Değerli Basın Emekçileri;
AKP iktidarı her adımda "ileri" demokrasi lafları ederken; özünde ise emekçiler üzerinde baskısını daha da artırmakta, emekçilerin taleplerini görmezden gelmektedir. AKP Hükümeti açıklamalarında, halk iradesinin üstünlüğünden, diyalogdan bahsederken, bunun tam aksi yönde davranarak yalnızca sermaye sınıfının istediği yasaları bir an önce tek taraflı olarak çıkarmak istemekte, emekçileri ve halkı yok saymaktadır.
AKP yeni yasaklara ve baskılara imza atmaktadır. Torba yasa tasarısı bunun tezahürüdür.
AKP hükümeti meclis gündemine taşıdığı torba yasayla emekçilere yönelik yeni bir saldırı planı daha ortaya koymaktadır.
Attığı her adımda halkı daha da yoksullaştıran AKP'nin son anayasa değişikliği referandumunda olduğu gibi ikiyüzlülüğü ve emekçi düşmanı olduğu bu tasarı ile bir kez daha ortaya çıkmıştır.
- Tasarı ile asgari ücret hesaplamasında belirlenen 16 yaş sınırı 18'e çıkarılıyor. Böylece 16-18 yaş arasındaki 200 binden fazla gencin asgari ücreti 80 TL azaltılmaktadır. Açıkça şu denilebilir ki, çocuklarımızın 80 T. Lirasına göz diken bir iktidar ve sermaye ittifakı ile karşı karşıyayız.
- Kısmi süreli (part time) çalıştığı için sigorta primi eksik yatanlar eksik süreyi 30 güne tamamlamak için kendi ceplerinden ödeme yapacaklar, yapmazlarsa hastaneye gittiklerinde muayene olamayacaklardır.
- Mesleki Eğitim gören ve işyerlerinde çalışan öğrencilerin aldıkları üç kuruşluk ücretler düşürülecek.
- Tasarıda 18-29 yaş arası erkekler ile 18 yaş üstü kadınları istihdam eden işverenlerin sigorta primlerinin işveren tarafından ödenmesi gereken tutarı, işe alındıkları tarihten itibaren İşsizlik Sigortası Fonu'ndan karşılanacak, 30 ve daha yukarı yaşlardaki emekçiler işten atılma tehdidiyle karşılaşabilecektir. "İstihdamı teşvik ediyoruz" denilerek yapılan bu düzenlemeler, yeni işsizler yaratılması ve işsizlik fonunun yağmalanması demektir.
- Şirketler kadrolu çalıştırmak yerine, sadece ihtiyacı olduğunda işçi çalıştıracak, kısa süreli çalıştırmanın yolu açılacaktır. Geriye kalan süreyi 30 güne tamamlamak için kendi cebinden primini yatıramayan hiçbir çalışan, ömür boyu emekli olamayacaktır.
- 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu'nda yapılmak istenen değişikliklerle, sözleşmeli ve ücretli çalıştırma gibi esnek ve güvencesiz istihdam, tüm kamu alanında temel politika haline getirilecektir.
- Tasarı kabul edildiğinde memurlar da işçiler gibi başka kurumlara "ödünç" verilebilecek. Norm kadro fazlası kamu emekçileri "ihtiyaç fazlası personel" olarak 4/C'ye geçirilecektir.
- Esnek çalışma; "uzaktan çalışma", "evden çalışma" ve "çağrı
- Üzerine çalışma" biçiminde düzenleniyor. Bu düzenleme, kadınları ev içine hapsederken çocuk ve hasta bakımı yükünü azaltmayarak, cinsiyetçi istihdam politikalarını derinleştirecek, çift yönlü sömürüyü yasal hale getirecektir.
- Yeni personel rejimi "kariyer uzmanlığı" üzerine oturtulmakta, ancak sözleşmeli çalışma esas alınmaktadır.
- Sözleşmeli çalışanların sendika üyeliğinden bahsedilirken toplu eylem ve greve başvurmaları tamamen yasaklanmaktadır.
- Deneme süresi 2 aydan 4 aya çıkarılacak, karşılığında ücret ödenmeyecektir. İşsizleştirilen milyonlarca gencimizin iş bulma umutlarının sömürülmesi anlamına gelen bu düzenlemeler, işverenlerin hiçbir ücret ödemeden gençleri çalıştırıp, bir kenara atmalarının tüm kapılarını açmaktadır.
- Bu yasa keyfi cezalandırmaların yasasıdır. Memurların sicil amirlerinin değiştirilmesi eliyle Vali ve kaymakamların insafına terk edilen çalışanlar, sürgün edilme, işten çıkarılma korkusu ile koşulsuz biat etmeye mecbur edilmektedir.
- Bu yasa, aynı zamanda İl özel idarelerinde çalışan yaklaşık 80 bin işçinin sendikasızlaştırılması demektir.
- Memurlar 'kamu yararı ve hizmet gerekleri' sebebiyle ihtiyaç duyulması halinde diğer kamu kurum ve kuruluşlarında 6 ay geçici olarak görevlendirilecekler. Eğer bu Torba yasa geçerse, sürgünler yasal hale gelecektir.
Değerli Basın Emekçileri;
Varlığını sermayeye borçlu olan AKP hükümeti bugüne kadar olduğu gibi yine sermayenin ihtiyaçları üzerinden yasalar çıkarmaya çalışmaktadır. Bu torba yasa tasarısında emekçilerin, yoksulların, işsizlerin yararına hiçbir düzenleme yoktur. AKP aldatmacasına kanmayacağız!
Bizler, geleceğimizin bu yasa ile karartılmasına izin vermeyeceğiz. Emekçilerin mücadelesi AKP'nin maskesini meydanlarda düşürecek ve sırça saraylarda oturmalarına son verecek güçtedir.
Emek ve halk karşıtı politikalarda ısrarın adı olan torba yasası geri çekilinceye kadar mücadelemizi sürdüreceğimiz bilinmelidir. AKP, emekçilerin sabrını daha fazla zorlamamalıdır. Emekçiler, geleceklerine ipotek koyan bu yasayı kabul etmemektedir. Yasa derhal geri çekilmelidir.
Yaşasın emek, barış ve demokrasi mücadelemiz! (EÖ)