Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Boğaziçi Üniversitesi’ne dair “Bu ülke ve bu milletin değerlerine yaslanamadığı” şeklindeki sözlerinin ardından Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmed Özkan Twitter'dan paylaşımlarda bulundu.
Prof. Dr. Mehmed Özkan'ın dün yaptığı Boğaziçi Üniversitesi'nin dünyada 190. olduğunu gösteren sıralamaya dair paylaşımı Erdoğan'ın sözlerine yanıt olarak yorumlanmıştı.
Özkan bugün ise "14. BURA genel kurulu vesilesiyle Sayın Cumhurbaşkanımıza üniversitemizin başarılarını sunma fırsatı bulduk" ve "Sayın Cumhurbaşkanımız Rektörlüğe teşrif ederek, üniversitemizde yapılan çalışmalar hakkında bilgi aldılar" mesjalarıyla Erdoğan ile birlikte fotoğraflarını paylaştı.
Erdoğan, Boğaziçi Üniversiteliler Derneği’nin (BURA) 7 Ocak’ta Boğaziçi Üniversitesi Güney Kampüsü, Albert Long Hall’de gerçekleştirdiği 14. Olağan Genel Kurulu’nda konuşmuştu. “Bu ülke ve bu milletin değerlerine yaslanamadığı için küresel bir marka haline gelme çabalarında da hedeflerine tam manasıyla ulaşamamıştır” demişti.
Erdoğan'ın sözler sosyal medyada "Boğaziçi Üniversitesi Gururumuzdur" etiketiyle karşılık buldu, Boğaziçi Üniversitesi İçin Mezunlar Girişimi (BUiM) ve Boğaziçi Üniversitesi Mezunlar Derneği (BÜMED) de yayınladıklları açıklamalarda bu etiketlere yer verdi. açıklamalar yayınladı.
Özkan'dan tweetler
Prof. Dr. Özkan'ın Twitter'dan dün yaptığı üniversite sıralamalarına dair paylaşım Erdoğan'ın sözlerine yanıt olarak yorumlandı.
— Prof.Dr.Mehmed ÖZKAN (@ozkan_mehmed) 7 Ocak 2018
Rektör, bugün ise Erdoğan ile fotoğraflarının yer aldığı paylaşımlarda bulundu.
14. BURA genel kurulu vesilesiyle Sayın Cumhurbaşkanımıza üniversitemizin başarılarını sunma fırsatı bulduk. pic.twitter.com/x3EhkWpAXT
— Prof. Mehmed Özkan (@bounrektorluk) 8 Ocak 2018
Sayın Cumhurbaşkanımız Rektörlüğe teşrif ederek, üniversitemizde yapılan çalışmalar hakkında bilgi aldılar. @tcbestepe pic.twitter.com/jGLURpmYy9
— Prof. Mehmed Özkan (@bounrektorluk) 8 Ocak 2018
Kasım 2016'dan beri Boğaziçi Üniversitesi'nin rektörü olan Prof. Dr. Özkan, üniversitelerdeki rektörlük seçimini kaldıran Kanun Hükmünde Kararname ile Erdoğan'ın doğrudan atadığı ilk isim olmuştu. Erdoğan, seçimlerde oyların yüzde 86'sını alan Prof. Dr Gülay Barbarosoğlu'nu değil, seçimlere katılmayan Prof. Dr. Mehmed Özkan'ı atamıştı.
Erdoğan ne dedi?
Fotoğraf: Ahmet Dumanlı / İstanbul / AA
Erdoğan’ın konuşmasında şu ifadeler öne çıktı:
“Kabul etmek lazım ki Boğaziçi Üniversitemiz halen ülkemizin en prestijli en önemli yükseköğretim kurumlarından biridir. Bununla birlikte Boğaziçi Üniversitemizin bizim gönlümüzden geçen konuma ulaşamadığını da belirtmek durumundayım.
