CHP Genel Başkanı Özgür Özel, örgüt üyeliği suçlamasıyla tutuklanıp yerine kayyım atanan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’i ziyaret için Marmara (Silivri) Cezaevine geldi.
Beraberindekilerle birlikte saat 08.15'te cezaevine giriş yapan Özgür Özel'in, Ahmet Özer ile görüşmesi 10.00 itibariyle bitti. Özel görüşmenin arıdndna cezaevi önünde açıklama yaptı.
"FETÖ'cülerin başlattığı suçlama ve yargılama şekli devam ediyor" diyen Özel, Ahmet Özer dahil onlarca muhalif kişinin görüşlerinden dolayı aynı cezaevinde yattığını söyledi. İktidarı, FETÖ gibi davranmakla suçladı. "FETÖvari kumpaslarla iş görenler aynı sonu görürler" dedi.
Ayrıca İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek'e seslenen Özel, "Cürmün kadar yer yakarsın. Yazıklar olsun ki gücünü diplomandan değil, sahiplerinden, talimat vericilerden alıyorsun. Gün gelir Özgür Özel yine burada dimdik durur ama sen yurt dışında Twitter'dan bize saldırırsın" dedi.
"FETÖ'yle aynı sonu görürler"
Özel'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"Bir kanaat önderi, akademisyen ve belediye başkanını ziyaret etmek zorunda kaldım. Bu cezaevinde Tayfun Kahraman, Nasuh Mahruki, Can Atalay, Osman Kavala, Selçuk Kozağaçlı gibi suçları bu ülkedeki hak mücadelesine nefes vermek olan bu kişiler muhalif tutumlarından dolayı burada tutuluyorlar.
Ben bu cezaevinde daha önce bu ülkenin Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'u terör örgütü başkanı, terör örgütü lideri olduğu iddiasıyla ziyaret etmiştim. Partimizden seçilmiş milletvekilleri Mustafa Balbay'ı, Tuncay Özkan'ı, Milliyetçi Hareket Partisi'nin milletvekili Engin Alan'ı, Mehmet Haberal'ı burada ziyaret etmiştim. O dönemde onların hepsi teröristti.
Ama şu anda hepsinin bir yalana, bir kumpasa ve siyasi çıkarlara alet edilecek birtakım oyunlara argüman olarak burada tutulduklarını hepimiz biliyoruz. Bizim o dönem kumpas dediğimiz davalara, darbeden sonra Erdoğan, 'Milli ordumuza kumpas kurmuşlar, hepimize kumpas kurmuşlar' demişlerdi. Şimdi Erdoğan yine duruyor. Savcı değişik, devletin içindeki yapılanma değişik, adları değişik, mantık aynı, devam ediyorlar.
Burada Ahmet Yavuzlar, İsmail Hakkı Pekinler, Cem Gürdenizler, Murat Sabuncular, Barış Terkoğlular, Barış Pehlivanlar, Murat Ağıreller, Merdan Yanardağlar geldiler, geçtiler. Onların içinde şu anda itibarı yerinde olmayan kimse yok. Ama onları o günlerde buraya tıkanlara da saygı duyan yok. Bir kısmı şimdi burada yatıyor. Bavul bavul taşıdıkları sahte delillerin, kendilerine getirilen sahte delillerle tutuklama yapmanın cezasını çekiyorlar.
Son söyleyeceğimi en başta söyleyeyim. FETÖvari kumpaslarla iş görenler FETÖvari sonu görürler. Kaçarak, sıçan gibi bu ülkeyi terk eden Zekeriya Öz'ü hiçbirimiz unutmadık.
Ya yine günü gelince o çok güvendikleri arkalarından çekilirler ya kaçarak giderler ya da burada ettiklerinin cezasını çekerler.
Çalınıp da açılacak kapıya çilingirle, balyozla gelenleri, belediye kapısını balyozla kıranları, aramaları FETÖ'nün ilk dönemi gibi avukatsız yapanları, hukuksuz delilleri avukatsız koyanları, oradan alanları, iddianameye başka, , ilk gün soruşturmayı başka delille açıp sonra o delillerin altı boşalınca gizli tanıkla oraları doldurmaya çalışanları gördük.
