Üç kişinin ilköğretim okulu öğrencilerini kandırarak cinsel ilişkiye girmeye çalıştıklarını belirten haberde üç ayrı ilkokulun önünden çocukların alınarak bir eve götürüldükleri, kendilerine sigara ve içki içirildikleri, alkolün etkisiyle çocukların kendilerinden geçtiği ve bu üç kişi tarafından cinsel tacizde bulunulduğundan bahsediliyor.
İstismar kurbanı olarak seçilebilecek en uygun grubun ilkokul öğrencileri olduğu bilinmektedir. Yaşları gereği kendilerine söylenen her şeye inanma eğiliminde olan çocukların özellikle okul önlerinde bekleyen kişiler tarafından kandırılması dünyanın her tarafında gözlenen bir olaydır.
Küçük yaşta çocuğu "beni annen-baban yolladı, seni eve götüreceğim" şeklinde kolayca ikna eden kişiler daha sonra bu çocukları taciz etmektedirler. Tacizler zaman zaman tecavüze kadar gitmekte hatta bu çocuklar daha sonra da satılarak çocuk ticareti yapılmaktadır.
Çocuk ticaretinin ilk adımı çocuğun kaçırılmasıdır. Bu da çoğunlukla zor kullanma yerine çocuğun kandırılması/ikna edilmesi ile gerçekleştirilmektedir. Çocuğun cinsel istismar edilmesinden sonraki aşama farklı amaçlar için satılmasıdır.
Amaçlara baktığımızda organ ticaretinin önemli nedenlerden biri olduğu görülmektedir. Fidye talep etmek ve yurt dışına evlatlık olarak vermek diğer sebepler arasındadır.
Ancak, en önemli nedenin kaçırılan çocuğun çocuk fuhuşunda kullanılmak üzere belli başlı merkezlere götürülerek buralarda pazarlanması olduğu gözlemlenmektedir.
Bugüne kadar gün yüzüne çıkmayan çocuk fuhuşu olgularının yer altı dünyasında büyük gizlilikle gerçekleştiği de bilinen bir durumdur. İstanbul başta olmak üzere kıyı merkezlerinde de bu tip olaylar olduğu duyumu vardır.
Duyum diyorum çünkü bunun ispatlanabilmesi ancak emniyetin çalışmasıyla ve suçu tespit etmesiyle mümkün olabilir. Geçtiğimiz günlerde bir ilçemizde bu tip olayların olduğu duyumunu belirttiğimde büyük tepkiler geldi.
Aydın'ın kenar mahallelerinden ve ayrıca diğer yerlerden çocukların getirilerek burada satıldığı ve bu çocukların çocuk fuhuşunda kullanılıp kullanılmadığının ciddi ve derinlemesine araştırılmasının yapılıp yapılmadığını ben de merak etmekteyim.
Bu tip çalışmalarda Interpol ile ortak çalışmaya girmenin, özellikle uluslararası uğrak yeri olan turistik merkezlerde, çok önemli olduğunu düşünmekteyim.
O zaman eğer bir kuşku varsa, örneğin; gemi yada uçak turlarının bu amaca yönelik düzenlenmesi gibi bir durum varsa buradan yola çıkılarak delile ve sonuca ulaşılabilir diye düşünüyorum.
İlçe hassasiyetini anlamakla birlikte tepki göstermek için harcanan enerjinin bana değil, bu olayın araştırılmasına verilmesi gerektiği görüşündeyim. Evet, kayıtlarda bu tip vakalar gözükmüyor olabilir ama kayıtlarda olmaması acaba Türkiye'de bu tip çocuk istismarlarının olmadığını gösterir mi?
Ensestin, diğer her türlü cinsel istismarın, uyuşturucu kullanmanın, anal ilişkinin ne kadarının kayıtları vardır? Önce bu soruya cevap vermek gereklidir.
Çocuk fuhuşu - çocuk pornosu - uyuşturucu. Bu üçgen her geçen gün ülkemizde sınırlarını genişleterek büyüyor. Biz ne kadar tepki veriyoruz? Önlem olarak ne yapıyoruz?
Bunları sorgulamakta geç kalırsak bugün artık topluma çok rahatsızlık vermeye başlayan, yıllarca görmezden geldiğimiz, sorun olduğunu farketmeyi beceremediğimiz sokak çocukları için nihayet gösterilmeye başlanan çırpınmaların benzerini o zaman çocuk fuhuşu/pornosu ve uyuşturucu ile mücadele etmek üzere yaparız. Ancak, bu seferki problemin çok daha büyük olduğunu unutmamak gerekir.
Umarım bu kez gerçeklerle yüzleşme konusunda geç kalmayız ve gerekli tedbirleri almak üzere akılcı davranabiliriz.(OP/EÜ)