Hrant Dink Vakfı’ndan bugün yapılan yazılı açıklamada, vakfa yönelik ölüm tehditlerinin gönderildiğinin duyurulmasının ardından sivil toplum örgütleri, siyasetçiler, insan hakları aktivistleri, bu gibi tehditlerin gözardı edilemeyeceğini belirterek, sorumluların yargı önüne çıkarılması çağrısında bulundular.
Hrant’ın Arkadaşları grubu, Hrant Dink cinayetini hatırlatarak “Karşı karşıya olduğumuz durum görmezden gelinebilecek türden değil” derken, Nor Zartonk Ermenilere ve farklı halklardan kişilere ve kurumlarına yönelik saldırıların Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Ermeni ve Rumları hedef gösteren lobi söyleminden sonra artış gösterdiğine dikkat çekti.
Yeşiller Meclisi, tehditlerin nefret dilinden beslenen siyasetin sonucu olduğunu ifade ederken, Uluslararası Af Örgütü “Hrant Dink Vakfı'na ve Rakel Dink'e yönelik bu tehdit derhal tarafsız ve bağımsız şekilde soruşturulmalı ve sorumlular adalet önüne getirilmelidir” dedi.
Hrant'ın Arkadaşları, Nor Zartonk, Uluslararası Af Örgütü, Yeşiller Meclisi, Yurttaş Girişimi, Barış Akademisyenleri, HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, İHD Eş Başkanı Eren Keskin, HDP Mardin Milletvekili Tuma Çelik, Deva Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, HDP Muş Milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit şu açıklamalarda bulundu:
Hrant’ın Arkadaşları: Karşı karşıya olduğumuz durum görmezden gelinebilecek türden değil
"Hrant Dink Vakfı, geçtiğimiz iki gün içerisinde vakfa yönelik yapılmış olan ciddi tehditlere dair bir basın duyurusu yayınladı. Hrant Dink Vakfı’nın ‘kardeş masalları’ anlatmakla itham edildiği; başta merhum Hrant Dink’in eşi Rakel Dink olmak üzere tüm aile fertleri, avukatlar ve dahi vakıf çalışanlarının ölümle tehdit edildiği söz konusu mesajlar tam da göz göre göre işlenen Dink cinayetini hatırlatır biçimde ‘bir gece ansızın gelebiliriz’ sloganını içeriyor.
“Son günlerde dört bir yanda kendini gösteren ırkçı, ayrımcı ve nefret suçu barındıran hadiseler de göz önünde bulundurulduğunda; bu tehditlerin kamuoyu ve yetkililer tarafından büyük bir ciddiyetle ele alınması gerektiğini hatırlatır sorumluklarını yerine getirmeye davet ederiz.
“Karşı karşıya olduğumuz durum, geçiştirilebilecek, görmezden gelinebilecek, ‘bir şey çıkmaz bundan’ diyerek gündem dışına itilebilecek türden değildir.
“Hiç kimse Rakel Dink’i tehdit edemez. Hiç kimse Dink Ailesi’ni tehdit edemez. Hiç kimse avukatları, vakıf çalışanlarını tehdit edemez. Rakel Dink’in, Dink Ailesi’nin, avukatların ve Hrant Dink Vakfı çalışanlarının sonuna kadar yanındayız."
Uluslararası Af Örgütü: İhmaller tekrarlanmamalı
"Hrant Dink Vakfı'na ve Rakel Dink'e yönelik bu tehdit derhal tarafsız ve bağımsız şekilde soruşturulmalı ve sorumlular adalet önüne getirilmelidir.
"Hrant Dink'in ölümüne giden süreçteki ihmaller tekrarlanmamalı ve tehdit edilen kişilere ve vakfa acilen koruma sağlanmalıdır."
Nor Zartonk: Bir kişi daha eksilmeye tahammülümüz yok
"Hrant Dink Vakfı’na yönelik yazılı ölüm tehditlerinde bulunulduğunu öğrenmiş bulunmaktayız.
