Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC), İzmir Gazeteciler Cemiyeti (İGC), Çurkurova Gazeteciler Cemiyeti (ÇGC) ve Türkiye Gazeteciler Federasyonu (TGF) kıdem tazminatı ile ilgili "Kalemi de kıdemi de vermeyiz" başlıklı ortak bir açıklama yaptı.
Beş gazeteci örgütünün ortak açıklaması'nda, "Medya sektöründe çalışan meslektaşlarımızın haklarını korumak ve geliştirmek için mücadele eden kurumlar olarak, kıdem tazminatı ile ilgili gündeme getirilen önerilerden büyük rahatsızlık duyuyoruz" denildi.
"Kıdeme karşı her türlü girişimin karşısındayız"
"Demokrasinin vazgeçilmezi olan basın özgürlüğünün önündeki engelleri kaldırmak için uğraşırken bir yandan da sektördeki on binlerce çalışanın ekonomik ve sosyal haklarını iyileştirmenin temel önceliğimiz olduğunun bilincindeyiz. İşsizlik oranının yüzde 30’un üzerinde olduğu medya sektöründe, gazetecilerin güvencesiz ve düşük ücretli çalışma koşullarını değiştirmek için ısrarlı bir mücadele yürütüyoruz. Bu nedenle kıdem tazminatı hakkını aşındıracak her türlü girişimin karşısında olduğumuzun bilinmesini istiyoruz.
TIKLAYIN: Timur Soykan: Haberin Yeniden Kıymetli Olacağı Günlere İnanıyorum
"Kıdem tazminatının tartışmaya açılmasının iki temel sebebi olduğunu görüyoruz: Birincisi, 2020-2022 dönemini kapsayan resmî Yeni Ekonomi Programı’nda kıdem tazminatının, Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi (TES) adı altında deregülasyona tabi tutulması önerisidir. Bu programda TES vasıtasıyla sıcak para ihtiyacını karşılamak ve tasarrufları artırarak sermaye piyasaları için kaynak oluşturmak hedeflenmiştir. İkinci sebep ise kıdem tazminatı hakkını ortadan kaldırarak çalışma hayatını daha da esnekleştirmek, çalışanların iş güvencesini yıpratmak, işten atmayı kolaylaştırmaktır.
"Güvencesiz çalışma, kalemler üzerindekiyi baskıyı arttırır"
"Biz gazeteciler için daha güvencesiz bir çalışma hayatı kalemlerimiz üzerindeki baskının artması anlamına gelecektir. Her iki sebeple de kıdem tazminatının tartışmaya açılmasını kabul edilemez buluyoruz. Ülke ekonomisindeki bozulma ve olumsuzlukların sorumlusu çalışanlar olmadığına göre, faturayı kıdem tazminatı ile ödeyecek de biz olamayız. Türkiye işçi sınıfının bir parçası olarak biz gazeteciler; diğer tüm sendika ve meslek örgütleri gibi ekonomideki savurganlığı ve kayırmacılığı, kıdem tazminatımız ile finanse etmeyeceğimizi ilân ediyoruz.
"Talepler için somut adımlar atın"
"Kıdem tazminatını bu hâliyle tartışmaya açanlara sesleniyoruz. Gerçekten milyonlarca çalışanın ve de gazetecilerin lehine bir düzenleme yapma niyetindeyseniz ısrarla dile getirdiğimiz taleplerimiz için somut adım atmanızı bekliyoruz."
Örgüt açıklamada taleplerini ise şöyle sıraladı:
- Kıdem tazminatı çalışan ücretinin bir parçasıdır. Ödemesi sonraya bırakılmış ücrettir. Kıdem tazminatını tartışmaya açmak yerine çalışanların haklarını, ekonomik ve sosyal refahlarını, iş güvencelerini artıracak tedbirleri gündeminize alın.
- Basın özgürlüğü, demokrasinin ve halkın haber alma hürriyetinin teminatıdır. Özgürlüklerin önündeki yasal engelleri kaldırın. Cezaevindeki meslektaşlarımızı serbest bırakın. Gazetecilerin mesleki güvencelerini artırın.
- Güçlü sendika ve meslek örgütleri sağlıklı demokrasiler için vazgeçilmezdir. Ülkemizin taraf olduğu Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) sözleşmelerine uyumlu bir şekilde sendikalaşma ve örgütlenme özgürlüğü önündeki engelleri kaldırın.
*Kaynak: TGS
(SO)