Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğu'nda 2 Ekim 2018'de öldürülen gazeteci Cemal Kaşıkçı’yla ilgili 20 kişinin “canavarca hisle öldürmekten” yargılandığı davanın görülmesine bugün başlandı.
İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki davanın bugünkü ilk duruşmasında Kaşıkçı’nın nişanlısı Hatice Cengiz müşteki sıfatıyla ifade verdi.
Davanın tüm sanıkları Suudi Arabistanlı ve hiçbiri Türkiye’de değil, yargılama gıyaben yapılıyor.
“Hayatımda hiç yaşamadığım korkuyu yaşadım”
Hatice Cengiz duruşmada şunları söyledi:
“Cemal çok büyük bir ihanet ve kandırmacayla oraya çağrıldı. Bu işi bilen herkesten şikayetçiyim, talimat veren herkesten şikayetçiyim. Orada uçan kuştan bile şikayetçiyim.
“Cemal, 2 Ekim 2018'de Londra'dan geldi. Konsolosluğu aradı, 'Sultan' diye birisiyle Arapça konuştu. Karşı taraf 15-20 dakika sonra tekrar aradı. Sonra Cemal onlara 'Tamam' dedi ve 'Evrakı alacağız.' dedi. O telefon konuşmasının ardından konsoloslukla alakalı konuşmadık.
“Taksiye binerek konsolosluğa doğru gittik. Konsolosluğun önünde beklemeye başladım. Aklıma Cemal'e bir şey yapacakları gelmedi. Cemal'den dolayı onun iyi niyetini sigorta olarak düşündüm.
“İlk endişelenmeye başladığımda kız kardeşimi aradım. O da bana konsolosluğun mesai saatinin bittiğini söyleyince, polisle konuştum. Onun bir şeyden haberi olmadığını anlayınca, konsolosluğu aradım. Cemal'i sordum karşımdaki bana kim olduğumu sorunca, nişanlısı olduğumu söyledim. O kişi de bana 'Bulunduğun yerde kal.' deyince ben biraz rahatladım.
"Sonra 25'li yaşlarda Suudi bir çocuk geldi. Bana 'Odaları kontrol ettim kimse yok.' dedi.
“Ben de orada bir şeyler olduğunu düşündüm. O an hayatımda hiç yaşamadığım korkuyu yaşadım. Yasin Bey'i (Aktay) aradım, o telefonu açınca kendimi tanıttım. Konsolosluğun önünde bekliyorum evrak için geldiğimizi ve Cemal'in dışarıya çıkmadığını söyledim. Sonra 'Ben birkaç görüşme yapacağım.' dedi.”
“O gün saat 01.40 civarına kadar oradaydım. 3 gazeteci vardı. Onlar bana 'Siz beklemeyin biz size çıkınca haber veririz.' dediler. Ben Cemal ile yaşayacağım eve gittim, Cemal çıkınca oraya gelir diye düşündüm. Sonra savcılığa ifade verdim.”
Kaşıkçı'nın öldürüldüğünü herkes gibi kendisinin de basından öğrendiğini belirten Cengiz, Mahkeme Başkanı'nın "Suudi yetkililer sizinle görüştü mü?" sorusuna "Hayır" yanıtını verdi.
“MİT Müsteşarı'nı aradım 'Keşke gitmeseydi' dedi”
Duruşmada tanık sıfatıyla dinlenen AKP Genel Başkan Danışmanı Prof. Dr. Yasin Aktay da şunları anlattı:
“Olay günü AK Parti Genel Merkezi'nde Sayın Cumhurbaşkanı'nın bulunduğu kattaki ofisimde Yeni Şafak'ta yayımlanacak yazımı yazmaktaydım. Telefonum çaldı açtım. 'Ben Hatice.' deyince tanıdım, telaşlı bir sesi vardı. 'Cemal Bey konsolosluğa girdi, 5 saattir çıkmadı.' dedi. Cemal'in başına bir şey gelirse Yasin Aktay'ı ara dediğinde ben de emanet olarak algıladım.
"Ben de ne yapabileceğimizi düşündüm. Orası özel bir mülktü. Suudi muhalif bir arkadaşımızı aradım, durumu anlattım. '5 saattir oradan çıkamadı.' deyince 'Yapma ya oraya niye girmiş?' diye sitem etti. Ben öyle deyince işin ciddiyetini algıladım. 'Peki ne olmuş?' dedim. 'Her şey olabilir.' deyince 'Ne yapmak lazım?' dedim. 'En üst makamı aramak lazım.' dedi.
"MİT Müsteşarı'nı aradım 'Keşke gitmeseydi.' dedi. Büyükelçiyi aradım, Cemal Kaşıkçı'nın konsolosluğa girdiğini ve oradan çıkmadığını sordum. Adam hakikaten ilk kez duyar gibi cevap verdi. Bana 'Cemal benim arkadaşım sorup döneyim.' dedi. Bana dönmedi, mesaj attım ama dönmedi. Cumhurbaşkanı özel kalemine de not ilettim.”
Sanık avukatları: Müvekkillerimizle görüşemedik
Tanıkların dinlenilmesinin ardından duruşmada sanık avukatlarına söz verildi. Sanık avukatları, müvekkilleriyle görüşemediklerini, savunmalarını görüştükten sonra yapacaklarını söyledi.
Müşteki Cengiz'in avukatı da söz alarak, konsoloslukta keşif yapılmasını talep etti.
Taleplerin ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, keşif taleplerinin reddine, katılma taleplerinin ise kabulüne karar verdi.
Sanıklar hakkında yakalama kararının devamına hükmeden heyet, Interpol'e yazılan yazıya ilişkin cevabın beklenilmesini kararlaştırdı.
Bir sonraki duruşma 24 Kasım 2020’de görülecek. (AS)