“Bir süredir Ermenilere ve farklı halklardan kişilere ve kurumlarına yönelen saldırılar artmaktadır. Süregelen saldırıların Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından Ermeni ve Rumları hedef gösteren lobi söyleminden sonra tekrar artış gösterdiğine dikkatinizi çekiyoruz.
“Nefret dilini besleyen ve bundan menfaat uman başta Cumhurbaşkanı ve AKP hükümeti olmak üzere bütün siyasi parti ve kurumlardan süregelen nefret atmosferine son vermelerini ve yetkililerin derhal gerekli tedbirleri almalarını talep ediyoruz.
“Aksi halde gerek Dink ailesine gerekse Hrant Dink Vakfı’nda çalışan dostlarımıza yönelen herhangi bir saldırıdan kendilerini sorumlu tutacağımızı ilan ediyoruz.
“Toplumsal barışın inşa edildiği, adil, özgür ve eşit bir ülke için mücadele eden Hrant Dink Vakfı’nın yanında olduğumuzu beyan ediyor, Türkiye halklarını Hrant Dink Vakfı’na destek olmaya, dayanışmaya çağırıyoruz.
“Öfkeliyiz. Bu ülkede eşit ve adalet içerisinde bir arada yaşamak istiyoruz ve bir kişi daha eksilmeye tahammülümüz yok."
Yeşiller Meclisi: Kardeşlik Masalları’nı çoğaltmak için…
"Hrant Dink Vakfı 28-29 Mayıs tarihlerinde ölüm tehdidi aldıklarını bir basın duyurusuyla kamuoyuyla paylaştı. Sabahattin Ali’den Tahir Elçi’ye bu topraklarda böylesi tehditlerin ne anlama geldiğini çok acı bir şekilde tecrübe ettik.
"Tüm bu cinayetler, nefret söylemi ile beslenen siyasi iklimin yarattığı koşullardan cesaret alanlar tarafından gerçekleştirildi. Bugün Rakel Dink’e, avukatlara ve Hrant Dink Vakfı’na yönelen tehditler de aynı siyasi iklimin bir sonucu.
"Biz, Yeşiller Meclisi olarak, ilgili kamu kurum ve temsilcilerinin nefreti besleyen söylemleri terk etmelerini ve barış içinde yaşayacağımız toplumun kurulması için üstlerine düşen sorumluluğu ivedilikle yerine getirmelerini istiyoruz.
"Bu tehditler karşısında ortak insan hakları değerlerini paylaştığımız Hrant Dink Vakfı’nın yanındayız. Kardeşlik Masalları’nı birlikte çoğaltmak ve dillendirmek için emek harcamaya devam edeceğiz. Çünkü hayalini kurduğumuz ülkede bir arada yaşamanın ancak bu şekilde mümkün olabileceğine inanıyoruz.
"Barış ve kardeşlik içinde yaşamayı ilke edinmiş herkesi Hrant Dink Vakfı’nın yanında durmaya ve ses çıkarmaya davet ediyoruz. Hepimiz Hrant’ız, hepimiz Ermeniyiz!”
Barış Akademisyenleri: Nefret dili bu yaklaşımları tetikler
"Hrant Dink Vakfı'na, Rakel Dink'e yönelik tehditler suçtur, kabul edilemez.
"Vakfın vurguladığı gibi 'son dönemde yükseltilmesinde sakınca görülmeyen ırkçı, ayrımcı, nefret dili' bu korkunç yaklaşımları tetikler, cesaretlendirir, azmettirir. Hrant Dink Vakfı'nın yanındayız."
Yurttaş Girişimi: Sorumlular cezalandırılsın
Demokrasi mücadelesi verenlerin gözbebeği olan Hrant Dink Vakfı’na ölüm tehdidi içeren bir mektup gönderildi. Bu nefret söylemlerine son verilmesini, sorumluların cezalandırılmasını istiyoruz.
