* Fotoğraf: Flickr
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Mimarlar Odası Diyarbakır Şubesi, kent suçları ve imar düzenlemelerine ilişkin oda binasında açıklama yaptı.
Mimarlar Odası Diyarbakır Şubesi Başkanı Ferit Kahraman, belediyelere atanan kayyımların, belediye meclislerini de feshettiğini söyledi.
Yerel yönetimler üzerinden gelişen kentsel, doğal, kültürel ve sosyal kırım politikaları ile birlikte kamu kaynaklarının israf edildiğini dile getiren Kahraman, “Bu kent sahipsiz değildir” diye konuştu.
Son dönemlerde belediyeler, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ve Yapı Denetim şirketlerinin kontrolünde yapılan ruhsatlı özel yapılarda, yasa ve yönetmeliklere aykırı birçok uygulama yapıldığı iddialarının şubelerine iletildiğini aktardı.
TIKLAYIN - Diyarbakır'da 5 yıldır süren "sığ kentsel" dönüşüm
“Kamu kaynakları tahsis ediliyor”
Mezopotamya Ajansı’nda (MA) yer alan habere göre, ihalelerdeki usulsüzlüklere değinen Kahraman açıklamasına şu sözlerle başladı:
“Kamu İhale Platformu üzerinden incelediğimiz ihale sonuç ilanlarına baktığımızda, ihalelerin pazarlık usulü ile yapıldığı, rekabet koşulları oluşturulmadan yüksek bedel ve düşük kırımlarla belirli çevrelere peşkeş çekildiği görülmektedir.
“Ayrıca son yıllarda yeni yapılmış birçok uygulama (kaldırım, park, sokak sağlıklaştırma vb.) ihtiyaç olmamasına rağmen, yıkılıp yeniden ihale edilmiştir. Bütün bu ihale yöntemleri kanunsuz olmakla birlikte uygulamalara harcanan milyonlarca lira ile de kamu zarara uğratılmıştır.
* Fotoğraf: MA
“Aynı zamanda belediye kaynakları ile inşa edilen birçok yapı savaştan sonra ganimet paylaşır gibi, milyarlarca liralık bütçelere sahip kurumlara devredilerek kurumlar arası çatışmaya yol açacak uygulamalar yapılmıştır ve yapılmaya devam edilmektedir. Kamuya ait kaynakların atanmış yetkililerce belirli çevrelere tahsis edilmesi hukuka aykırıdır.”
“Kayyımlar suç işliyor”
Kahraman, kentte hukuka ve kanuna aykırı bir şekilde birçok kent suçunun işlendiğini, yetkililerin buna göz yumduğunu belirtti:
“İlgili kurumlara ve yerel yönetimlerdeki ilgili bütün birimlere görev ve sorumluluklarına dair çağrılar yapılmasına rağmen suç işlenmekte ve gereği yerine getirilmemektedir. Bu kentin en işlek caddelerinde denetimden ve mühendislik hizmetlerinden yoksun, her yönüyle yapısal risk taşıyan ve yoğun kullanıcı sayısına sahip (kaçak okul, kaçak düğün salonu, kaçak işyeri, kaçak büro, kaçak lokanta vb.) birçok kaçak yapı yapılmakta ve ruhsatlı olanlara da kaçak katlar ilave edilmektedir.
“Ayrıca daha önce de açıkladığımız üzere plan tadilatlarıyla aslında halkın ortak kullanımına tahsis edilmiş sosyal donatı alanları ve yeşil alanlar, politik ve rant amacı doğrultusunda farklı kullanım amaçlarına dönüştürülmeye çalışılmıştır. Kayyımların yönetiminde olan bütün yerel yönetimler kira bedeli alarak kapalı alan kullanımı izni vererek suç işlemektedir.”
“Bu kent sahipsiz değildir”
Kahraman açıklamasını şu sözlerle sonlandırdı:
“Biz kente ve kentliye karşı sorumluluğu olan bir meslek örgütü olarak, bu tür kent suçlarında doğrudan veya dolaylı sorumluluğu bulunan kurum ve kişileri uyarıyor ve hatırlatmak istiyoruz. Bu kent sahipsiz değildir.
“Özellikle bu uygulamalarda imzası bulunan idari ve teknik personellerin hukuk önünde hesap vereceğini hatırlatıyor ve bu işin peşini bırakmayacağımızı da özellikle vurguluyoruz. Bütün bu kanunsuz uygulamalara karşı meslek odamızın kamu adına gerekli girişimleri ve hukuki süreçleri başlatacağını belirtmek istiyoruz.”
(TP)