Bugün okullar açılıyor. Örgün eğitim sistemindeki yaklaşık 18 milyon öğrenci ders başı yapacak.
Engelli öğrenciler için eğitime katılmak birçok engelle dolu. Okullara kabul edilmeme, okullardaki fiziki erişim engelleri, engellilere yönelik destek odası gibi zorunlulukların yerine getirilmemesi, eğitimsiz öğretmenler, velilerin bilinçsizliği, vb...
Toplumsal Haklar ve Araştırmalar Derneği’nin (TOHAD) İstanbul Bilgi Üniversitesi ve Sabancı Vakfı desteğiyle yürüttüğü "Mevzuattan Uygulamaya Engelli Hakları İzleme Raporu 2014” raporu engellilerin erişilebilirlik, eğitim, istihdam ve sağlık alanındaki durumunu inceledi.
Raporun eğitim bölümünde öne çıkan çarpıcı sonuçlardan biri de kaynaştırma eğitim sistemine dair.
Kaynaştırma eğitimi, engelli öğrencilerin engelsiz akranlarıyla birlikte aynı eğitim ortamında eğitim alabilmesine imkân sağlayan bir eğitim modeli.
Türkiye’de 2014-2015 yılında ilkokul, ortaokul ve ortaöğretim verileri birleştirildiğinde 12 yıllık zorunlu eğitim kapsamında toplam 182.917 öğrenci kaynaştırma eğitiminden yararlandı.
Kaynaştırma eğitim sistemine katılan engelli öğrenci sayısı ilkokulda 72.095.
Bu sayı ortaokulda 89,887'ye yükseliyor. Bu artışın sebebi temel olarak tanılanan öğrenci sayısının artması olarak düşünülebilir.
Ancak liseye geçildiğinde bu sayı bir anda 20,935'e düşüyor.
Üstelik 2013-2014 verilerine bakıldığında da aynı düşüş yaşanıyor.
Ortaokul ile lise arasında engelli öğrencilerin okula devamlılığında yaşanan düşüş eğitim sisteminde çözülemeyen sorunlar olduğuna işaret ediyor.
Peki ne oluyor da engelli öğrenciler ortaokuldan sonra eğitim hayatının dışına itiliyor?
Öğrencilerin durumu dikkate alınmıyor
Raporun eğitim bölümü yazarı İdil Seda Ak, mesleki ve teknik eğitim liselerine, güzel sanatlar, konservatuar, spor ve sağlık liselerine yapılan sınav ve yerleştirmelerde öğrencilerin durumlarının yeterince dikkate alınmaması ya da yönetmeliklerdeki kısıtlılıkların öğrencilerin liseye devam edememelerine neden olduğunu belirtti.
“Bu durum Kamu Denetçiliği Kurumu’nun Haziran 2014 tarihli şikayet başvurusuna verdiği tavsiye kararda da ortaya çıktı. İlgili kararda Milli Eğitim Bakanlığına, Güzel Sanatlar ve Spor Liseleri Yönetmeliği'nde, engelli bireylerin özel durumlarına uygun sınav ve eğitim imkânı sağlanacak şekilde değişiklik yapılması hususunda tavsiyede bulunulmuştu."
Meslek liseleri erişilebilir olmalı
Ak, genel eğitim sistemi içinde var olan meslek liselerin engelli öğrencilerin erişimine ve eğitimine hazır hale getirmenin çok daha kolay bir yapılanma süreci olduğunu belirtti.
“Mesleki ve teknik eğitimde kaynaştırma/bütünleştirme uygulamalarına yönelmek, engelli öğrencilerin engelsiz akranlarıyla birlikte mesleki eğitime katılmasını sağlamak, daha çok öğrencinin daha geniş mesleki fırsatlarla daha nitelikli bir eğitim almasına olanak tanıyacak, öğrencilerin eğitim sisteminden kopmadan meslek hayatına geçiş yapmalarına olanak sağlayacaktır.”
Kız çocukları iki kat dezavantajlı
Ak, engelli kız öğrencilerin engelli oğlan öğrencilere göre iki kat dezavantajlı olduğuna dikkat çekti. Liseye devam eden 20,935 engelli öğrencinin yüzde 38'i kız öğrenci. Ak, ergenlik dönemine giren ve öz bakım becerilerini yerine getirmekte sıkıntı yaşayan ya da zihinsel engeli olan kız öğrenciler için toplumsal önyargıların devreye girmesi nedeniyle ailelerin çocuklarını liseye göndermek istemeyebileceğini ya da çocuklarını açık öğretim programlarına kayıt yaptırmayı tercih etmiş olabileceklerini ifade etti. (NV)