İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde altı yıldır devam eden Ergenekon davası bugün sonuçlanıyor. 66’sı tutuklu 275 sanıklı, 23 iddianameli davada savcı, 64 sanık için ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istedi.
Peki dava nasıl başladı, kaç kişi yargılanıyor, suçlamalar ne, duruşmalarda neler yaşandı?
Ümraniye’de başladı
Ergenekon soruşturması, Trabzon jandarmasına geldiği iddia edilen bir ihbar telefonunun ardından 12 Haziran 2007’de Ümraniye’de bir gecekonduya yapılan operasyonda 27 el bombasının bulunmasıyla başladı.
İstanbul Cumhuriyet Savcıları Zekeriya Öz, Mehmet Ali Pekgüzel ve Nihat Taşkın tarafından hazırlanan ilk iddianame, 25 Temmuz 2008’de kabul edildi.
Emekli Tuğgeneral Veli Küçük, İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, eski İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu, Cumhuriyet Gazetesi imtiyaz sahibi ve başyazarı İlhan Selçuk, Sedat Peker ve Sami Hoştan ile bazı emekli askerler ve İP yöneticilerinin de aralarında bulunduğu 46’sı tutuklu 86 sanık hakkında hazırlanan iddianame, 2 bin 455 sayfaydı.
Birinci Ergenekon davası, Başkan Köksal Şengün, üye hakimler Hasan Hüseyin Özese ve Sedat Sami Haşıloğlu’ndan oluşan mahkeme heyetiyle, Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi’ndeki küçük salonda, 20 Ekim 2008’de başlandı.
Bir yıl sonra ikinci iddianame
Yargılama devam ederken, genişleyen soruşturma için savcılar Ercan Şafak, Fikret Seçen, Mehmet Murat Yönder ve Cihan Kansız da görevlendirildi. 1909 sayfalık ikinci iddianame, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nce 25 Mart 2009’da kabul edildi.
İddianamede, emekli orgeneraller Şener Eruygur, Hurşit Tolon, emekli Tuğgeneral Levent Ersöz, gazeteciler Mustafa Balbay, Tuncay Özkan, eski Ankara Ticaret Odası Başkanı CHP Milletvekili Sinan Aygün, eski İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Adil Serdar Saçan, eski Esenyurt Belediye Başkanı Gürbüz Çapan, emekli Albay Arif Doğan ve eski Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Osman Paksüt’ün eşi Ferda Paksüt sanık olarak yer aldı.
19’u tutuklu, 36’sı tutuksuz sanık ile hakkında yakalama kararı bulunan Turan Çömez olmak üzere toplam 56 sanık hakkında dava açıldı.
AKP müdahil oldu
37’si tutuklu 52 sanık hakkında hazırlanan 3. Ergenekon iddianamesi de 5 Ağustos 2009’da kabul edildi.
Eski Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreteri emekli orgeneral Tuncer Kılınç, emekli Orgeneral Kemal Yavuz, eski Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal, eski İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu, eski YÖK Başkanı Kemal Gürüz, eski Özel Harekat Dairesi Başkanvekili İbrahim Şahin ve yazar Yalçın Küçük de bu davanın sanıkları arasında yer aldılar.
İddianamede Alevi-Bektaşi Federasyonu Genel Başkanı Ali Balkız ve Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Sekreteri Kazım Genç müşteki sıfatıyla yer alırken, Sivas Ermeni cemaati lideri Minas Durmazgüler ile Ermeni Patriği Mesrob Mutafyan ise mağdur olarak yer aldı.
Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP), AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik ve Agos gazetesi de davanın müdahilleri.
Mahkeme başkanı değiştirildi
Ergenekon soruşturması kapsamında hazırlanan “İrtica ile Mücadele Eylem Planı” iddianamesi 20 Ekim 2011’de kabul edildi.
Planın, emekli Albay Dursun Çiçek tarafından hazırlandığı ve avukat Serdar Öztürk’ün Ankara’daki ofisinde bulunduğu öne sürüldü.
