Fotoğraf: Pixabay
Yeni tip koronavirüsün (Covid-19) getirdiği olumsuzluklardan etkilenenler arasında gazetecilerde bulunuyor. Koronavirüs nedeniyle birçok gazetede çalışanlar evden çalışmaya devam etse de her gün gazetenin yolunu tutanlar da var.
Türkiye Gazeteciler Sendikası da (TGS) basın meslek işçilerinin İş Kanunu ve Basın İş Kanunu’na koronavirüs şartları altındaki haklarını derledi. Soru cevap şeklinde yapılan derleme şu şekilde:
İş Kanunu’nda ya da Basın İş Kanunu’nda, salgın nedeniyle ücretli/ücretsiz izinden yararlanma hakkı var mı?
Ücretsiz izne ayrılma isteğinin işverene yazılı olarak iletilmesi ve işverenin de bu talebi uygun bulması hâlinde ücretsiz izinden her zaman yararlanma hakkı vardır. Ücretsiz izin süresince iş sözleşmesi askıda kalır ve ücretsiz izinde geçen günler kıdem süresinden düşülür.
Salgın hastalık nedeniyle ücretli izin hakkı düzenlenmemiştir. Ancak, salgın hastalık, İş Kanunu kapsamında “işin durmasını ya da işçiyi çalışmaktan alıkoyan zorlayıcı bir neden” olarak yorumlanabilir. İş K. 40. maddeye göre, bu zorlayıcı nedenden ötürü işyerinde bir haftadan fazla süre ile işin durması (İş K. 24/lll) veya bu zorlayıcı nedenin işçiyi işyerinde bir haftadan fazla süre çalışmaktan alıkoyması (İş K. 25/lll) hâlinde çalışamayan veya çalıştırılmayan işçiye bu bekleme süresi içinde bir haftaya kadar her gün için yarım ücret ödenir. Zorlayıcı sebeplerden ötürü çalışılmayan günler için ödenen yarım ücret hafta tatili günü için de ödenir. Bir haftadan sonra işverenin ücret ödeme yükümlülüğü sona erer. Bu durumda çalışan, isterse sözleşmeyi haklı nedenle feshedebilir ve kıdem tazminatını alır ancak ihbar tazminatı ödenmez.
Ayrıca, İşsizlik Sigortası Kanunu’na göre; Genel ekonomik, sektörel veya bölgesel kriz ile zorlayıcı sebeplerle işyerindeki haftalık çalışma sürelerinin geçici olarak önemli ölçüde azaltılması veya işyerinde faaliyetin tamamen veya kısmen geçici olarak durdurulması hâllerinde, işyerinde 3 ayı aşmamak üzere kısa çalışma yapılabilir. Zorlayıcı sebeplerle kısa çalışma yapılması hâlinde, kısa çalışma ödeneği ödemeleri, 4857 sayılı Kanunun 24 üncü maddesinin (III) numaralı bendinde ve aynı Kanunun 40 ıncı maddesinde “zorlayıcı sebeplerden ötürü çalışılmayan günlerde bir haftaya kadar her gün için yarım ücret ödenir” şeklinde öngörülen bu bir haftalık süreden sonra başlar. Kısa çalışma ödeneğinin süresi Cumhurbaşkanı tarafından 6 aya kadar uzatılabilir. Kısa çalışma hâlinde İşsizlik Sigortası Fonundan kısa çalışma ödeneği ödenir. Bunun için öncelikle işverenin kısa çalışma talebi için İŞKUR’a başvuruda bulunması ve talebinin uygun bulunması gerekir. Son 120 gün hizmet akdine tabi olanlardan son üç yıl içinde en az 600 gün süreyle işsizlik sigortası primi ödemiş işçiler kısa çalışma ödeneğine hak kazanır. Kısa çalışma ödeneği, çalışmadığı süreler için, işçinin kendisine ve aylık olarak her ayın beşinde ödenir.
