*Fotoğraflar: İHD Amed
Kayıp yakınları ve İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şube üyeleri, faili meçhul cinayetlerde ve gözaltında kaybedilenlerin akıbetlerini sormak için düzenledikleri eylemin 670’inci haftasında Koşuyolu Parkı'ndaki Yaşam Hakkı Anıtı önünde bir araya geldi.
Bu haftaki eyleme Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), Diyarbakır Barosu ve Diyarbakır Tabip Odası yöneticileri ve üyeleri de destek verdi.
Haftanın açıklamasını yapan İHD Şube Kayıp Komisyonu üyesi Fırat Akdeniz, “İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin Birleşmiş Milletler (BM) tarafından kabul edilişinin 73’üncü yılı olduğunu” belirtti ve “beyannamenin 73’üncü yıldönümünü buruk karşıladıklarını” söyledi.
"Bu utanç halen orta yerde duruyor"
Akdeniz, “Cumartesi Anneleri’nin ‘Evlatlarımızı sağ aldınız, onları sağ istiyoruz’ sloganı ile başlatmış olduğu oturma eylemi bugün İstanbul Galatasaray Meydanı’nda 872. hafta, Koşuyolu Parkı’nda ise 670. haftasına girdi” dediği konuşmasına şöyle devam etti:
Birçok kez kolluk kuvvetlerinin gaz bombalarına maruz kalan, yerlerde sürüklenen, gözaltına alınan ve her seferinde haklarında yargılama yapılan kayıp yakınları, her türlü baskı ve saldırılara rağmen mücadelelerini kararlılıkla bugünlere taşımayı sürdürmüştür.
İnsanlığın ilk erdemlerinden biri olan mezar hakkı şüphesiz insanlığın en büyük kazanımlarından biri olmuştur. Ama maalesef 21’inci yüzyılın 2022 arifesinde kayıp yakınlarının halen kendi evlatlarının kemiklerinin arayışı içerisinde olmaları insanlık için koca bir utanç olarak ortada duruyor.
"Kaybedilenler ortaya çıkarılsın"
Biz insan hakları savunucuları ve kayıp yakınları olarak, 10-17 Aralık İnsan Hakları Haftası’nda buradan bir kez daha sesleniyoruz; her şeyden önce toplumsal bir barışın hayata geçirilmesi için derhal bir çatışmasızlık sürecine girilmesi gerektiğinin çağrısını bir kez daha yineliyoruz.
Zorla kaybettirilenlerin akıbetleri ortaya çıkarılmalı ve zorla kaybedilenlerin bulunması, faili meçhul cinayetler sonucu katledilenlerin faillerinin ortaya çıkarılması için devletin tüm arşivlerini açması, tüm yetkili kişi ve kurumların hakikatle yüzleşme sürecini başlatması gerekiyor.
"Cezasızlıktan vazgeçin"
Hükümeti, ‘BM Kişilerin Gözaltında Kayıptan Korunmaları ile İlgili Uluslararası Sözleşme’yi imzalamaya ve sözleşme gereklerini yerine getirmeye davet ediyoruz.
Yargı mensuplarını, sistematik cezasızlık politikasından vazgeçmeye ve uluslararası belgelere göre insanlık suçu olan tüm kayıp vakaları konusunda etkin bir yargılama yürütmeye, uluslararası sözleşmeler uyarınca bu suçlar için zamanaşımı hükümlerini dikkate almamaya çağırıyoruz.”
"Hizbullah failli meçhullere karıştı"Ardından 29 Haziran 1992 yılında katledilen Ramazan Yüce için adalet talep edildi. Yüce'nin katlediliş öyküsünü İHD Diyarbakır Şubesi Kadın Komisyonu üyesi Derya Yıldırım paylaştı. 1991-1997 yılları arasında Silvan ilçesinde faili meçhul cinayetlerin yoğun yaşandığını dile getiren Yıldırım, Hizbullah'ın o dönemde devletin sınırsız desteğini arkasına alarak özellikle ilçe merkezinde sivil halka yönelik yüzlerce faili meçhul cinayete karıştığını söyledi. Yıldırım, bu cinayetler sonucu katledilenlerden birinin de Silvan Yatılı Bölge Okulu'nda hizmetli kadrosunda görev yapan evli ve 7 çocuk babası Ramazan Yüce olduğunu ifade etti. "Yüce'ye defalarca işkence yapıldı"12 Eylül 1980 askeri darbesinden sonra gözaltına alınıp, yoğun işkencelerden geçirilen Yüce'nin sonraki yıllarda da defalarca gözaltına alınıp serbest bırakıldığını belirten Yıldırım, Yüce'nin büyük kızının da o dönem Hizbullah saldırısından ağır yaralı olarak kurtulduğunu söyledi: "29 Haziran 1992 tarihinde Ramazan Yüce dışardan liseyi bitirme sınavı için Diyarbakır'a gider. O sabah eşine 'Ben gidiyorum ama kötü rüyalar gördüm. Bana bir şey olursa nişanlı olan kızımı evlendirin' der ve evden çıkar. Diyarbakır'dan Silvan'a gelmek üzereyken Lalebey Sokak'ta silahlı saldırıya uğrar. Ramazan Yüce orada hayatını kaybeder. "Cenazesine saldırdılar"Cenazesi Silvan ilçe merkezine kaldırılarak orada defin edilir. Taziyenin yoğun kalabalık geçmesinden dolayı yine o dönemin karanlık güçleri tarafından cenaze törenine saldırı gerçekleşir. Yüce'nin cinayeti faili meçhul olarak kayıtlara geçer. Sorumluların tespit edilip yargı önüne çıkarılıp cezalandırılsın. 29 yıl önce bu kentin dar sokaklarından birinde katledilen Ramazan Yüce için adalet istiyoruz." |
(RT)