Haberin İngilizcesi için tıklayın
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Sözcüsü Günay Kubilay, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında Barış Pınarı harekatına ilişkin son gelişmeler ve ateşkese dair açıklama yaptı.
ABD ile Türkiye arasında imzalanan ateşkes anlaşmasını hatırlatan Kubilay, “Geçtiğimiz 10 gün boyunca hayatını kaybeden yüzlerce kişiyi anmak gerekiyor, yüzlerce insan katledildi. 'Savaşa hayır' sözü suç sayıldı ve milyonların barış iradesini bastırmak için sokaklarda baskılar yapıldı, barış diyen herkes gözaltına alındı, tutuklandı. 300 binden fazla insan yerinden yurdundan edildi” dedi.
Anlaşma kapsamında beş gün sürecek ateşkesi değerli bulduklarını belirten Kubilay, “Başta Suriye olmak üzere tüm Ortadoğu’nun 5 günlük değil sonsuza kadar barışa ve kardeşliğe ihtiyacı olduğunun altını çizmek istiyoruz” diye konuştu.
Günay Kubilay özetle şunları söyledi:
“Çözümün anahtarı Washington’da, Moskova’da değil”
“Bu ülkenin, bu toprakların sorunları savaşla çözülemez. Kürt sorunu derin tarihsel kökleri olan sosyo-politik bir sorundur. Bütün cumhuriyet tarihi boyunca izlenen savaş ve şiddete dayalı politikalar çözümsüzlükten başka bir şey üretmemiştir.
“Türkiye’nin denemediği tek yol barıştır. Çözüm için en maliyetsiz, en rasyonel ve en kalıcı yöntem budur: Diyalog, müzakere, uzlaşma ve çözüm… Kalıcı sorunlara kalıcı çözümler ancak muhataplarıyla üretilebilir.
“İktidara defalarca söyledik, yine söylüyoruz: Kürt sorunu ancak ve ancak Kürtlerle çözülebilir. Çözümün anahtarı Washington da ya da Moskova da değil, Ankara’da, Diyarbakır’da ve İmralı’dadır.
“İmralı’nın sesine kulak verilmeli”
“AKP iktidarının gerçek anlamda bir muhasebe yapmasının tam zamanıdır. Çözümü askeri harekatlarda değil, siyasi müzakerelerde aramak gerekir. Çünkü bu sorun bir güvenlik sorunu değil barış, demokrasi ve özgürlük sorunudur. Çözüm yeri meclis, muhatabı herkestir.
“Erdoğan, Washington ve Moskova arasında mekik dokumak yerine ‘İmkân verin bu sorunu bir haftada çözerim’ diyen İmralı’nın sesine kulak vermelidir. İmralı’daki tecride son verilerek ortaya konulan bu güçlü ve kararlı irade onurlu bir barış ve kalıcı çözüme giden yolu açacak bir imkana dönüştürülmelidir, dönüştürülebilir.
“Güvenli bölgede Kürt kentleri var”
“Oluşturulacak güvenli bölgenin hemen hemen tamamında büyük Kürt kentleri var. Suriyeli Kürtlerin yüzde 70’ine yakını bu 30 km derinlik içerisindeki bölgelerde yaşıyor.
“10 gündür devam eden saldırılarda başta Kürtler olmak üzere yüzbinlerce Kuzey Suriyeli/Rojavalı topraklarını terk etmek zorunda kalmıştır. Buraları terk etmek zorunda kalan tüm halkların insani ihtiyaçlarının güvence altına alınması, korunması, karşılanması zorunluluktur.
“Yerlerinden edilen 350 bin Kuzey Suriyelinin evlerine dönmeleri için bir an önce adım atılmalıdır. Savaş suçları işlendiğine, sivillerin öldüğüne, kimyasal silah kullanıldığına dair ciddi iddialar araştırılmalıdır, es geçilmemelidir. Uluslararası kurumların, bağımsız-resmi uzmanların sahada inceleme yapması sağlanmalıdır ve bu konuda girişimler başlamalıdır.” (AS)