Salgın nedeniyle işverenler, çalışanlarını ücretsiz izne gönderebilir mi? Eğer gönderebilirse bunun süresi nedir?
İşveren çalışanların da yazılı onayı olmak şartıyla ücretsiz izin uygulaması yapabilir. İşveren ya da çalışan ücretsiz izin konusunda birbirlerini zorlayamaz, bu hususta her iki tarafın da onayı aranır.
Ücretsiz iznin belirli bir süreye bağlanması gerekir. Süresiz ücretsiz izne çıkarılma gibi bir durum söz konusu olmaz. Ücretsiz izin süresi belirsiz ya da muğlak ise, çalışan makul bir süre bekledikten sonra hâlen işe başlatılmadı ise iş akdini haklı nedenle feshedebilir, bu durumda kıdem tazminatına hak kazanır ancak haklı olsa da sözleşmeyi kendisi feshettiğinden ihbar tazminatına hak kazanamaz.
Salgın nedeniyle ücretsiz izne gönderilen çalışan, iş akdini haklı nedenle feshedebilir mi? Bu fesih yoluyla çalışan ihbar ve kıdem tazminatı alabilir mi?
İşveren tek taraflı olarak verdiği kararla çalışanları ücretsiz izne gönderemez, çalışanın ücretsiz izni kabul etmesi şarttır. İşçi istemediği hâlde işveren ücretsiz izne gönderdiğini beyan ediyorsa ve hatta süresi de belirsizse veya çok uzunsa; bunu bir iş akdi feshi olarak kabul edebiliriz. Öte yandan, işveren, işçi kabul etmediği hâlde işçiyi ücretsiz izne çıkardığını beyan ediyorsa ve bu ücretsiz izin süresi makul bir süre ise ancak işçi kabul etmek istemiyorsa o zaman işçi iş akdini feshedebilir. Bu durumda, çalışan ihbar tazminatını isteyemez fakat kıdem tazminatı ödenir.
Salgın nedeniyle işveren, çalışanının iş akdini haklı nedenle feshedebilir mi?
Salgın nedeniyle işverenin iş sözleşmesini feshine ilişkin açık bir düzenleme yoktur. Basın İş Kanunu Madde 12 gereğince; Gazetecinin uğradığı hastalık sebebiyle iş akdi işveren tarafından feshedilemez. Ancak, bu hastalığın altı aydan fazla uzaması hâlinde tazminat verilmek suretiyle iş akdi feshedilebilir. Vazife göremeyecek duruma düşüp de işveren tarafından işinden çıkarılan gazeteci, azami bir yıl içinde iyileştiği takdirde tekrar eski işine alınır.
Salgın hastalık İş Kanunu kapsamında bir zorlayıcı nedendir. İş K. 24/lll maddesine göre işyerinde bir haftadan fazla süre ile işin durmasını gerektirecek zorlayıcı bir nedenin çıkması hâlinde veya İş K. 25/lll maddesine göre işçiyi işyerinde bir haftadan fazla süre çalışmaktan alıkoyacak zorlayıcı bir nedenin çıkması hâlinde iş sözleşmesi askıya alınır, feshedilmiş sayılmaz. Ancak bu zorlayıcı nedenin bir haftadan fazla sürmesi hâlinde işveren veya işçi haklı nedenle sözleşmeyi derhâl feshedebilir. Bu durumda, fesih işçi tarafından yapıldıysa kıdem tazminatı ödenir, ihbar tazminatı ödenmez. Fesih işveren tarafından yapıldı ise kıdem tazminatı da ihbar tazminatı da ödenir.
Karantina hâlinde çalışanlarına verilecek izin, yıllık izinden düşer mi?
Salgın hastalık gibi kişinin kendi kusuru olmaksızın çalışmaya devam edememesi sonucunu doğuran bir nedenle verilecek izinlerin 3 aya kadarı yıllık izinden düşülemez.
