Sakarya'da 34 kişinin cinsel istismarına uğrayan Ö.C.'nin davası 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü.
ÇHD İstanbul Barosu Kadın Hakları Merkezi'nin müdahillik talebi reddedilirken Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın müdahallik talebi kabul edildi. Üç tutuklu sanığın tahliyesine karar verildi.
Davada 26'sı suça sürüklenen çocuk, ikisi polis memuru 34 sanık yargılanıyor. İlk duruşmaya katılmayan ve haklarında yakalama kararı çıkan O.G., F.S. ve O.T. adlı çocuklar da 31 Ekim'de yakalandı ve cezaevinden duruşmaya getirildi. Duruşmada toplam 32 sanık hazır bulundu.
Sakarya Kadın Platformu, Kocaeli Kadın Platformu, İnsan Hakları Derneği (İHD) Sakarya Şubesi ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Sakarya Kadın Kolları'nın katılımıyla adliye önünde basın açıklaması yapıldı.
Kadınlar, "Beraat değil en ağır ceza", "Erkek adalet değil, gerçek adalet", "Susma haykır, tecavüze hayır", sloganları attı. "İki harfli bir yaşam istemiyoruz" pankartı dikkat çekti.
Çağdaş Hukukçular Derneği Çocuk Hakları Komisyonu Başkanı Müşir Deliduman, duruşma öncesi adliye önünde yaptığı konuşmada davada sanık olarak yer alan suça sürüklenen çocukların yetişkinlerle birlikte yargılanmasının yanlış olduğunu, hem çocukların güvenliği açısından hem de Sakarya'da uzman çocuk mahkemesi olmadığı için davanın başka bir mahkemeye taşınması gerektiğini söyledi. "Sanık polisler hakkında etkin soruşturma yürütülmedi. Suç mağduru çocuğa kimse sahip çıkmıyor. Biz bu davanın takipçisi olacağız" dedi.
İHD Sakarya Şubesi Başkanı Nesrin Gümüş de basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"N.Ç. davasında utanmazlık, Fethiye davasındaki pervasızlık, Hüseyin Üzmez davasındaki aymazlık Sakarya'da yaşanmasın diye Sakarya İHD olarak Ö.C. davasının takipçisiyiz ve yine 'tecavüzü aklayan yargı istemiyoruz' diyoruz.
"Bizler yerini bulmayan adaletin çetelesini tutmaktan bıktık. Artık yeter, adalet arayan kadınların sesi duyulsun, yeni bir utanç kararına imza atılmasın! Tüm kadınları davayı takip etmeye, birlikte mücadele etmeye çağırıyoruz."
Kadın Gazeteciler Takipte Oluşumu da adliyedeydi.
Deliduman, duruşma çıkışı yaptığı açıklamada " E.T. adlı polis memurunun soruşturmanın selameti için görevinden çekilmesi gerekiyordu" dedi.
Avukat Harika Günay Karataş da Sosyal Hizmetler Kurumu'nun müvekkili Ö.C. ile görüşmesine izin vermediğini, bir süre telefon görüşmelerinin bile engellendiğini söyledi. "Mahkeme eğer 'çocuğun üstün menfaati' gerekçesiyle onu ailesinden ayırma kararı alıyorsa, bunun altyapısını da hazırlamalı" diye konuştu.
Bir sonraki duruşma 7 Mart'ta. (ÇT)