HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş “birlikte yönetmek, egemenliği, yönetimi paylaşmak toplumu rahatlatır” diyerek koalisyonun mevcut koşullarda yararlı olacağını söyledi.
Demirtaş bugün Viyana’ya gitmeden önce Atatürk Havalimanı’nda gazetecilere yaptığı açıklamada yaptığı barış çağrısından sonra ne gibi tepkiler aldığı konusunda sorulan soruya şöyle yanıt verdi.
“Bunlar tabii ki partimizin, halkın sesine, halkın taleplerine, halkın duygusuna tercüman olmasıdır. Bu sadece kişisel görüşlerimiz, çağrılarımız değil. Türkiye toplumu barış istiyor.
“Türkiye toplumu herkesi aklıselime davet ediyor. Yapılan barış çağrılarına, şehit cenazelerindeki isyanlara, maalesef Ankara’dan aklıselim bir cevap gelmiyor. Hakaretler geliyor, tehditler geliyor.
“Sonuna kadar evlatlarımızı feda edeceğiz, savaşı sürdüreceğiz, cevapları geliyor. Fakat biz yine de barış çağrılarımızı sürdüreceğiz.
“Çünkü Kandil açıklama yaptı, 'Biz müzakereye, karşılıklı ateşkese hazırız' dedi. 'Biz sorunu konuşarak çözmeye hazırız. Biz zaten Dolmabahçe mutabakatına bağlıyız' dedi.
“Fakat Ankara’dan çıkan sesler savaş tamtamları dışında bir mesaj olmadı. Ama ısrar etmeliyiz. Halk olarak toplum olarak, Ankara sesimizi duyana kadar; Saray, barış sesini duyana kadar sesimizi yükseltmeliyiz.”
Hükümetin savaş kararı
Demirtaş, hükümetin savaş politikasını da eleştirdi.
"Bugün Türkiye'de bir çatışma, şiddet varsa sokaklarda terör uygulanıyorsa bunun kararını alan, uygulayan HDP değil, kararı veren hükümetin kendisidir.
“Herkes şunun farkında: Şu an hükümetin verdiği savaş kararı çaresizlikten mecbur kalınmış bir karardan kaynaklı değil. Özel bir tercihtir ve kendi iktidarını güçlendirmeye dönük bir karardır.
“Bunu herkes gördüğü için toplum tabii ki Halkların Demokratik Partisi'nin buradaki çözüm ve barış niyetini, samimiyetini iyi okuyor. Bu kararları biz vermiyoruz.
Barış çabaları
“Biz tam tersine 'verilen savaş kararlarından geri dönülsün' diye barış çabalarımızı sürdürüyoruz. Toplum da bunu okuyor.
“Bu oya dönüşüyor mu dönüşmüyor mu biz bunu hesap etmiyoruz. Barış olsun da oya dönüşüp dönüşmemesi halkın kendi iradesi, takdirindedir ona saygı duyarız."
Koalisyonun yararı
Selahattin Demirtaş seçimde yüzde 50 oy alsalar bile koalisyona gideceklerini ifade etti.
“Bakın şu çok önemli daha önce de açıkladım. Partim bu seçimde yüzde elli oy alırsa bizimde 400 milletvekilimiz olursa… Hani bu bir hayal gibi düşünmesinler. Bu olsa biz yine koalisyon yaparız.
“Tek başımıza anayasayı değiştirecek gücümüz bile olsa bırakın tek başına hükümet kurmayı bu koşullarda koalisyon yapmayı tercih ederiz. Çünkü birlikte yönetmek, egemenliği, yönetimi paylaşmak toplumu rahatlatır. Bazı işleri doğru yapma açısından da çok büyük fırsatlar sunar.”
HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş tarihe bakılması gerektiğini belirterek “hangi devlet yöneticisi akıllı davranıp toplumla, halkla, Kürtlerle, farklı kesimlerle ittifak yapmışsa oradan büyük bir güç çıkmıştır” dedi.
“Bunlar ittifak meselesine basit koalisyon pazarlığı olarak bakıyorlar. Biz böyle bakmıyoruz. Ortadoğu'da büyük bir toplumsal ittifak gücünden söz ediyoruz. Hükümet basit yaklaşıyor, basit düşünüyor ve bütün bu ittifaklardan doğru sonuçlar çıkarmıyor. Çıkarmadığı için toplumu çözüm sürecini buzdolabına koyup çatışmayı dayatacak noktaya getiriyor. Nedeni budur.”
Kabine
Demirtaş eşbaşkanlar dışında partisinin 78 milletvekilinin seçime kadar kurulacak kabinede görev almaya hazır olduğunu da belirtti.
“Geçici kabinede, seçim hükümetinde görev alacak HDP’li bakan arkadaşlarımız da Türkiye halkının çıkarı neyse ona uygun bir hizmet üretecekler.
“Acil ihtiyacımız nedir? Barıştır. Birlikte yaşama duygusunun güçlenmesidir. Adalettir. Seçim güvenliğidir. Bunların hepsini sağlamak üzere kabinede arkadaşlarımız görev alacaklar.
“Hangi arkadaşımız olursa olsun fark etmez. İki eşbaşkan dışında 78 milletvekilimiz kabinede görev almaya hazırdır.” (YY)