İki gün önce PKK'nin kaçırdığı Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Tunceli milletvekili Hüseyin Aygün kaçırılmasından 48 saat sonra alındığı bölgeye beş altı kilometre mesafede bir yerde serbest bırakıldı.
Aygün'ün bırakılması üzerine Tunceli Valisi Mustafa Taşkesen NTV'ye yaptığı açıklamada ''Bütün Türkiye'ye geçmiş olsun. Gözümüz aydın. İki gün önce kaçırılan vekilimiz Ovacık Aşağı Torunoba karakolumuzda bulunuyor. İlk aldığımız bilgilere göre kendi imkanlarıyla karakola ulaştı,'' dedi.
NTV'ye göre, Aygün'ün Savcıyla telefonla görüştüğü, ''ben milletvekiliyim, ifade vermeyeceğim. Gereklli açıklamayı daha sonradan yapacağım'' dediği öğrenildi.
Aygün, Vali Taşkesen'in helikopter önerisini kabul etmedi. Yol boyunca Aygün'e eşlik eden konvoyu bir helikopter izledi.
Aygün: Daha fazla rol üstlenmemi rica ettiler
Dersim News'in haberine göre, Aygün, Dersim'deki evine dönüşü sonrası Seyit Rıza Parkı'nda yaptığı açıklamada, '"Provakatif bir eylem olduğunu ve serbest bırakılacağımı biliyordum. Serbest bırakılma emrim bizzat Bahoz Erdal tarafından verildi. Bahoz Erdal, güvenliğin sağlanmasını ve en kısa zamanda serbest bırakılmamı kendilerine talimat verdi,'' dedi.
''Ama serbest bırakılmamda Ankara'da oluşan tepkilerin, Meclis Başkanımızın, Başbakanımızın, İnsan Hakları Derneği'nin, Alevi derneklerinin ve Dersim halkının eylemleri de etkili oldu.
''Bana yönelik herhangi bir tehdit yok. Son derece saygılı ve anlayışlı bir muamele vardı. İki günlük dağ maceram 17.00′de sona erdi. Bu eylemi yapanlar siyasi propaganda olarak yaptığını ifade etti.
''Bu eylemi yapan genç arkadaşlar, bu ülkenin çocukları. Bu eylemle barış mesajı vermek istediklerini söylediler. Daha fazla rol üstlenmem için ricacı oldular. Bütün partilerin daha fazla çaba harcaması istediklerini söylediler.
''Dağdaki 18-25 yaş arası oluşan bir grupla muhatap oldum. Tek yolun 4 partinin bir araya geleerek barış için bir şeyler yapılması gerektiğini söylüyorlar. Gençler eve dönmek istiyorlar. Son derece saygılı bir muamele gördüm."
''Dersim dağlarında kaldık''
Aygün, Hürriyet'te yer alan habere göre, yol kesen gruptakilerin kendisini tanıdığını, ayrılırken de sarıldıklarını, öptüklerini ''burada bulunan kardeşlerini unutma abi'' dediklerini aktarıyor.
''Bana karşı zor kullanılmadı. Bana silah bile doğrultmayacaklarını söylediler. Normalde direnebilirdim. Silah kullanacaklarını sanmıyorum ancak arkadan gelen arabalar çoğalınca kimsenin can güvenliğini tehdit etmek istemedim.
''6-7 saat yürüdük. Benim de aşina olduğum Dersim dağlarında kaldık. Dersim dağlarını da özlemişim.Ankara'da oluşan tepkilerin, başta Dersim halkının tepkilerinin de bu süreci hızlandırdığını sanıyorum. 6-7 kişilik genç kişilerdi, Keşke bu toplumun içinde yer alsalar da üniversite okusalar.
''Sabah uyandığımızda bulunduğumuz bölge arandı ve kılıma dair zarar gelmemesi için talimat verildi. Yürüyerek geldim. Ben Dersim'in dağlarını karış karış biliyorum.''
Hüseyin Aygün, pazar günü Dersim'in Ovacık İlçesi'nden kent merkezine gelirken saat 19.00 sularında PKK'liler tarafından kaçırılmıştı.
ANF'nin saat 14.00'te geçtiği habere göre, KCK Yürütme Konseyi Başkanlığı, Aygün'ün "işlemlerinin tamamlanması"nın ardından serbest bırakılacağını açıklamıştı. (NV/HK)