“Çünkü bu üniversitemiz Mevlana hazretlerine atıfla ifade ettiğimi hususta açıkçası biraz zayıf kalmıştır. Bu ülke ve bu milletin değerlerine yaslanamadığı için küresel bir marka haline gelme çabalarında da hedeflerine tam manasıyla ulaşamamıştır.
“Üniversitemizin temelinin yabancı bir eğitim öğretim kurumuna dayanıyor olması bu zemine oturmasına asla mani değildir. İstenmesi halinde 1971 yılında zaten başlamış olan bu dönüşümü çok rahatlıkla ilerletmek mümkündür.
“Çok seslilik ve ülkesine yabancılık arasındaki çizgi”
“Çok seslilik ile kendi ülkesine ve milletine yabancılık arasındaki çizgiyi doğru çizmeden de bunu başaramayız. Batı ülkelerindeki üniversiteler, soruyorum, çok sesli değil mi? Peki bunlardan hangisinin sürekli kendi devletine, kendi halkının değerlerine karşı faaliyet yürüttüğünü duydunuz, gördünüz. Böyle bir şey var mı?
“Dünyanın en iyi üniversitelerinden eğitim görmekle yerli ve milli duruş sahibi olmak, asla birbirinin zıttı değildir. Çünkü asıl mesele, fiziken nerede olduğunuzdan ziyade zihin olarak nerede durduğunuz meselesidir.
"Mankurtlardan bilim adamı da Müslüman da olmaz"
“Bakınız hep söylenir; eğitim-öğretim özgürlüğü, düşünce özgürlüğü, bunlar hep konuşulur. Konuşulması güzel de acaba uygulamaya gelindiği zaman, diyelim ki Boğaziçi Üniversitesi, buradaki hocalarımız, bu işe nereye kadar acaba şöyle pergellerini açıyorlar?
“Burası çok önemli. Çünkü belli bir fikrin savunucusu olanlara kapıyı aç, belli bir fikrin savunucusu değilse ona kapıyı kapa. Bu mu özgürlük? Çünkü eğitim öğretim kurumlarının bu noktada bir defa kefeni yırtması lazım. Ehliyet liyakat kimdeyse o girmesi lazım. Önünün de kapatılmaması lazım.
“Ülkesine, milletine ve insanlığa hizmet etmek yerine zihnini ve yüreğini Amerika'da yaşayan bir şarlatana adayan mankurtlardan bilim adamı da olmaz Müslüman da olmaz."
BURA hakkında
Erdoğan'ın konuştuğu Genel Kurul'u düzenleyen Boğaziçi Üniversiteliler Derneği sitesinde yer alan bilgilere göre dernek 20 Ekim 2003’te kuruldu. Dernek hakkında şu bilgiler yer alıyor:
“Okuyorum diyen her insanın, yaratılmışların en şereflisi olarak kalabilmesi, ancak doğru yolda yürümeyi niyaz etmesi ve buna niyetlenmesi, daha sonra da iyi, hayırlı ve faydalı işler yapması ve güzel ahlakla ahlaklanması ile mümkündür.
"BURA, Boğaziçi Üniversitesi’nde bulunmuş ve bulunan kimselerin birbirlerine bu gerçeği hatırlatmak, üyeleri arasında ünsiyet te’sis etmek ve yakınlık kazandırmak amacıyla ve halis niyetle kurmuş oldukları bir dernektir. BURA, üyelerinin ve ailelelerinin, ekonomik, sosyal, kültürel problemleri ile ilgilenir; maddi-manevi refah, saadet ve huzurlarını arttırmak, gençlik ve üniversite yıllarına kadar dayanan tanışıklıklarını pekiştirmek, birbirleri arasında merhamet, sevgi, şefkat, birlik ve beraberliği güçlendirmek amacıyla organizasyonlar yapar; iyiliği emreden, birbirlerini ve diğer insanları kötülükten alıkoyan bir topluluk olmaları için uğraşır. Milletçe aileleri, ana-babaları, komşularıyla, insanlık onuruna sahip olarak, müreffeh ve mutlu bir ömür sürmeleri için çalışır.” (BK)