Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı ve CHP Cezaevleri İnceleme Komisyonu Sözcüsü Veli Ağbaba ve Muğla Milletvekili Nurettin Demir, Cumhuriyet gazetesine operasyonda tutuklananlarla görüştü.
TIKLAYIN - CUMHURİYET'TEN 9 YAZAR VE YÖNETİCİ TUTUKLANDI
Cumhuriyet gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Murat Sabuncu, Yayın Danışmanı Kadri Gürsel, karikatürist Musa Kart, Cumhuriyet Vakfı Yönetim Kurulu üyeleri Önder Çelik, Bülent Utku, Mustafa Kemal Güngör, Güray Öz, Hakan Kara, Kitap Eki Genel Yayın Yönetmeni Turhan Günay 5 Kasım’da tutuklandı. Cumhuriyet Gazetesi İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay da dün tutuklandı.
CHP’li milletvekilleri, gazeteciler, yöneticiler ve avukatlarla 10 Kasım’da Silivri Cezaevi’nde yaptıkları görüşmenin sonucunda hazırladıkları raporda, “15 Temmuz darbe girişiminin ardından cezaevlerinde keyfiyetin gün geçtikçe arttığını” belirtti.
“Cezaevlerinde mektup yazmanın ve dışarıdan kitap sokmanın ilk kez neredeyse imkansız hale geldiğine tanıklık ettik.”
Sorguda yazıları, karikatürleri soruldu
Cumhuriyet gazetesi tutukluları Murat Sabuncu, Kadri Gürsel, Turhan Günay, Musa Kart, Mustafa Kemal Güngör, Güray Öz, Hakan Kara, Önder Çelik ve Bülent Utku Ağbaba ve Demir’e yaşadıklarını anlattı.
Murat Sabuncu: Haberlerimizin arkasındayım
“Dokuz gün boyunca gazete alamadık, ilk kez dün gazete alabildik.
“FETÖ'cü bir savcının iftirası nedeniyle buradayız. Bana sorguda vakıf ile ilgili, İcra Kurulu ile ilgili sorular sordular. Genel Yayın Yönetmeni olmadan önce sorulan sorulardan sorumluluğum yok, ona rağmen yapılan haberlerin arkasında duruyorum.”
Kadri Gürsel: Sübliminal mesaj bilmem, açık yazıyorum
“12 Temmuz'daki 'Erdoğan babamız olmak istiyor' yazısının son paragrafından suçluyorlar. Sigara bırakmayı hicveden bir yazıydı o. Sigara içmek isteyen çocuklar, engellemek isteyen babalardır. Otoriter bir babanın antitezi asi evlattır. Ben, asi evladın, Tunus'taki gibi kendisini yakan biri değil, sigarasını söndüren bir kişi olabileceğini söyledim. Bundan dolayı darbeyi savunuyorsun diyorlar.
“Sübliminal mesaj falan bilmem, açık yazan biriyim.
Turhan Günay: Yazdıklarımı okuyamayan bir savcı var
“2011-2013'te Yeni Gün Ajansı'nın yönetim kurulunda bulundum, idari görevde bulundum, kitaplarla ilgili yazılarım var, siyasi hiçbir yazım yok ama yazdıklarımı okuyamayan bir savcı var.”
Musa Kart: Savunmamda karikatürlerimi gösterdim
“Üç gün hiç uyutmadan parmak izi almak için beklettiler. 10 karikatür gösterdim, beşi PKK eleştirisi, beşi FETÖ eleştirisi barındırıyor.
“Birinci sayfa karikatürleri, sadece benim değil Cumhuriyet gazetesinin de fikri. PKK ve FETÖ'ye sert eleştiriler gazetenin de fikri aynı zamanda.
“Gazetecilikten başka bir şey yapmadık. Daha önceden damgalanmış bir torbaya her kesimden muhalif attılar ama bu torba dikiş tutmaz, patladı patlayacak.”
Mustafa Kemal Güngör: Hedef Cumhuriyet'i bitirmek
“Vakıf yönetim seçimi yasaya aykırı yapıldı deniyor. Bu konuda hukuk dersi verirken tutukladılar. İktidarın hedefi Cumhuriyet'i bitirmek.”
Güray Öz: Burası da mücadelenin bir parçası
“Kitap gelmiyor. Yazmak yasak. Burada kalmak, bu mücadelenin bir parçasıdır. Dışarıda mücadele sürdüğü sürece biz burada kalırız.”
Hakan Kara: Trajikomik bir soruşturma
“34 yıl çalıştım, 20 yıl haber müdürlüğü yaptım. Türkiye'nin ilk hava muhabiriyim. Bu soruşturma trajikomik bir soruşturma.
“Dava açılmamış haberler nedeniyle buradayız. Bizi FETÖ'ye yardım etmekle suçluyorlar. Savcıyı da FETÖ'ye üye olmakla suçluyorlar. O hala görevini yapıyor, biz içerideyiz.”
Önder Çelik: Gazete reklamı “delil” olmuş
“İçi boş bir soruşturma, yazılan, çizilen, sosyal medya haberleriyle ilgili suçlamalar var. Yazarlarıyla, çizgisiyle FETÖ ile mücadele eden bir çizgimiz var. Bu yüzlerce dava da açılmıştı. Gazetedeki yedi reklamı delil gösteriyorlar.”
Bülent Utku: Bir davadan hepimize ceza vermeye kalkıyorlar
“Vakıf yönetimi olarak bu yazılardan sorumlusunuz deniyor ama bu Basın Yasası'na aykırı. Can Dündar'ın yaptığı haberi gündeme getiriyorlar. Bu haberden Erdem Gül ve Can Dündar yargılandığı halde o davadan bizi de yargılamaya çalışıyorlar. Bir davadan hem Can Dündar hem Erdem Gül'e hem de bize ceza vermeye kalkıyorlar.” (AS)