12 Haziran 2011 seçimlerinde milletvekili seçilen Balbay ve Prof. Dr. Haberal’ın tahliye edilmesini yönünde oy kullanan, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Köksal Şengün 13 Temmuz 2011’de Bolu’ya atandı.
25 Temmuz 2011’den itibaren heyete Hasan Hüseyin Özese başkanlık yapıyor.
Başbuğ tutuklandı
Genelkurmay Başkanlığı Bilgi Destek Dairesi’nce işletilen internet siteleri ve İnternet Andıcı’na ilişkin YAŞ üyesi Orgeneral Nusret Taşdeler, emekli Orgeneral Hasan Iğsız, tümgeneraller Hıfzı Çubuklu ve Mustafa Bakıcı, emekli korgeneraller Mehmet Eröz ve İsmail Hakkı Pekin’in de aralarında bulunduğu 22 sanık hakkında da iddianame düzenlendi.
İddianamenin kabulüne 29 Temmuz 2011’de karar veren İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, bu davayı İrtica ile Mücadele Eylem Planı davasıyla birleştirdi.
Mahkeme, belgelerde adı geçen eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ hakkında suç duyurusunda bulundu ve Başbuğ, 6 Ocak 2012’de tutuklandı.
23 iddianame tek dosya
27 Nisan 2012’deki 225. duruşmada ilk iki Ergenekon davası birleşti. İlerleyen dönemde, Ergenekon ana davasında 23 iddianame toplandı.
Soruşturmanın genişlemesiyle sanık sayısının artması üzerine duruşma salonunun yetersiz kalınca, Silivri Cezaevi’nin giriş kapısının yaklaşık 50 metre yanında, 250 sanık, 350 izleyici ve 200 avukat kapasiteli yeni salon yapıldı.
Dört sanık hayatını kaybetti
Dava süresince dört sanık yaşamını yitirdi.
Tutuklu iş insanı Kuddusi Okkır hastalığının son evresindeki sağlık sorunları nedeniyle tahliyesinden sonra, tutuksuz sanık İlhan Selçuk savunmasını yapamadan, tutuksuz sanıklarından Engin Aydın ve Murat Özkan da yine savunmalarını yapamadan yaşamlarını kaybetti.
31’i gizli, 160 tanık
“Gizli tanılık” uygulaması ilk kez bu davayla başladı. Davada 31’i gizli tanık olmak üzere 160 tanığın beyanı alındı.
PKK’nin eski yöneticilerinden Şemdin Sakık, ifade verdiği duruşmada Deniz isimli gizli tanığın kendisi olduğunu açıkladı.
Faili meçhul yok, JİTEM yok, kayıplar yok
İddianamelerde, Kürt illerindeki binlerce faili meçhul cinayet, yargısız infaz, işkence, köy boşaltmalar ve kayıplar konusunda bir suçlama yer almadı. Faili meçhul cinayetler ve yargısız infazlarda yaşamlarını yitirenlerin yakınlarının yaptıkları müdahillik başvurularının çoğu reddedildi.
İlk iddianamede ayrıntılı olarak yer alan Silopi kayıpları Ebubekir Deniz ile Serdar Tanış, Vedat Aydın, Mehmet Sincar, Musa Anter ve Savaş Buldan’ın katledilmesi olayları sebebiyle aileler de müdahillik talebi ile başvuruda bulundu.
İkinci iddianamede PKK itirafçılarından gizli tanık Emek’in ifadelerinde yazar Musa Anter ve DEP Milletvekili Mehmet Sincar cinayetlerine ilişkin bilgilere yer verildi.
Gazi katliamı da Ergenekon soruşturması kapsamında yeniden gündeme geldi. Ergenekon iddianamesindeki gizli tanık ifadesinde, Gazi mahallesi katliamı emrinin, Ergenekon sanığı Veli Küçük tarafından verildiğine işaret edildi. Gazi Mahallesi katliamında yaşamını yitirenlerin yaptığı müdahillik başvurusu da reddedildi. (AS)
* Haberi yaparken, Vatan, Özgür Gündem, BBC Türkçe’den yararlandık.