Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın kadınlarla yaptığı "demokratik açılım" toplantısında hikayesini anlattığı Diyarbakırlı Sakine Arat, Başbakan'dan barış için söz vermesini, askeri operasyonları durdurmasını, Barış ve Demokrasi Partisi'ni (BDP) dikkate almasını istedi.
Radikal'in haberine göre, Arat, Erdoğan'ın "Oğlunu terör örgütüne kaptırdı" sözlerine şöyle yanıt verdi:
"Bu çok acı ve ağır bir söz. Hayatım boyunca affedemeyeceğim bir söz. Çocuklarımız terörist değil. Canını kurtarmak için dağa gitmiş.
"Başbakan operasyonları geri çeksin, barışı yapmaya söz versin. Söz verdiği zaman ben ölüme kadar hazırım. Bütün analara söyleyeceğim hep beraber ona oy vereceğiz. Bu operasyonları geri çeksin. Gerilla ölmesin, asker ölmesin hiçbir ananın yüreği yanmasın yeter."
Haberturk.com'un haberine göreyse Arat "Başbakan'ın, Genelkurmay Başkanı'nın, meclistekilerin çocukları mı var askerde, hayır. Olan fakir fukaraya oluyor. Artık asker de ölmesin gerilla da ölmesin. Barış partisi [BDP] barış istiyor, onları dikkate almıyorsan ben ne yapayım. Ben kadınları peşime takayım 'Gelin Erdoğan'a evet deyin de çocuklarınızı öldürmeye devam mı etsin' diyeyim. Hayır bunu ben diyemem. Anaların yüreği kan ağlıyor. Allah rızası için artık yeter bu ölümler. Ben bir ana olarak artık yüreğim kaldırmıyor, bir asker öldüğü zaman içim sızlıyor ve kabuk tutan yaram kanıyor. Eyvah bir ananın daha içi yandı diyorum. Artık yeter bu analara çektirdikleri, bir barış olsun" diye konuştu.
"Çocuklarım Diyarbakır Cezaevi'nde işkence gördü"
Arat çocuklarının öyküsünü de şöyle anlattı:
"Benim çocuklarımın tutuklanmasının sebebi, Partiye Karkera Kurdistan [Kürdistan İşçi Partisi-PKK] diye bir parti kurdular. Bu partiyi kuranların yarısı öldürüldü, yarısı cezaevine girdi, kalanlar da dağa çıktı. Cemal ile Tacettin cezaevine girdiler. 12 Eylül darbesinde yapılan bütün işkenceleri gördüler. 1982'de Tacettin çıktı vücudu darbelerden görünmüyordu ve oda dağa çıktı diğer arkadaşlarının yanına. Cemal de arkadaşları ile birlikte ölüm orucuna başladı ve ölüm orucunda vefat etti 1984 te. Benim öbür oğlum da askerden geldikten sonra 1993 yılında ortadan kayboldu, PKK'ye katıldı mı, katılmadı mı bilmiyorum. Ben çok aradım, Irak'a gittim bulamadım. Sonra bana senin oğlun PKK'ye katılmış, ölmüş, dediler ve ben de öyle kabul ettim."
"Barış istiyorum dedim, hapis cezası verdiler"
Taraf'ın haberine göre, AKP'ye oy veren Arat, Başbakan için "Üç çocuğunu kaybetmiş diyor. Neden kaybettiğimi de düşünüyor mu? Beni kandıramaz artık. Referandumda da hayır diyeceğim" diye konuştu. 2002-2007 arasında Ankara'ya Barış Anneleri'yle birlikte giden Arat "Görüşmedi. Genelkurmay'da bizi kapıdan kovdular. 'Terörist anası değiliz, barış istiyoruz' dediğim için üç ay hapis cezası verdiler" diye anlattı. Arat "Başbakan barış için söz versin, biz analar Kandil'e yürürüz. Ankara'ya gideriz, her türlü yardımı yaparız. Bu şehitlerin artık gelmemesi, bu kanın durması lazım" dedi. (TK)