İnsan Hakları Derneği (İHD) Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyonu, Uluslararası Zorla Kaybedilenler Günü nedeniyle yazılı açıklama yaptı.
30 Ağustos'un Birleşmiş Milletler (BM) tarafından 2011 yılından beri Uluslararası Zorla Kaybedilenler Günü olarak anıldığı belirtilen açıklamada, "30 Ağustos'ta kayıplar sorununa, gözaltında kaybedilenlere ve kaybedilenlerin yakınlarının yaşadıklarına dikkat çekmek amacıyla dünyanın dört bir yanında etkinlikler düzenleniyor" denildi.
30 Ağustos dayanışmanın da çağrısıdır
Her 30 Ağustos'ta zorla kaybetmelerin sorumlularının yargılanması için devletlere çağrılar yapıldığına vurgu yapılan açıklamada, "30 Ağustos aynı zamanda kayıp yakınları ile dayanışmanın da çağrısıdır. Zira uluslararası insan hakları içtihadına göre kaybedilen kişinin akıbetinin karanlıkta bırakılması ailesi için işkence olarak değerlendirilir" ifadeleri kullanıldı.
"Yaşadık, tanık olduk biliyoruz: Faillerden hesap sorulmamasının kayıp yakınları üzerinde, çıplak şiddet kadar yıkıcı bir etkisi vardır" denilen açıklamanın devamı şöyle: "Gözaltında kaybetme eyleminin hukuken suç olduğunun tespiti ve cezasız bırakılmayacağı güvencesi, kayıp yakınları üzerindeki yıkımı azaltır; yaralarının iyileşmesine katkı sunar."
TIKLAYIN - 30 Ağustos Dünya Kayıplar Günü ve Cumartesi Anneleri/İnsanları
Devlet suçlarının inkarı ve cezasızlık
"Türkiye'de hem tarihsel olarak hem de günümüzde devam eden devlet suçlarının inkarı ve cezasızlık siyaseti, demokrasinin kurumsallaşmasını engelleyen ana nedenlerden biridir."
"BM Uluslararası Zorla Kaybedilenler Günü vesilesiyle bir kez daha hatırlatıyoruz: İnkar ve cezasızlık siyaseti sonlandırılmadan demokratikleşme, insan haklarına saygı ve hukukun üstünlüğü ilkelerinin hayata geçmesi mümkün olmayacaktır."
Cumartesi Anneleri/İnsanları'na şiddete son
İktidara yapılan çağrıda, "Sistematik inkar ve cezasızlık politikasına son vermeye, gözaltında kaybedilenleri aradıkları için hukuksuz bir biçimde engellenen Cumartesi Anneleri/İnsanları'nın üzerindeki baskı ve şiddet uygulamalarını durdurmaya ve BM Herkesin Zorla Kaybetmeden Korunmasına Karşı Uluslararası Sözleşme'yi imzalamaya çağırıyoruz" denildi.
"Gözaltında kaybedilenleri aramaktan vazgeçmeyeceğiz. Tüm baskılara göğüs gererek adalet hakkını, hakikat hakkını ve ihlallerin tekrarına karşı toplumun güvencelere sahip olma hakkını savunmakta ısrar edeceğiz."
TIKLAYIN - Cumartesi Anneleri'ni beklerken: Karanfil bırakmamız bile yasak
(NT)