"Mem-û Zin"de, Cizre beyi Mir Zeynuddin'in kız kardeşi Zin ile Divan katibinin oğlu olan Memo arasında yaşanan gerçek aşk öyküsü konu ediliyor.
Erkek kıyafetinde gezmeye çıkan Zin'in Mem ile sokakta birbirlerini görmesiyle başlayan ve ardından hızla büyüyen aşk, zamanla kentte herkes tarafından bilinir hale gelir.
Ancak, Zin'in abisi bey Mir Zeynuddin'in kapıcılığını yapan ve halk arasında "Beko" olarak çağrılan Bekir, ikiyüzlü ve fitne kişiliğiyle Mem ile Zin'in aşkına engel olmaya çalışır.
Bekir, bey Mir Zeynuddin'in Mem ile iddialı satranç oyunu sırasında hile yaparak, Mem'in yenilmesini sağlar. Mem bunun üzerine beyin kız kardeşi Zin'e duyduğu aşkı itiraf eder. İtiraf üzerine Mem, bey tarafından zindana atılır. Bir süre sonra bey Zeynuddin, Mem ile Zin arasındaki aşkın ilahi aşka dönüştüğünü anlayınca Zin'e, Mem'i zindanda görmesi için izin verir. Zin'in zindandaki ziyareti sırasında Mem ölür. Bunun üzerine Mem'in sadık arkadaşı Tacdin, Bekir'i öldürerek intikam alır.
Mem'in şehitliğe gömülmesinin ardından Bekir'in farklı yere gömülmesini isteyen bey Zeynuddin'e bu kez kardeşi Zin karşı çıkarak, Bekir'in Mem'e yakın yere gömülmesini ister ve bu isteği kabul edilir.
Gömülmenin ardından Mem'in mezarı başından hiç ayrılmadan ağlayan Zin, burada ölür. Bey, Mem'in mezarını açtırarak, Zin'i de oraya gömer.
Ehmedé Xaní
Edebiyatçı ve filozof Ehmedé Xaní 1707'de öldü. 1651'de Hakkári yöresinde dünyaya gelen Kürt filozofunun Xaní ismini doğduğu köyden mi yoksa kendi kabilesinden mi aldığı konusunda net bir bilgi bulunmamaktadır.
Ehmedé Xaní´nin yaşamı hakkında da fazla bilgi yoktur. Yazarlığa 14 yaşında başladığı kendi ifadelerinden çıkarılmaktadır. Çünkü ünlü yapıtı "Mem-û Zín"in sonunda "otuz yıldır ki yazıyor o, yanlış yazıyor" demiştir. "Mem-û Zin"i tamamladığında 44 yaşında olduğu, Doğu Beyazıt´ta öldüğü ve mezarının burada olduğu bilinmektedir.
Xaní kendi çağının en seçkin edebiyatçılarından olmasının yanı sıra, bir bilgin ve filozof olarak da tanınmıştır. Birçok eser yazdığı bilinmekle beraber günümüze kadar korunarak gelebilen belli başlı eserleri şunlardır: Çocuklar için yazdığı "Nubihara Biçukan" (Çocukların ilkbaharı), "Eqida Imane" (İnanç Yolu) ve "Mem-û Zin" (Mem ve Zin). Ayrıca otuza yakın şiiri günümüze ulaşmıştır. "Yusuf ile Züleyha" destanında Xaní tarafından kaleme alındığı söylenmekle beraber, bu konu net değildir. (AD/BB)
*Görsel:Cizre Belediyesi