Haberin Kürtçesi / İngilizcesi için tıklayın
Gazeteciler Metris Cezaevi’nin önündeydi. Bugün sabah saat 10.00’da RSF Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu ile TİHV Başkanı Şebnem Korur Fincancı ve gazeteci yazar Ahmet Nesin’in serbest bırakılması için bir basın açıklaması düzenlendi.
Basın açıklaması çağrısını Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF), Türkiye Gazeteciler sendikası, DİSK Basın-İş ve Gazetecilere Özgürlük Platformu yaptı. Açıklamaya destek için Erol Önderoğlunun ailesi ve Ahmet Nesin'in eşi Hilal Nesin'in yanı sıra bianet Proje Danışmanı Nadire Mater, TGS Başkanı Uğur Güç, TGS İstanbul Şube yöneticisi Elif Akgül, DİSK Basın-İş Yönetim Kurulu üyesi Ayşe Düzkan, Uluslararası Af Örgütü Kampanyalar ve Savunuculuk Direktörü Ruhat Sena Akşener, Düşünce Suçuna Karşı Girişim'den Berna Akkızal, akademisyen Ceren Sözeri, gazeteciler Ahmet Şık, Bülent Mumay, Zeynep Erdim de Metris'in önündeydi.
Deloire: Serbest bırakılana kadar mücadelemiz sürecek
Basın açıklamasında ilk sözü RSF Başkanı Christophe Deloire aldı.
Deloire iktidarın baskısı altında Özgür Gündem’e destek vermek için bir günlüğüne yayın yönetmenliği görevini üstelen Erol Önderoğlu, Şebnem Korur Fincancı ve Ahmet Nesin’in tutuklanmasının ifade ve basın özgürlüğüne ve temel insan haklarına aykırı olduğunu söyledi.
Deloire, Türkiye temsilcileri Erol Önderoğlu için özel olarak birkaç cümle söylemek istediğini söyledi: “Erol Önderoğlu 20 yıldır RSF’nin Türkiye temsilcisi. Bu süreç boyunca hiçbir taraf, fikir, ayrımı yapmadan bütün gazetecilerin hakları için mücadele verdi. Şu anda bu nedenle cezaevinde. Erol’un yıllar boyu verdiği bu mücadeleyi biz de şimdi onun için vereceğiz; bu bir başlangıç, gazeteci arkadaşlarımız serbest bırakılana kadar baskıyı artırarak da sürdüreceğiz.”
Gürsel: Vazgeçirebileceklerini sanıyorlarsa yanılıyorlar
Metris’te tutulan Erol Önderoğlu ve Ahmet Nesin’in yazdıkları mektupları Uluslararası Basın Enstitüsü'nün (IPI) Türkiye Ulusal Komitesi Başkanı Kadri Gürsel okudu.
Kadri Gürsel mektupları okumadan önce kısa bir konuşma yaptı ve Gazetecilere Özgürlük Platformu adına orada bulunduğunu belirtti. Gürsel üç Nöbetçi Yayın Yönetmeni’nin tutuklanmasının korkutma, yıldırma amaçlı olduğunu belirtti ve “Bu tutuklamalarla bizleri mücadeleden ve dayanışmadan vazgeçireceklerini sanıyorlarsa yanılıyorlar. Biz buradayız, dayanışma içindeyiz ve daha da güçleniyoruz”.
Gürsel ardından mektupları okudu.
23 Haziran 2016 Metris Cezaevi Türkiye, farklı rejimler altında gazetecilerini ve muhaliflerini baskı altında tutmayı, son dönemde, iktidar dışı tüm çevreleri de dâhil edecek şekilde yaygınlaştırdı. Metris cezaevinde görebildiklerimiz ise basın, ifade ve kanaat özgürlüğüne inanan tüm demokrat, duyarlı meslektaş, hukukçu ve aktivistlerin birlikte etkili ses getirmiş olmaları oldu. Temsilcisi olduğum RSF, ulusal ve uluslararası gazetecilik örgütleri, yazar kuruluşları ve genel hak hareketinin Türkiye’de gazeteciliğin yanı sıra hukukçular, akademisyenler ve muhalif siyasetçilerin baskı altında tutulmasına karşı gösterdikleri mobilizasyonu selamlıyorum. Haklarımız için mücadelemizi, hapiste de olsa, sokakta da olsa beraber sürdüreceğiz. Sevgiler, Erol Önderoğlu |
23 Haziran 2016 Metris Cezaevi Sevgili arkadaşlar, Hukuk tanımayan bir ülkenin hapishanesine girmek kadar kolay bir şey yok artık. Barış ve demokrasinin hiç yaşanmadığı, bilinmediği bir ülkede bunların mücadelesini yapmak elbette zor. Ama bu zorluklar bizi hiçbir zaman özgürlüğe olan inancımızdan döndürmedi. Eskiden de işimiz zordu, şimdi de. Şimdinin tek farkı karşımızda sadece demokrasi istemeyen biri yok, bilmeyen biri var. Bilmediği için de ona ne anlatsak boş. Demokrasiyi seçim sanan, seçimi de sadece tek başına iktidar, tek başına iktidarı da muhalefet yok sanan birileri elbette demokrasiyi bilmez ve bilmek istemezler. Çünkü bunun tek açıklaması vardır, o da FAŞİZM’dir. Demokrasiyi sadece kendi iktidarı sananlar FAŞİZM’i de bilmezler. O yüzden cahilliklerine kızmayın. Umarım biz son halka oluruz. Ama sanmıyorum çünkü hiçbir şey bilmeyen tek adamla savaşıyoruz. Bu süregelen faşizm yakında AKP içindeki çatlağı büyütecektir. Bunu yok etmek için AKP içi tutuklamalar olursa şaşırmayın. Faşizm bana çok şey öğretti ama bu 13 yılda en çok şaşırmamayı öğretti. Hepinize dostça selam ve sevgiler, Ahmet Nesin |
Pradel: Artan baskıların göstergesi
Basın açıklamasını Uluslararası İnsan Hakları Federasyonu'ndan avukat Martin Pradel yaptı.
“Şebnem, Erol ve Ahmet’in tutuklanmaları onların Türkiye basın özgürlüğünü savunusu çalışmalarıyla doğrudan bağlantılıdır.
“Tutuklanmaları ayrıca Türkiye’de insan hak savunucularına karşı, terörizme bağlantılı suçlamaların kötüye kullanılmasıyla artan baskıların da göstergesidir.
“Acil ve koşulsuz bir biçimde serbest bırakılması için çağrı yapıyoruz:” (HK)