Sonlarını da biliyoruz. Şimdi aynı şeyleri yapanlara şunu söyleyeyim: Sonunuz aynı olur. Hukukun dışına çıkmayın. Sizi dikkatle izliyoruz, dikkatle takip ediyoruz. Hukukun dışına çıkanın günü geldiğinde hukuk arkasında da duramıyor.
...
Akın Gürlek, cürmün kadar yer yakarsın. Cürmün kadar! Yazıklar olsun ki gücünü diplomandan değil, sahiplerinden, talimat vericilerden alıyorsun. Akın Gürlek, gün gelir Özgür Özel yine burada dimdik durur ama sen yurt dışında kim bilir nereden Twitter hesaplarından, sosyal medyadan bize saldırırsın bu sefer.
Ya da o günlerde bu yaptığın hukuksuzlukların cezasını çekersin. Bak, sen bir hukuksuzluğa tabi olsan senin de hakkını biz savunuruz.
Buradan Akın Gürlek'e sesleniyorum. Hukuk içine dön. Anayasa sınırları içine gir. Verilen talimatlarla suç işleme. Bundan sonra senin de hukuki ortamdaki güvencen biz olalım. Tövbe et ve istifa et. Çekil. Kamuoyu önünde de ki: Bir yanlışın içindeydim, pişmanım. Geleceğinin güvencesi biz olalım.
Sana kimse dokunamaz eğer bu yaptıklarını itiraf eder ve istifa edersen. Git avukatlık yap bir köşede. Onurunla simit sat ama insanların geleceğiyle oynama. Bir ülkenin geleceğiyle oynama. Aparat olma! Seni uyarıyorum ve bugün Akın Gürlek'te simgeleşen yargı, talimatla yargıyı siyasi amaçlarına alet edenlere söylüyorum.
Akın Gürlek gibi aparatları kullanarak bizimle baş edemezsiniz. Biz size teslim olmayız, olmayacağız. Dimdik ayaktayız. Bundan sonra eğer bu iddianamenin yazılması biraz daha gecikirse, Aralık ayına giriyoruz, tek kişilik iddianame bu. Bu iddianamenin yazılması biraz daha gecikirse hukuki ve siyasi yönden çok daha aktif ve çok daha etkin yollarla bu işle mücadele etmeye devam edeceğiz."
İzin tartışması
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, salı günü partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda Özer'le görüşmek için 28 gündür Adalet Bakanlığı'ndan izin beklediklerini söylemişti. Özel, "Adalet Bakanı'nı defalarca aradım. 'Bu haftayı çıkaralım, pazartesiyi görelim' dedi her seferinde. 1 aydır o pazartesi gelmedi. Haftalardır telefonlarımıza çıkmıyor" diyerek, "Bizden bekliyorlar ki; Akın Gürlek'e laf söylemeyeceğiz. İlk gün de söyledim, ikinci hafta da üçüncü hafta da söyledim, şimdi yine söylüyorum; Akın Gürlek, bu sarayın celladıdır, seyyar giyotinidir. Akın Gürlek'e bu bakanın gücü yetmemektedir. Bunların geldiği yer belli ya, aynı FETÖ'deki abileri gibi bu bakanın imamı Akın Gürlek'tir" demişti.
Buna karşılık Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ise Özel’e "Türkiye hukuk devletidir. Her şey kanun ve yönetmelik çerçevesinde gerçekleşir. Öyle bağırarak çağırarak izin istenmez. İzin isteyecekseniz adam gibi isteyin. Her gün çıkacaksınız soruşturmayla ilgili, soruşturmanın gizliliğini de ihlal edecek, soruşturma yürüten savcılara ağza alınmayacak hakaretler söyleyeceksiniz. Önce kendinize bakın. Hakaret siyasetiyle bir yere varılmaz. Öyle cumhurbaşkanımıza hakaret ederek, yargı mensuplarına yok giyotindir yok FETÖ imamıdır diyerek izin istenmez" diye karşılık vermişti.
(HA)