Barış İçin Akademisyenlerin “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisini imzaladıkları için "Terör örgütü propagandası" ile suçlanan üç akademisyen Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde 32. Ağır Ceza Mahkeme’sinde devam etti.
Davasının ikinci duruşması görülen Koç Üniversitesi’nden E.B. savunmasını yaptı. Esas hakkında mütalaasını açıklayan savcı, diğer akademisyenler için istediği cezayı yineleyerek sanığın Terörle Mücadele Kanunu (TMK) 7/2'ye göre cezalandırılmasını istedi.
Terörle Mücadele Kanunu 7/2 Terör örgütünün; cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösterecek veya övecek ya da bu yöntemlere başvurmayı teşvik edecek şekilde propagandasını yapan kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu suçun basın ve yayın yolu ile işlenmesi hâlinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır. Ayrıca, basın ve yayın organlarının suçun işlenmesine iştirak etmemiş olan yayın sorumluları hakkında da bin günden beş bin güne kadar adli para cezasına hükmolunur. |
Mahkeme heyeti, avukat Molu'nun esas hakkındaki mütalaaya karşı savunma hazırlamak için süre talebi üzerine bir sonraki duruşmanın 17 Temmuz'da görülmesine karar verdi.
Mahkeme heyeti şu isimlerden oluştu: Mahkeme Başkanı: Ömer Günaydın; Üyeler: Onur Sert, Habibe Ertuğrul; Savcı: Caner Babaloğlu.
"Ben barışa çağrı yaptım; şiddeti övmedim"
Yazılı savunmasını mahkemeye ibraz eden E.B. sözlü olarak şunları dile getirdi:
"O süreçte yaşananlardan dolayı duyduğum üzüntü nedeniyle ve ifade ve düşünce özgürlüğüm kapsamında söz konusu metni imzaladım. Hiçbir terör örgütü ile bağlantım olmadığı gibi herhangi bir şekilde terör örgütü propagandası yaptığım doğru değildir. Ben bu metinle barışa çağrı yaptım; terörü ve şiddeti övmedim.
"Suçlamaları kabul etmiyor, derhal beraatimi talep ediyorum. Aksi yönde kanaat verilmesi durumunda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını talep ediyorum."
Savcı mütalaasını açıkladı
Avukat Molu söz alarak derhal beraat talebinde bulundu. Mahkumiyet kararının düşünce ve ifade özgürlüğü olduğunu söyledi.
Mütalaasını sunan savcı, "terör örgütü propagandası suçunun tüm unsurlarının oluştuğunu, metinde devletin güvenlik güçlerinin katliam yapmakla suçlandığını, metni imzalamak düşüncesinden terör örgütünün düşüncelerinin yayılmasının anlaşıldığını" söyleyerek sanığın TMK 7/2'ye göre cezalandırılmasını istedi.
Bir sonraki duruşma 17 Temmuz'da görülecek.
10 akademisyene hapis cezası
Akademisyen yargılamalarında cezalara buradan ulaşabilirsiniz.
İmzacı akademisyenlere yönelik davalar, 5 Aralık 2017'de başladı. Bugün itibariyle 185 akademisyenin ilk duruşmaları görülürken içlerinden 10 kişinin davasında karar açıklandı. 10 akademisyen için de 1 yıl 3 ay hapis cezası verildi. Galatasaray Üniversitesi’nden Prof. Dr. Zübeyde Füsun Üstel’in cezası dışında bütün cezalar ertelendi.
Akademisyen yargılamaları haberlerinin tamamına buradan ulaşabilirsiniz.
Ne olmuştu? 10 Ocak 2016'da "Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi"nin (BAK) "Bu Suça Ortak Olmayacağız" bildirisi 1128 akademisyenin imzası ile yayınladı. Sonraki katılımlarla imza sayısı 2212 oldu. Akademisyenler hakkında Savcı İsmet Bozkurt’un hazırladığı iddianame ile 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun (TMK) “örgüt propogandası” fiilini düzenleyen 7/2 maddesinden dava açıldı. 10 Nisan itibariyle 5 Aralık 2017'den bu yana mahkemeye çıkan akademisyen sayısı 185 oldu. 10 akademisyen 1’er yıl 3’er ay hapis cezasına mahkum oldu. Galatasaray Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Zübeyde Füsun Üstel'in cezası hariç cezalar ertelendi. Üstel’in cezasının ertelememe gerekçesi olarak "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını talep etmediği" ve "mahkemede suç işlemeyeceğine dair kanaat oluşmadığı" gösterildi. TIKLAYIN - Akademisyen yargılamalarında cezalar Barış akademisyenleri 10 Mart 2016’da “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisi nedeniyle yaşadıklarını basın toplantısında paylaştılar. Toplantıda açıklamaları yapan Yrd. Doç. Dr. Esra Mungan, Yrd. Doç. Dr. Muzaffer Kaya ve Doç. Dr. Kıvanç Ersoy (15 Mart 2016) ile Yrd. Doç. Dr. Meral Camcı (31 Mart 2016) “örgüt propagandası”ndan tutuklandılar, 22 Nisan 2016’da serbest bırakıldılar. Halen yargılanmaları “Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Devletin kurum ve organlarını aşağılama"yı düzenleyen TCK 301 ile sürüyor. Akademisyen yargılamaları haberlerinin tamamına buradan ulaşabilirsiniz. |
(TP)