Avukat Gülizar Tuncer, Bakırköy İnfaz Savcılığı’na verdiği dilekçede hasta mahpus Ramazan Özalp’in tahliye edilmesini talep etti.
Avukat Tuncer, hakkında kesinleşmiş müebbet hapis cezası olan 21 yıldır cezaevinde yatan Özalp’in hastalığı nedeniyle hayati risk altında olduğunu belirttiği dilekçesinde Özalp’in cezasının infazının ertelenmesini talep etti.
1993’te Şırnak'ın İdil ilçesine bağlı Dirsekli köyünde, camide gözaltına alınan ve PKK davası kapsamında müebbet hapis cezasına çarptırılan Özalp’in vücudunun sol tarafının felç olması ve beyninde tümör bulunmasına, Adli Tıp Kurumu (ATK) tarafından “Cezaevinde kalamaz” raporu bulunmasına rağmen hala Metris Cezaevi’nde tutulduğunu belirten Avukat Tuncer, Özalp’in durumunun kötü olduğunu ifade etti.
Cezaevinden cezaevine
Avukat Tuncer, Bakırköy İnfaz Savcılığı’na verdiği dilekçede şunlara dikkat çekti:
“Midyat Cezaevi'nde rahatsızlanan ve Mardin Devlet Hastanesi'ne götürülen, tetkiklerde beyninde tümör olduğu ortaya çıkan müvekkil, ameliyatın ardından felç olmuştur.
“Halen vücudunun sol tarafını kullanamayan müvekkille ilgili olarak ameliyatla alınan tümörün kontrollerde tekrar büyümeye başladığını saptayan doktorlar, yeniden ameliyat için tam teşekküllü bir hastanede yatırılması gerektiğini belirtmişler ve bunun üzerine de müvekkil tedavi edileceği gerekçesiyle Urfa E Tipi Cezaevi'ne nakledilmiştir.
“Urfa Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde yapılan kontroller sonucu hazırlanan heyet raporunda, ‘Hastalık süreklidir. Sakatlık bırakmıştır. Kocama hali niteliğindedir. Takip ve tedavi gerektirmektedir’ denilmiş olmasına rağmen Urfa Cezaevi'nde üç ay kalan felçli ve yatalak hasta konumundaki Özalp, tedavi edilmek yerine Amasya Cezaevi'ne gönderilmiştir.
“Daha önce yakın tarihte getirildiği Metris T Tipi Cezaevi’nde kendisi için tam bir eziyet halini alan rapor alma, muayene ve tetkikler sonucu nihayetinde ATK 3. İhtisas Dairesi tarafından kendisine ‘Cezaevinde tek başına yaşamını idame ettiremeyeceği’ yönünde rapor verilen Özalp’le ilgili olarak İdil Jandarma Komutanlığı’nın verdiği ‘Toplum güvenliği için tehlikeli’ olduğu yönündeki rapor dikkate alınarak Bakırköy İnfaz Savcılığı tarafından infaz ertelemesinin reddi yönünde karar verilmiştir.
“Yeni rapora gerek yok”
“Durumunun ağırlaşması nedeniyle kalmakta olduğu Metris R Tipi Cezaevi’nden Samatya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne götürülmüş olması durumun vahametini ve acilen serbest bırakılmasının gerekliliğini göstermektedir.
“ATK raporu alınmasına gerek kalmaksızın, söz konusu raporun ATK tarafından dosya üzerinden onaylanması ve durumun aciliyeti de dikkate alınarak bu sürecin hızlandırılması için gerekli girişimlerde bulunulması gerekmektedir.
“Ceza Ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Yasa’da değişiklik yapan 24.1.2013 tarihli ve 6411 sayılı yasayla birlikte her ne kadar ‘Maruz kaldığı ağır bir hastalık veya sakatlık nedeniyle ceza infaz kurumu koşullarında hayatını yalnız idame ettiremeyen ve toplum güvenliği bakımından tehlike oluşturmayacağı değerlendirilen mahkumun cezasının infazı üçüncü fıkrada belirlenen usule göre iyileşinceye kadar geri bırakılabilir’ denilmekteyse de savcılıkların mutlaka bu konumdaki hasta mahpusların ‘toplum güvenliği bakımından tehlike oluşturmayacağı’ yönünde kolluk güçlerinden rapor almaları gerekmemektedir.
“3. Yargı paketi kapsamında çıkarılan 24.1.2013 tarihli 6411 Sayılı yasada yer alan hasta mahpuslarının infazının ertelenmesi için ‘toplum güvenliği bakımından tehlike oluşturmayacağı’ şartının hukukla bir ilgisi bulunmamaktadır.
“Mevcut hastalıkları ve rapor alma sürecinde yaşadığı sıkıntılarla birlikte cezaevinde tedavisinin gereği gibi yapılmayışı nedeniyle, son dönemde durumu daha da kötüleşen ve artık cezaevi koşullarında yaşaması imkansız hale gelen daha da ötesi her an yaşamını yitirecek denli ağırlaşmış durumda olan müvekkilin derhal serbest bırakılması gerekmektedir.” (EKN)