Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı “Akıllı olun, burası Türkiye Cumhuriyeti” diyerek Rûdaw’ın Diyarbakır temsilcisi Maşallah Dekak ve kameraman Mehmet Kanevi’ye saldırı girişiminde bulunan M.K. hakkında takipsizlik kararı verdi.
Yaklaşık iki buçuk ay devam eden soruşturmada savcılık Dekak ve Kanevi’nin “soyut iddiaları” dışında dosyada bir delile rastlanmadığını belirtti. Kararda, hem saldırıya uğrayan gazeteciler hem M.K. şüpheli sıfatıyla yer aldı.
Diyarbakır Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti (GGC), yazılı bir açıklamayla savcılığın kararını kınadı:
Meslektaşlarımıza yapılan saldırı, hakaret ve tehditler kamera görüntülerinde açık bir şekilde görülürken, ‘delil yetersizliği’ gibi komik bir gerekçeyle takipsizlik kararı verme, bize göre provakatif olan bu saldırıyı meşrulaştırmakla aynı anlamı taşımaktadır.
Bu karar meslektaşlarımızın sokakta çalıştıkları sırada uğrayacakları muhtemel her türlü saldırıya zemin hazırlayacak, saldırganları cesaretlendirecektir. Dün olduğu gibi bugünde saldırıya uğrayan meslektaşlarımızın yanındayız. Hukuki anlamda itiraz süreçlerini de yakından takip edeceğimizi tekrar ifade ediyoruz.
Basın özgürlüğü ile düşünce ve ifade hürriyetine yönelik yapıldığı aşikar olan bu saldırıya ilişkin takipsizlik kararını kınıyoruz, tanımıyoruz.
Ne olmuştu?
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, seçim çalışmaları kapsamında 12 Ocak’ta Diyarbakır’a geldi. Maşallah Dekak ve Mehmet Kanevi Babacan’ın Diyarbakır’daki temaslarını takip ediyordu.
Dekak’ın yanına gelen M.K burada gazeteciye “Burası Türkiye Cumhuriyeti, burada Kürtçe konuşamazsınız” diyerek saldırı girişiminde bulundu, küfür ve tehdit etti. Araya Babacan’ı takip eden diğer gazeteciler girdi.
Diyarbakır'da Temsilcimiz Maşallah Dekak’a saldıran bir şahıs, “Akıllı olun, burası Türkiye Cumhuriyeti” diyerek tehdit etti. Dekak'a hakaret ve küfreler savuran şahıs güçlükle zaptedildi. pic.twitter.com/At4pwYoJKl
— Rudaw Türkçe (@RudawTurkce) January 12, 2024
M.K. ifadesinde saldırı girişimini yalanlayarak “Namazımı kıldıktan sonra cami çıkışında Rudaw TV çalışanlarını gördüm. Emin olmak için muhabire ‘Rudaw mı?’ dedim, O da başını sallayarak onayladı. Bunun üzerine şahsa ‘Diyarbakır'ı Kürdistan’ın başkenti Amed diye tanıtıyorsunuz. Burası Türkiye Cumhuriyeti’ deyince bana Kürtçe ‘Git işine bak’ dedi. Ben de ona ‘Türkçe konuş’ dedim. Bana ‘Ben Türkçe bilmiyorum’ dedi’ şeklinde beyanda bulundu.
(HA)