Urfa’nın Suruç ilçesinde 33 kişinin hayatını kaybettiği, 100’e yakın kişinin yaralandığı Suruç Katliamıyla ilgili davanın 15. duruşması Urfa 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
TIKLAYIN - 2015'ten 2020'ye bir adalet mücadelesi: Suruç Katliamı
TIKLAYIN - Suruç'ta yaşamını kaybeden 33 "Düş Yolcusu"
Davanın bir önceki duruşması covid-19 salgınından dolayı Urfa Cezaevi Kampüsü’ndeki mahkeme salonunda görülmüştü. Geçici bir heyetin baktığı bugünkü duruşmaya ise adli tatil nedeniyle sadece avukatlar alındı.
Duruşmada mağdur avukatları olan Urfa Baro Başkanı Abdullah Öncel, Sezin Uçar, Serdıl İzol, Veysi Eski ve Metin Özbadem katıldı.
Dava dosyanın tek tutuklu sanığı olan Yakup Şahin ise, duruşmaya tutuklu bulunduğu Urfa T Tipi Kapalı Cezaevi’nden Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı.
Sanık: Bunların avukatlarına konuşmam
Mezopotamya Ajansı’nda yer alan habere göre, duruşmada savunma yapan mağdur avukatlarından Serdil İzol, geçmiş celsede verilen ara kararların yerine getirilmesini ve eksik hususların giderilmesini talep etti.
Avukatların taleplerini alan mahkeme heyeti, sanık Yakup Şahin’e söz verdi. SEGBİS üzerinden konuşan Şahin, “Ben mahkeme salonuna gelsem de bunların (avukatların) sorularına cevap vermem. Bunlar adalet aramıyor” dedi.
Bir sonraki duruşma Kasım’da
Verilen aranın ardından mahkeme heyeti, Ankara Gar katliamında gelen evrakların aslının istenmesi, İmam Abdullah Ömer Aslan hakkındaki dosyanın akıbetinin sorulması, patlama anına ilişkin kayıp olan 5 saatlik görüntülerin kaybının nerede olduğuna dair verilen kararın takibi, firari sanıklar İlhami Bali ve Deniz Büyükçelebi hakkında çıkartılan kırmızı bülten kararına “patlayıcı madde bulundurma” bilgisinin eklenmesi ve yine sanık Yakup Şahin’in mahkeme salonuna getirilmesi yönündeki taleplerin mahkemenin asıl heyeti tarafından ara celsede değerlendirmesine karar verdi.
Heyet, avukatların dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu’nun dinlenmesi ve saldırı ile ilgili “tanık” olarak ifadesi alınan imam Abdullah Ömer Aslan’a dair soruşturma dosyasının dava dosyası ile birleştirilmesi yönündeki talepleri ise reddetti.
Davanın bir sonraki duruşması 16 Kasım'da görülecek.
Ne olmuştu? 20 Temmuz 2015'te, Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu'nun (SGDF) çağrısıyla, Kobanê'ye oyuncak ve insani yardım malzemeleri götürmek için Suruç'ta olan 300 genç, konakladıkları Amara Kültür Merkezi'nde basın açıklaması yaptıkları sırada intihar saldırısı gerçekleşti. Meydana gelen patlamada 33 kişi ve saldırgan hayatını kaybetti. Saldırıda ölenlerin isimleri: Koray Çapoğlu, Cebrail Günebakan, Hatice Ezgi Sadet, Uğur Özkan, Nartan Kılıç, Veysel Özdemir, Nazegül Boyraz, Kasım Deprem, Alper Sapan, Cemil Yıldız, Okan Pirinç, Ferdane Kılıç, Yunus Emre Şen, Çağdaş Aydın, Alican Vural, Osman Çiçek, Mücahit Erol, Medali Barutçu, Aydan Ezgi Salcı, Nazlı Akyürek, Serhat Devrim, Ece Dinç, Emrullah Akhamur, Murat Yurtgül, Erdal Bozkurt, İsmet Şeker, Süleyman Aksu, Büşra Mete, Duygu Tuna, Polen Ünlü, Nuray Koçan, Vatan Budak, Mert Cömert. Bombalı saldırıyı gerçekleştiren kişinin, Şeyh Abdurrahman Alagöz olduğu belirlendi. Saldırıyla ilgili soruşturmaya 23 Temmuz 2015'te "dosya içerisinde bulunulan belgelerin incelenmesinin soruşturmanın amacını tehlikeye düşüreceği" gerekçesiyle gizlilik kararı getirildi. Dava süreci Urfa Cumhuriyet Başsavcılığı'nın katliamın üzerinden 18 ay geçtikten sonra hazırladığı iddianamede, biri tutuklu üç sanık hakkında 104'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi. Sanıklardan Yakup Şahin, Ankara Tren Garı patlaması şüphelisi olarak tutukluydu. Diğer sanıklar Deniz Büyükçelebi ve İlhami Ballı ise iddianameye göre, Suriye'de. Suruç Katliamı'yla ilgili dava, olaydan 21 ay sonra, 4 Mayıs 2017'de Hilvan'daki Urfa Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'nün içerisindeki Urfa 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başladı. Firari olmayan tek sanık duruşmaya katılmadı. Katliama ilişkin, 9 Ocak 2017'de görülen kamu görevlilerinin yargılandığı davada, dönemin ilçe emniyet müdürü Mehmet Yapalıal'a "görevi ihmal ve kötüye kullanma" suçundan 7 bin 500 TL para cezası verildi, ceza 12 takside bölündü. Kamu görevlilerinin yargılandığı ikinci davada ise sanık olarak iki polis var. Polisler Suruç Asliye Ceza Mahkemesin'de "görevi kötüye kullanma" suçundan yargılanıyor. |
(EMK)