İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi, Caferilerin kullandığı Esenyurt’taki Muhammedi Camisi’ne yapılan saldırılarla ilgili basın açıklaması yaptı, konuyla ilgili inceleme raporunu paylaştı.
İstanbul Esenyurt’taki Aşık Şenlik Caddesi Yenikent Mahallesi’nde, yaklaşık on bin Caferi cemaatine mensup vatandaşın yaşadığı bölgede yer alan Muhammedi Camisi’ne yönelik önce tehdit ve kundaklama gerçekleşti sonra da cami talan edildi.
Mezhebi sorgulandı
İHD İstanbul Şube Başkanı Abdulbaki Boğa ve MYK Üyesi Hulusi Zeybel, İHD üyelerinin yaptığı görüşmeler sonucu hazırladığı raporu özetle anlattı:
“Yangın gerçekleşmeden on gün önce, akşam namazı sonrası cami imamı Hamza Aydın’a birkaç genç ‘Siz hangi mezheptensiniz?’ diye sordu. İmam, Caferi inancına mensup olduğunu söyleyince ‘Yani siz Şia mısınız?’ dedi ve inancı sorgulamaya başlayarak suçlayıcı ifadeler kullandı. Kendisinin Selefi olduğunu söyledi ve uzaklaşırken yüksek sesle ‘Zamanı gelince tüm türbe ve camilerinizi yıkacağız. Kabe’yi de yıkacağız, siz Atatürk’e tapıyorsunuz, o kafirdir. Zafer İslam’ın olacaktır ve şeriat uygulanacaktır’ dedi.”
Olaydan sonra suç duyurusu yapıldı. Emniyet Müdürlüğü de soruşturma başlattı. 8 Temmuz’da sabaha karşı 02:00 civarında camiinin kütüphane bölümünde yangın çıktı. İtfaiyenin gelmesiyle kısa bir süre sonra söndürüldü. Yangında üç Kuran, üçyüz ciltlik Hadis külliyatı yandı.
İkinci saldırı
İHD raporunda diğer olay da şöyle anlatıldı:
“Ertesi sabah da saat 06:00 sıralarında camide kimse yokken, camiye komşu bir kadın; iki kişinin camiye girdiğini görüyor, bir süre sonra birinin çıktığını ve bağırarak ‘Sizin ezanınızı okutmayacağız burada’ dediğini duyuyor. Camiye girildiğinde kutsal eşya ve değerli malzemelerin parçalandığını, etrafın talan edildiğini görüyorlar. Bu olayın ardından da tekrar Büyükçekmece Başsavcılığına giderek şikayetlerini belirtiyorlar.”
Rapora göre, caminin imamı Hamza Aydın olayla ilgili “Kuşku, endişe ve kaygılarımız devam etmektedir” diyor. Esenyurt Emniyet Amiri Seçkin Çengeloğlu da yangının kundaklama sonucu ortaya çıktığına dair somut bir kanıt olmadığı için “saldırı” olarak kabul edilmeyeceğini belirtti.
Güvenlik tedbiri
İHD’nin raporunda, “Mağdur cami cemaati ve imamın güvenlik endişesinin çok ciddi olduğu” belirtildi. İHD ayrıca, “Ne ilk tehdit olayı, ne de takip eden olaylarda savcılığa yapılan bildirimlere rağmen hiçbir güvenlik tedbiri alınmadığı gözlemlendi” değerlendirmesini yaptı.
Arka arkaya gerçekleşen üç olayda tedbir alınmamasının, “ihmal” ile izah edilemeyeceği belirtildi. (PA/AS)