor. Silah var ama çadır yok. Mermi var ama konteyner yok. Bomba var ama gıda yok. İşte bu politika, kaynakları ve yaşamı yok ediyor. Buradan açıkça söylüyorum. Tüm depremzede yurttaşlarımız bilsin ki kaynak var! Var! Bu ülkenin kaynakları bütün yaraları sarmaya ve yeni bir inşaya yeter.
Depremzedelere evlerimizi açalım. Konutları yatırım aracına dönüştüren, rant alanına çeviren aç gözlülere karşı depremzedelerle dayanışma içinde olmaya devam edelim. Astronomik kira artışı yapan ev sahiplerini de bu çağrıya uymaya davet ediyoruz. Bu zor dönemde dara düşen çaresiz insanlarla dayanışmak ve paylaşmak insani ve vicdani bir sorumluluktur. Depremzedelerle dayanışmayı sürekli kılmak ve hayatı, işi, aşı ve gönlü paylaşmak için partimizin başlattığı memleketin en şeffaf kampanyası olan “Aileleri Buluşturuyoruz” kampanyasına katılalım. Birlikte barınalım, birlikte doyalım, birlikte güzel bir dünyanın düşünü büyütelim değerli yurttaşlarımız. Hep birlikte yapalım bunu.
14 Mayıs seçimlerine en geniş demokrasi ittifakı ile girmek için her türlü çabayı harcamaya devam ediyoruz. Emek ve Özgürlük İttifakı, Kürt İttifakı ve diğer bütün toplumsal demokrasi güçleriyle kuracağımız birliktelik bizim değişim gücümüzün temel kaynağıdır. Kendi gücümüze ve halkımızın sonsuz güvenine sonuna kadar inanıyoruz. Bu güçle seçimleri de yeni bir başlangıcın miladı haline getirmeye kararlıyız. (AS)