Mithat Sancar: Irkçılığı normalleştirenlere karşı Vakfın yanındayız
“Sevgili Hrant’ı 13 yıl önce katledenler, şimdi de Hrant Dink Vakfı’na ölüm tehditleri gönderiyor!
“Nefret söylemini yayan, ırkçılığı normalleştiren zihniyetin besleyip cesaretlendirdiği bu kötülük odaklarına karşı Hrant Dink Vakfı’nın yanındayız.”
Tuma Çelik: Tehdit, eşit ve özgür yaşam arzusuna
"Irkçı nefret dili son aylarda dört bir yanımızı sardı. Bu söylemin yarattığı sonuçları yakın tarihimizde acı deneyimlerle yaşadık. Ne 19 Ocak'ı ne de 19 Ocak'a giden nefret taşlarıyla döşeli o günleri unuttuk.
"Dün Agos'un ve Hrant Dink'in yargılandığı adliye binaları önünde duyduğumuz 'Bir Gece Ansızın Gelebiliriz' sloganı bizlere sadece karanlığı hatırlatır.
"İktidara çok yakın medyanın Türkiye'deki dini önderleri hedef göstermesi, ardından kiliselere peş peşe yapılan saldırılar şimdi de yerini ölüm tehditlerine bırakmıştır.
"Türkiye'nin yüz akı kurumlarından biri olan Hrant Dink Vakfı'na yapılan bu tehdit eşit ve özgür yaşama arzusuna karşı yapılmış bir tehdittir. Hepimiz bir güvercinin ruh tedirginliğini yaşıyoruz.
"İktidar sözcüleri ve yandaşları bu nefret dilini terk etmelidir. Kiliselere saldıranlar, ölüm tehditleri savuranlar bulunarak derhal gerekli cezai işlemler başlatılmalıdır.
"Bu nefret iklimini dağıtmak hepimizin görevidir. Hrant Dink Vakfı, Dink Ailesi ve avukatları yalnız değildir."
Meral Danış Beştaş: Failler ortaya çıkarılmalı
"Kullanılan nefret dili, kutuplaştırmanın vahim sonuçlarını görüyoruz. Kiliselere yönelik saldırılar ile yapılan tehdit ciddi bir şekilde soruşturulup failler ortaya çıkarılmalıdır.
"Aksi halde Hrant Dink Vakfı ve üyelerine yapılan saldırıdan sorumlu olacaksınız @TC_icisleri"
Veli Ağbaba: Irkçılık temelini iktidarın nefret dilinden alıyor
"Güvercin tedirginliğinde yok edilen hayatlara doymayan, kana susamış, nefretten beslenen ırkçılık, meşru temelini iktidarın kutuplaştırıcı ve ötekileştirici nefret dilinden alıyor."
Eren Keskin: Dink cinayetini aydınlatmayan yargı da sorumlu
“Nefret dili, 1915 ten bu yana devam ediyor. Hrant Dink cinayetini aydınlatmayan yargı da sorumlu. İnsan Hakları Savunucuları olarak, takipçisiyiz!”
Gülistan Kılıç Koçyiğit: Sorumluları çıkarmayanlar en ufak olumsuzluğun müsebbibidir
“Bu tehditlerin sorumlularını bulup çıkarmayanlar yaşanacak en küçük olumsuzluğun müsebbibidirler.
“Bir an önce etkin bir soruşturma başlatılması ve kamuoyuna tatmin edici bir açıklama yapılmasını bekliyoruz.”
Ali Babacan: Ayrımcılık ve ırkçılığa karşı her kesimi savunacağız
“Hrant Dink Vakfı'na yönelik tehditler, ayrımcılığı teşvik eden bir siyasi iklimin ürünüdür.
“Ayrımcılığa ve ırkçılığa karşı her kesimi savunacak, Rakel Dink'i ve vakıftaki arkadaşlarını yalnız bırakmayacağız.”
TIKLAYIN - Hrant Dink Vakfı: Rakel Dink ve Avukatlarımız Ölümle Tehdit Ediliyor
(EKN)