Borçlar Kanunu 423/b-2. cümle : İşçi, bir hizmet yılı içinde kendi kusuru olmaksızın hastalık, kaza, yasal bir yükümlülüğün veya kamu görevinin yerine getirilmesi gibi kişiliğine bağlı sebeplerle en çok üç ay süreyle işgörme edimini yerine getiremediği takdirde, işveren yıllık ücretli izin süresinden indirim yapamaz.
İş Kanunu’na göre, işyerinde zorlayıcı sebepler (salgın hastalık, karantina bu kapsamda değerlendirilmelidir) yüzünden işin aralıksız bir haftadan çok tatil edilmesi sonucu olarak işçinin çalışmadan geçirdiği zamanın on beş günü (işçinin yeniden işe başlaması şartıyla) yıllık izin süresinden sayılmaz (M.55/1-d).
Gazete salgın nedeniyle yayına ara verirse ücret alabilir miyim?
Evet iki ay süreyle ücretinizi alabilirsiniz. (Basın İş K. 17/son)
İşveren salgın olmasına rağmen beni çalıştırmaya devam edebilir mi?
Umumi Hıfzıssıhha Kanunu’nda, 57. maddede sayılan bulaşıcı hastalıklardan birine yakalananlara çalışma yasağı getirilmiştir. Bu Kanunun 76. Maddesine göre, “Etrafında bulunanlara sari ve salgın hastalıklardan birini nakle vasıta olduğu muhakkak olan kimseler muvakkaten ve bu zail oluncaya kadar meslek sanatlarını icrasından hıfzıssıhha meclisleri karariyle menolunur.” Çalışma yasağı kararı, Hıfzıssıhha Meclisince verilir. Bu çalışma yasağı hastalığın geçmesiyle birlikte sona erecektir. İşverenlerin çalışma yasağı kararı verildikten sonra ilgili işçiden iş görme borcunu yerine getirmesini talep etmemesi gerekir. Bulaşıcı hastalıklara yakalananların, hastalık devam ettiği sürece karantina altında tutulmaları yasal bir zorunluluk olduğundan, söz konusu çalışma yasağı esnasında iş ilişkisi askıda kalır (Umumi Hıfzıssıhha Kanunu m.72, m.73).
Hastalığa yakalanmadım ancak işyerinde çalışma arkadaşlarımın arasında yakalananlar var, istifa edebilir miyim?
İş Kanunu 24. Maddesine göre sözleşmeniz belirli veya belirsiz süreli olsun, ihbar süresini beklemeksizin iş akdinizi derhâl haklı nedenle feshedebilirsiniz.
İş K. Madde 24 – Süresi belirli olsun veya olmasın işçi, aşağıda yazılı hâllerde iş sözleşmesini sürenin bitiminden önce veya bildirim süresini beklemeksizin feshedebilir:
I. Sağlık sebepleri:
b) İşçinin sürekli olarak yakından ve doğrudan buluşup görüştüğü işveren yahut başka bir işçi bulaşıcı veya işçinin işi ile bağdaşmayan bir hastalığa tutulursa.
İşyerinde salgın hastalık tanısı konulan bir çalışma arkadaşım var. İşveren işyerini karantinaya almıyor, tedbirlere uymuyor. Ne yapabilirim?
Öncelikle kişisel önlemlerinizi alın ve ardından derhâl bu durumu en yakın sağlık kuruluşuna bildirin. İşverenin bu uygulaması Türk Ceza Kanunu’na göre suçtur.
Bulaşıcı hastalıklara ilişkin tedbirlere aykırı davranma
Madde 195- (1) Bulaşıcı hastalıklardan birine yakalanmış veya bu hastalıklardan ölmüş kimsenin bulunduğu yerin karantina altına alınmasına dair yetkili makamlarca alınan tedbirlere uymayan kişi, iki aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Ayrıca iş akdinizi haklı nedenle feshedebilirsiniz ve kıdem tazminatı talebinde bulunabilirsiniz.
Sendikanın ilgili sayfasına ulaşmak ya da sendika avukatından bilgi almak için tıklayın.