Barış İçin Kadın Girişimi (BİKG), 7 Haziran Genel Seçimi yaklaşırken “Seçim süreçlerinin barışla imtihanı” başlıklı bir açıklama yaptı.
“Seçimlerin gölgesinde kalan müzakere süreçlerinin durması, donması, gerilim üretmesi karşılıklı rekabetin sonuçları olarak görülebilir. Ama böyle olmak zorunda değildir” diyen BİKG, oy toplamak için barışın tehlikeye atılmaması gerektiğini ifade etti. Barışın toplumsallaşması için kadınların siyasette yer almasının önemine dikkat çekti.
BİKG’in açıklamasında şu ifadelere yer veriliyor:
“Seçim süreçleri barışı kalıcı kılmak ve örmek açısından hem olanaklar hem de riskler taşır. Sandıktan daha güçlü çıkmaya ve yönetmeye yönelik iş yapmak siyasetin doğası olarak görülse de, barış seçimlere kurban edilemeyecek kadar hayatidir.
“Oy devşirmek amacıyla her yolun mubah sayılması barışı tehlikeye atar, bugüne kadar barışın toplumsallaşması için gönül koyan milyonlarca insanın iradesini, emeğini ve umudunu boşa çıkarır.
“Bu insanların başında kadınlar gelir. Çoğulcu bir meclise olanak tanıyan bir seçim süreci işletmek, daha çok kadını mecliste görmek yalnızca bir temsiliyet sorunu değildir. Bu, barışın toplumsallaşmasına, daha geniş kesimlerce dillendirilmesine zemin sunar. Süreçlerin dışında tutulan ya da süreçlerin dışına itilen her toplumsal kesimin katılımcılığının önünü açar.
“Hatırlatmak isteriz ki barış toplumsal bir taleptir ve bu talebi kışkırtma ve provokasyonlarla harcamak önemli bir fırsatı, kendi ile barışık bir toplum yaratma fırsatını tepmektir.
“Adalet duygusunu zedelemeyecek, toplumda yeni gerilimler yaratmayacak bir seçim barışın da teminatı olacaktır.” (ÇT)