*Fotoğraf: Sosyal medya
Cumartesi Anneleri/İnsanları adalet arayışlarının 914. Haftasında 27 yıl önce gözaltında kaybedilen Düzgün Tekin’in faillerini sordular.
Haftanın açıklamasını Cumartesi İnsanlarından Avukat Ümmühan Kaya yaptı.
Kaya, 21 yaşındaki Düzgün Tekin’in sosyalist bir kimliğe sahip olduğunu söyledi ve kaybediliş hikayesini paylaştı:
“Düzgün Tekin, sendikal mücadelenin içerisindeydi ve DİSK Tekstil –İş Sendikası 2 No’lu Şube delegesiydi. Ailesine bir haftadır polis tarafından takip edildiğini söyleyerek, kendisini takip eden araçlardan birinin plakasının 34 F 6676 olduğunu kağıda yazarak eve bıraktı. Evdekiler de içinde sivil giyimli şahısların bulunduğu bir otomobilin günlerdir evlerinin önünde beklediğini gördü.
"İşe gitmek için evden çıktı geri dönmedi"
“Düzgün Tekin 21 Ekim 1995 tarihinde, İstanbul Güneşli Evren Mahallesindeki akrabasının evinden Bayrampaşa’daki işyerine gitmek için çıktı ve bir daha kendisinden haber alınamadı. O günden sonra evin önünde bekleyen otomobil de bir daha gelmedi.
“Düzgün Tekin'in Ailesi avukatlarıyla birlikte tüm resmi kurumlara başvurdu. İnsan Hakları Derneği yasal girişimlerde bulundu, Af Örgütü kampanya düzenledi. Ancak Düzgün Tekin'i günlerce takip eden güvenlik birimleri onun nerede olduğunu bilmediğini söyledi.
"Çöplüğüne gömdüklerini anlattı"
“Olaydan 18 ay kadar sonra, JİTEM’le bağlantılı itirafçı Kasım Açık; Düzgün Tekin ile ilgili açıklamalarda bulundu. Basına da yansıyan itiraflarda Açık, Düzgün Tekin’in kendisinin de içinde bulunduğu itirafçılar, polis memurları ve askerlerden oluşan JİTEM birimi tarafından sorgulanarak öldürüldüğünü söyledi.
"Düzgün’ün bedenini de Edirne yakınlarında askeri alan içinde bulunan Çadırkent çöplüğüne gömdüklerini anlattı. Düzgün’ün eşkâl bilgilerini ve üzerindeki giysilerini tarif eden Kasım Açık, olay yeri ile ilgili de bir kroki çizdi.
"Etkin soruşturma yürütülmedi"
“Bu gelişme üzerine, 27 Mayıs 1997 tarihinde, arama faaliyetinde bulunmak için Düzgün’ün ailesi, arkadaşları ve insan hakları savunucuları Çadırkent’e gitti. Ailenin ve avukatların tüm ısrarlı taleplerine rağmen yetkililer göstermelik bir arama çalışması yaptı ve sonuç alınamadı.
“Kasım Açık’ın itirafları kendi el yazısı ve imzası ile savcılığa verilse de, etkin bir soruşturma yürütülmedi. Bugüne kadar yetkili makamlardan Düzgün Tekin’in akıbetine yönelik hiçbir açıklama yapılmadı, hukuk işletilmedi ve dosya cezasızlık zincirinin bir halkasına dönüştürüldü.
"Çöplükte oğlunun kemiklerini aradı"
“Çadırkent’teki çöplükte elleriyle oğlunun kemiklerini bulmaya çalışan baba Veli Tekin, oğluna kavuşamadan aramızdan ayrıldı. Annesi Elif Tekin hala oğluna kavuşmayı bekliyor. Onun, Galatasaray Meydanı’ndan 'dağlar, taşlar, kuşlar bana yön verin, ben oğluma kavuşayım' haykırışıysa hafızalarımızdan asla silinmeyecek.
“Kaç yıl geçerse geçsin; Düzgün Tekin için, tüm kayıplarımız için adalet istemekten, devletin evrensel hukuk normları içinde hareket etmek zorunda olduğunu hatırlatmaktan, 215 haftadır bize yasaklanan kayıplarımızla buluşma mekânımız Galatasaray’dan vazgeçmeyeceğiz."
(RT)