Fotoğraf: Mehmet Eser / AA
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin İstanbul Kongre Merkezinde düzenlediği Kanal İstanbul Çalıştayı'nda konuştu. Anadolu Ajansı'nın aktardığına göre Kılıçdaroğlu özetle şunları söyledi:
"Öncelikleri bir kişi belirliyor"
“Projenin önceliklerini uzmanlar belirlemiyor. Bir kişi belirliyor. 'Benim önceliğim budur ve ben bunu yapacağım' diyor. Biz de diyoruz ki 'Kusura bakma beyefendi sen bunu yapamazsın, bunu yapmaya kalkan kim olursa bir kuruş para dahi vermeyeceğiz.' Millet İttifakı iktidarında. Kimse yapamaz, bir kuruş bile vermeyeceğiz.
“Gelirleri birilerine sadece verirseniz, ülkeyi ekonomiden, üretimden koparırsanız, belli alanlara ve kişilere rantı sağlarsanız Türkiye'nin geleceği nokta budur. Öyle bir noktaya geldik ki üniversite öğrencilerine verilen yemeğe zam yapıyorlar ama 'Ben Kanal İstanbul'u yapacağım' diyor. 15 Temmuz şehitleri yakınlarına ve gazilerin paralarına göz diktiler. O paraları bile aldılar. Tarım Kanunu'nun 21. maddesine göre çiftçilerin alacağı var. Ne kadar biliyor musunuz? 177 milyar lira. O paraya göz diktiler, vermediler.
"Kentsel dönüşüm uyarısı"
“İstanbul ciddi bir deprem riskiyle karşı karşıya. Milyonlarca insan bu riskle karşı karşıya. Eğer bu ülkenin sorunlarıyla bu kadim kentin sorunlarıyla ilgileneceksen önce o insana değer ver.
“Kentsel dönüşümü yapalım. Büyükşehir Belediye Başkanımız, onun ekibi, kadroları hazır. İlçe belediyeleri de hazır. Hiçbir siyasi parti farkı gözetmiyoruz. Belediye başkanımızın bakışı bu. O zaman neden bu sorunu çözmüyoruz?
“TÜBİKAT’ın, Çevre ve Şehircilik Bakanlığına verdiği bir rapor var. Raporu hazırlayan Marmara Araştırma Merkezi Başkanlığı. 14 madde halinde bu projenin ne kadar yanlış olduğunu sayıyor. 6 sayfa, altında da 6 bilim insanının imzası var. Bana inanmayabilirsin, diğer bilim insanlarına da inanmayabilirsin ama sana bağlı bir kurum. TÜBİTAK dediğimiz, Türkiye'nin göz bebeği olan bir kurum.
“Oraya da soruyorlar ne diyorsun diye, 'Kanal İstanbul'la ilgili. 14 madde halinde tek tek bu projenin ne kadar yanlış olduğunu sayıyor. Tavsiyem, eğer bulamazsan o raporu ben sana göndereceğim. Ama diyorsan ki 'Sen gönderdiğin zaman ben inanmıyorum', Putin'e veya Trump'a göndereyim o sana göndersin."
“Türkiye'nin yönetilmediğini ve savunulmadığını sık sık söylüyoruz. Evet, Türkiye gerçekten de sağlıklı yönetilmiyor ama asla hiçbirimiz umutsuz değiliz. Bu ülkeye, bütün güzellikleri getireceğiz. Bu ülkeye, sevgiyi, hoşgörüyü getireceğiz ve hiç kimse unutmasın, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının kurduğu Cumhuriyet'i, görkemli bir demokrasi ile taçlandıracağız." (DB)