*Fotoğraf: MA
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Engelliler Komisyonu, yeni eğitim ve öğretim yılında engelli öğrencilerin sorunlarına ilişkin parti Genel Merkezi’nde basın toplantısı düzenledi.
Toplantıda konuşan Engelliler Komisyonu Üyesi ve Şırnak Milletvekili Hüseyin Kaçmaz, önümüzdeki hafta Türkiye genelinde okulların açılacağına hatırlattı ve “engellilerin eğitime erişimi kamuoyunda yeterince tartışılmadığını” belirtti.
Kaçmaz, “Bu durumengellilere yönelik ayrımcı dil ve söylemlerden bağımsız olmadığı gibi iktidarların engelli karşıtı ‘sağlamcı politikalarında’ da bağımsız değildir” dedi.
"Bütçeden ayrılan pay 1,6"
Türkiye'de engellilerin Birleşmiş Milletler Engelli Hakları Sözleşmesinin 24'üncü maddesinden ve Anayasanın 10. ve 42. maddesinden kaynaklanan "Eğitim Hakları" henüz tam anlamıyla yaşama geçirilmediğini vurgulayan Kaçmaz, şöyle devam etti:
"Türkiye nüfusunun yüzde 8 ila 10'unu oluşturan engelli yurttaşlara sunulan kamu hizmetleri için bütçeden ayrılan pay sadece ve sadece yüzde 1,6'dır. Bu durum iktidarın engelliler konusundaki politikasızlığını gösteriyor.
"Millî Eğitim Bakanlığı ve bağlı okulların bütçesi içerisinde engellilerin eğitimi için yeterli düzeyde bir bütçe, kadro, müfredat düzenlemesi yapılmamıştır. Bu durum diğer ilgili kamu kurumlarında da benzerdir.
"Erişebilirlik sürekli erteleniyor"
“Engellilerin eğitim hizmetine erişimi için bütçe, kadro ve müfredat geliştirilmesi zorunludur. Eğitim hakkı da dahil engellilerin tüm haklarının ilk şartı olan erişilebilirlik meselesi AKP iktidarları döneminde sürekli ertelenmiştir. 2005 yılında çıkarılan ilgili yasaya rağmen gelinen aşamada ‘evden okula erişimin yolu, geçidi, servisi, kaldırımı, aracı, vb.’ elzem ihtiyaçlar görmezden gelinmiş ve halen giderilmemiştir.
“AKP iktidarı erişilebilirliği erteleyerek; engellilerin eğitim hakkı dahil tüm haklarını ertelemiştir. Okulların merdivenleri, lavaboları, sınıfları, tahtaları, asansörleri, kantinleri, bahçe ve spor alanları engellilerin erişimi için uyumlu değildir. Bu nedenle daha fazla vakit kaybetmeden, kapsamlı ve hızlı bir politika ile ‘Herkes için erişilebilir okullar’ inşa edilmelidir.
"Öğretmen sayısı sembolik"
“Milli Eğitim Bakanlığının bir milyonu aşkın personeli içerisinde ‘Özel Eğitim Kadrosu’ oranı sembolik düzeyde olup toplam öğretmenlerin sadece yüzde 1,4’ü bu kapsamdadır. Söz konusu personelin de ‘engelli hakları farkındalığı’ ve ‘hak temelli bir yaklaşım’ içinde olup olmadığı da tartışmaya açıktır.
“Okulların sadece yüzde 2,4’ü ‘özel eğitim kurumu’ olup, dersliklerde ise bu oran yüzde 1,4’tür. Okul öncesi eğitimde derslik, öğrenci ve öğretmenlerin ‘özel eğitim oranı’ kamuoyuna açıklanmamakta ve adeta gizlenmektedir.
“İlkokul, ortaokul ve ilköğretim düzeyindeki öğrenciler içerisinde ‘özel eğitim’ kapsamındakilerin oranı yüzde 0,3 olup bu oran erkek öğrencilerde yüzde 0,4, kız öğrencilerde ise yüzde 0,2’dir. Yani bin öğrenciden sadece 3’ü özel eğitim kapsamındadır.
"Ayrımcılığa maruz kalıyorlar"
“Tüm zorluklara rağmen eğitim ortamlarına erişen engelli öğrencilerin çok büyük çoğunluğu ‘kaynaştırma eğitimi’ kapsamında eğitim almaktadır. Kaynaştırma eğitimi için gerekli sınıf mevcudu, kadrosu ve farkındalık sağlanmadığı için engelli öğrenciler sistematik bir ayrımcılığa maruz kalmaktadırlar.
“Çoğu ithal olan ve bu nedenle erişimi zor, pahalı ve zahmetli olan yardımcı teknolojilere, tıbbi medikal araçlara, engelliler için günlük yaşamda zorunlu sarf malzemelerine erişimde engelliler güçlük yaşamaktadır. Tüm engellilerin eğitimi için nitelikli, anadilinde, erişilebilir, yaşadıkları çevre ile bütünleştirici, kaliteli ve parasız eğitim imkanları sağlanmalıdır.
"Kapsamlı bir politika uygulanmalı"
"Tüm eğitim alanlarının ‘evrensel dizayn ilkesi’ esas alınarak ‘makul bir düzenlemeden’ geçirilmesi için kapsamlı bir politika uygulanmalıdır.
"İşaret dilinin öğrenilmesine, işitme ve konuşma engellilerin dilsel kimliğinin gelişimine yardımcı olunması gereklidir. Yine görme, işitme veya hem görme hem işitme-konuşma engellilerin özellikle çocukların eğitiminin en uygun dille, iletişim araç ve biçimleriyle, onların akademik ve sosyal gelişimini artırıcı ortamlarda sunulmasının sağlanması gerekmektedir.”
(RT)