Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Polis Teşkilatı’nın 171’inci kuruluş yıldönümü nedeniyle ‘Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda düzenlenen toplantıda konuştu.
Erdoğan’ın hedefinde sivil toplum kuruluşları (STK) vardı.
“Onların malum STK'ları bir araya gelmişler, raporlar yayınlamışlar.
“Bir defa bu raporları yayınlayanların ayrıca üzerine gidilmesi lazım. Sen neyin raporunu yayınlıyorsun?
“Benim ülkemde tehdit oluşturan ve bölgemi parçalayan, hendekler açan, devletin belediyeye gönderdiği mali desteğini kalkıp da dağa gönderenler karşılarında bu devleti bulacaklardır. Bunu yapacağız. Teröriste, terörist diyemedikleri için bu saçmalıklara zırvalayanlar dökülen kana ortaktır.”
TIKLAYIN - MAZLUMDER: CİZRE'DE EN AZ 203 KİŞİ ÖLDÜRÜLDÜ
Konuşmasının başında "Temmuz ayından bu yana 153 polisimizi şehit verdik. Binin üzerinde gazi polisimiz var" diyen Erdoğan’ın sözlerinden satırbaşları şöyle…
“Ya baş eğeceksiniz ya baş vereceksiniz”
“Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin merhameti, hoşgörüsü başka hiçbir ülkeyle mukayese edilemez. Ama bunun da bir sınırı vardır. Peki o sınır nedir? Tek millet, tek bayrak, tek devlet, tek vatandır. Bu çerçevede hareket etmeye mecburuz.
“Türküyle, Kürdüyle, Lazıyla biz tek milletiz.
“Bu vatanda operasyon kimseye yaptırmayız. Yapmaya gayret edenler bugün olduğu gibi bedelini bu şekilde öderler, ödemeye de devam edecekler.
“Ülke ve millet olarak üzerinde yükseldiğimiz ikinci temel bayraktır. Bizim bayrağımız hiçbir bayrağa benzemez. Orada renk, şehidimizin kanıdır, hilal, bağımsızlığımızın ifadesidir, yıldız, şehidimizin ta kendisidir. Öyle paçavralarla, şunlarla, bunlarla asla... Onlar paçavralarını gitsinler tabutlarının üzerine sersinler. Biz ise bayrağımızı şehitlerimizin tabutunda kullanırız. Tek vatanımız var, bu vatanda operasyon kimseye yaptırmayız. Yapmak isteyenler bugün olduğu gibi bedelini öder, ödemeye de devam edecek.
“Siz, milletimizin birliğine, vatanımızın bütünlüğüne, devletimizin bölünmezliğine saldırdığınız an karşınızda güvenlik güçlerimizi bulursunuz diye bunlara devamlı haykırıyoruz. İş bu noktaya geldiğinde de, ya baş eğeceksiniz ya baş vereceksiniz. Bunun başka yolu var mı?
“Her türlü eylemi yapayım, devlet bana karışmasın, silahımın önüme geçmezse ateş etmem böyle bir anlayış dünyanın neresinde görülmüş.”
TIKLAYIN - DUVARA DOĞRU KOŞARSAN, DUVARA ÇARPARSIN
Siyasi partiler
“Terör örgütünün güdümündeki partinin dokunulmazlık zırhlarını kullanarak polislerimize nasıl sataştığını görüyoruz, benim de içim içime sığmıyor. O yüzden sabrediyoruz. Sabretmeye devam edeceğiz ama bir taraftan da bu sıkıntıyı da aşarak, o arzuladığımız günleri de inşa edeceğiz.
“Anamuhalefet partisinin edep, adap yoksunu, hakareti, küfrü, yalanı, saldırganlığı siyaset sanan bir takım mensuplarının sizlere yönelik densizliklerini de zaman zaman şahit oluyorum.
"AB adım atmazsa anlaşmayı uygulamayız"
“Bizim AB ülkeleri dahil, dünyanın bir çok ülkesiyle suçluların iadesi anlaşmamız var. Bu anlaşmaya göre, ülkemizde suça ve teröre karışmış hükümlülerin iadesini talep ediyoruz. Ancak anlaşmaya rağmen bu ülkeler eli kanlı canileri, terör örgütü liderlerini, kırmızı bültenli aranan suçluları dahi iade etmiyorlar.
“Geri kabul anlaşmasında da durum aynıdır. Burada da takip edilmesi gereken bir süreç var. Şayet Avrupa Birliği atması gereken adımları atmaz, taahhütlerini yerine getirmez ise Türkiye de anlaşmayı uygulamaz.
TIKLAYIN - ERDOĞAN: YA BİZİM YANIMIZDA YER ALACAKLAR YA TERÖRİSTLERİN YANINDA
Paralel yapı
“Türkiye bu faciayı yaşadı. Paralel devlet yapılanması denilen bir şer örgütü, emniyet ve adalet teşkilatı içindeki mensupları aracılığıyla ülkemizi uçurumun eşiğine getirdi. Geriye dönüp baktığımızda ülkenin ve milletin başını ağrıtan pek çok musibetin gerisinde bu yapının elemanlarının izlerini görüyoruz.
"17-25 darbesi girişiminin ardından, tam bir temizlik harekatına dönüştürdük. Emniyet teşkilatımızda bu dönemde fiziksel ve zihinsel bir yeniden yapılanma sürecine girdik. Bu süreçte birlikte şu yapının, şu şahsın değil ülkenin emrinde olan yeni bir polis teşkilatı inşa ediliyor. Daha yapılacak çok iş olduğunu biliyorum.
“Paralel yapının büyük tahribat verdiği istihbarat gibi, terörle mücadele gibi, kaçakçılık gibi alanlarda yeni ve daha güçlü bir yapının süratle oluşturulması şarttır. Bugün Türkiye, terörle mücadelede bu kadar zorlanıyorsa bunda paralel yapının önemli payı vardır.” (YY)